BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Şimdi, bu işin koordinasyonunu yapan bir kişi olarak, daha önce de Sağlık Bakanlığım döneminde de sekretaryada görev almış biri olarak Bakanlıkta arkadaşlar yaptılar ama "Arz mı talep mi?" tartışmasına herkesin kendi bakış açısından baktığına inanıyorum. İçişleri Bakanlığı tabii olarak diyor ki: "Ya, ben dünyaya bakıyorum, arzı önlemek çok zor, siz talebi önleyin." Sağlık Bakanlığı, Aile Bakanlığı tarafına baktığınızda o da diyor ki: "Ben bakıyorum dünyaya, bu çok zor, siz arzı önleyin." Bana sorarsanız "Arzı da önleyin, talebi de önleyin." diyorum, ikisini de, talebi de azaltın, doğrusu bu. Bütün bu hedefler, inisiyatifler, eylem planları arzın azaltılmasına, talebin de azaltılmasına yönelik, hepsi var yani.

Bu, veri toplama, koordinasyon, veri standardizasyonu; bunların hepsi eylem planımızda var ve bunları bihakkın yapacağız. Bu olmadan hiçbir şey olmaz zaten, çok haklısınız.

Ötekini zaten konuştuk, şimdi burada kararlaştırdık, ben talimatını da vermiş oldum.

Rehabilitasyon, sosyal uyum, hele hele tedavi imkânsız, yapamazlar, öyle bir hakları olamaz, rehabilitasyon da yapamazlar. Sadece yapılan rehabilitasyona katkı verebilirler. Yani çünkü bu kişilerin sosyalleşmesi de gerekiyor. Sosyal uyumu zaten rehabilitasyonun bir aşamasında başlatmak gerekiyor. Dolayısıyla bunu Avrupa'da, Amerika'da da görüyoruz, kiliselerin bu işe girdiğini görüyoruz, başka sivil toplumun girdiğini görüyoruz ama önemli olan...

Neyi getirdiniz?

HALK SAĞLIĞI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TÜTÜN VE DİĞER BAĞIMLILIK YAPICI MADDELERLE MÜCADELE DAİRE BAŞKANI DR. SERTAÇ POLAT - Rehabilitasyon...

BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Ama bu rehabilitasyon merkezleri, rehabilitasyon merkezlerinin akreditasyon sistematiğinin oluşturulması. Bu da var ama biz burada açıkça şunu getirmeliyiz...

MURAT EMİR (Ankara) - Bakanlığa bağlı olacak.

BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - Şöyle, Yeşilay yapabilecek, belediyeler gerekirse yapabilecek ama Bakanlık standartlarını koyacak, yönetmeliğini yazacak. Özel sektöre yaptırmıyoruz şimdilik. İnsan kaynağımız yetersiz olduğu için özel sektör tarafına giremiyoruz.

Bir de burada haklı olduğunuz bir taraf var. Şimdi bunlarla ilgilenenler şu ya da bu şekilde kaçan vakaları, kaybolan vakaları dikkate almıyorlar, tıpta "drop out" dediğimiz. Diyor ki: "Ben 30 kişiyle ilgilendim, 25'i içmiyor."

AHMET SELİM YURDAKUL (Antalya) - Evet evet, aynen öyle diyor.

BAŞBAKAN YARDIMCISI RECEP AKDAĞ (Erzurum) - İyi de 100 kişiyle ilgilenmeye başlamıştı, 75'i kayboldu gitti, ona hiç bakmıyor o, yanında kalanı sayıyor, ayrılıp gideni kimsenin saydığı yok.

İnternet konusu, kargo konusu da var zaten eylem planlarında, önemli.