KOMİSYON KONUŞMASI

EMRE KÖPRÜLÜ (Tekirdağ) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Şimdi, diğer öneri ve tavsiyelerde 6'ncı sırada yer alan bir öneri var. Ben ilk başta bu öneri düzenlemesinden dolayı Sayıştaya teşekkür ediyorum çünkü gerçekten ileri görüşlü bir şekilde yazılmış bir öneri.

Öneri şu: "Yaşanabilecek deniz kazalarına ve kıyı yangınlarına daha kısa sürede müdahale edilebilmesi için hassas, çevresel ve ekolojik özellikler ile tarihî ve kültürel özelliklere sahip Boğaz'ın kritik bölgelerinde ve köprü ayaklarının bulunduğu mahallerde römorkörlerin yanaşabileceği ve çevre ekipmanlarının konuşlanabileceği ilave yer tahsisi yapılması konusunda çaba ve girişimlerin bulunması." Bu neden önemli? Çok kısa, birkaç gün önce, biliyorsunuz, Hekimbaşı Salih Efendi Yalısı'na bir gemi çarptı ve bu yalı da tam köprü ayağının altında. Yani burada Sayıştay öyle bir tespitte bulunmuş ki: "Burada bir kaza olabilir." demiş, bu kazayı önlemek adına, römorkörlerin daha hızlı ve süratli yanaşabilmesi için o bölgeye bir yer tahsisi yapılıp römorkör gönderilmesini tavsiye etmiş ve bu tavsiyeden çok kısa bir zaman sonra da orada bir kaza olmuş.

Şimdi, ben şunu söyleyeyim: Bu kazayla ilgili yalının sahibinin avukatıyla görüştüm. Kendisinin söylediği şu konu var, bunu da belirtmem lazım: Yani Kıyı Emniyetine teşekkür ediyor, aile de Kıyı Emniyetine teşekkür etmiş çünkü oraya haberi olduğu anda römorkörler ilerlemişler ama mesafe biraz uzun olduğu için, römorkörlerin mesafesi biraz uzun olduğu için maalesef zamanında yetişememiş. Ancak şöyle bir durum var: Geminin kıç tarafına galiba römorkör müdahalesi olmuş, geminin o tarafının da sahile vurması engellenmiş. Şimdi, burada şöyle bir durum var; bunun tekrardan gündeme alınmasını talep etmemin gerekçesi şu: Şimdi, burada bu kaza bir gündem oluşturuyor ve bu kazanın oluşturduğu gündem de bize başka şeylerin de tartışılması gerektiğini söylüyor.

AHMET TAN (Kütahya) - Kanal İstanbul gibi mi?

EMRE KÖPRÜLÜ (Tekirdağ) - Kanal İstanbul gibi değil, İstanbul'da yaşayanların can ve mal güvenliğini ortaya koyabileceğimiz gündemi oluşturabilmemiz açısından önemli.

Şimdi, Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin yapıldığından bu zamana İstanbul büyümüş, İstanbul gelişmiş, oradaki nüfus artmış, gemi trafiği de artmış. Şimdi, böyle koşullarda bu tarz kazaların bizim tarafımızdan doğru bir şekilde ele alınması, uluslararası kamuoyunda da o bölgede yaşayan insanların can güvenliğinin sağlanabilmesinde Türkiye'nin belli tedbirler alabilmesinin önünü açması bakımından önemli olduğunu düşünüyorum çünkü biz "Ya, böyle bir kaza oldu. Tamam, bizim sorumluluğumuz yok, gemi çarptı." dersek başka bir gemi başka bir yere yarın çarpar, başka bir gemi başka bir yere çarpar. Mesela basına düştü, önemli. Bu konuda da bir açıklama olması lazım. Gemide kılavuz kaptan var. Kılavuz kaptan uygulaması ihtiyari. Ama kılavuz kaptan diyor ki: "Ben kaptana 2 kez çapa atmasını söyledim ama kaptan çapa atmadı." Şimdi, bu noktada geminin köprü başında... Herhâlde bir ses kayıt cihazının olması lazım gemilerde. E, sizin telsiz konuşmalarınız ile kılavuz kaptanla olan telsiz konuşmalarınızın arasında da bir kayıt cihazının olması lazım ve VTS kayıtları var diye biliyorum. Şimdi, şunu söylemek gerekiyor: Mesela kılavuz kaptan size bağlı, sizin personeliniz. Şimdi, kılavuz kaptan diyor ki: "Ben 2 kez çapa atmasını söyledim, atmadı." Şimdi, ben burada kıyı güvenliğinden şunu bekliyorum: "Evet -açıklama yapılsın- bizim kayıtlarımızda bellidir, kılavuz kaptan uyarmıştır, çapa atmasını söylemiştir ama gemi kaptanı çapa atmamıştır." Biz burada, Mecliste şunu tartışalım o zaman: Ya, boğazlarda yüz binlerce insan yaşıyor ama Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nden ötürü, bizim bu serbest geçiş hakkından dolayı gemilere müdahalemiz yok ama bu halk bizim halkımız, bu insanlar bizim vatandaşlarımız, onların can güvenliği var, o zaman biz tedbir almak zorundayız. Kıyı Emniyeti desin ki o zaman: "Kaptan, kılavuz kaptanın dediğini yapmadı." Yani bunu ben öğrenmek istiyorum. Onun da devamında, bu römorkörlerin -bir cevap vermişsiniz bu öneriye- bulunduğu yer itibarıyla o geminin dümeninin kitlendiğinin size haber olarak gelmesinden itibaren oraya ulaşma şansınız var mıydı? Oraya ulaşma şansınız yoktuysa o zaman Sayıştayın önerisi doğru. Sayıştay diyor ki: "Buraya bir yer tahsisi yapın, Boğaz'ın bu köprü ayaklarının bulunduğu yere." Ben konunun hem boğazların güvenliği hem orada yaşayan insanların can güvenliği, mal güvenliği -olayda olduğu gibi, Hekimbaşı Salih Efendi Yalısı'nda olduğu gibi- ve tabii ki bu kazanın da aydınlatılabilmesi adına bu Sayıştay önerisinin gündeme alınmasını talep ediyorum Sayın Başkanım.