| Komisyon Adı | : | KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Türkiye Denizcilik İşletmeleri Anonim Şirketi Genel Müdürlüğünün 2015 ve 2016 yıllarına ait bilanço ve netice hesaplarının görüşmeleri |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 12 .04.2018 |
EMRE KÖPRÜLÜ (Tekirdağ) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Şimdi, bu öneriyi vermemizdeki amaç şu; öneride belirttiğimiz Sayıştay raporunun da sayfalarında yazan bir konu, ciddi, önemli bir konu: Şimdi, Tekirdağ Limanı'nın iki ay önce mi -değil mi Sayın Genel Müdürüm- üç ay önce mi ne, özelleştirmesi yapıldı...
TÜRKİYE DENİZCİLİK İŞLETMELERİ AŞ GENEL MÜDÜRÜ MEHMET ALİ YIĞCI - Ama teslim edilmedi.
EMRE KÖPRÜLÜ (Tekirdağ) - ve 347 milyon liraya ihale edildi yani yeniden satıldı. Şimdi, Tekirdağ Limanı gelir getirici bir liman. Bugün Denizcilik İşletmelerinin raporlara göre gelirlerinin yüzde 97'si Tekirdağ Limanı'ndan geliyor.
TÜRKİYE DENİZCİLİK İŞLETMELERİ AŞ GENEL MÜDÜRÜ MEHMET ALİ YIĞCI - Limancılık gelirlerinin.
EMRE KÖPRÜLÜ (Tekirdağ) - Doğrudur, limancılık gelirlerinin yüzde 97'si bu limandan geliyor.
Şimdi, burada söylemek istediğim konu şu: 97 yılında ilk özelleştirilen limanlardan biri Tekirdağ Limanı. 97 yılında burayı Akport isimli bir şirket alıyor. Akport, 2012 yılında Özelleştirme İdaresine bir yazı yazıyor, 2012'de. Diyor ki: "Ben bu limanı işletemiyorum, artık bu faaliyeti yapamıyorum, bu limanı benden geri alın." Özelleştirme İdaresine "Bu limanı benden geri alın." diyor. Özelleştirme İdaresi de gerekli incelemesini yapıyor -neye göre yapıyor onu bilmiyorum ama- gerekli incelemesini yaptıktan sonra limanın geri alınmasına karar veriyor ve Akport'tan bu limanı geri alıyor ve Denizcilik İşletmelerine iade ediyor. Denizcilik İşletmeleri ile Akport arasında bir devir protokolünün olmuş olması lazım, mutlaka bir devir protokolü gerekiyor. Akport işlettikten sonra "Ben size bunu geri vereyim, ben yapamıyorum, işletemiyorum." diyor, Özelleştirme İdaresi ile Denizcilik İşletmeleri "Tamam." deyip limanı geri alıyor ve aralarında bir devir protokolü var. Sonra, limanı ısrarla vermek isteyen Akport, Türkiye Denizcilik İşletmelerine bir dava açıyor; sebepsiz zenginleşme davası açıyor ve aynı zamanda da hizmet bedelinin teslimini istiyor.
Değerli milletvekilleri, davaları kazanıyor. Ne kadar kazanıyor? Bir davadan 1 milyon 344 bin lira kazanıyor, bir davadan da 59 milyon 242 bin lira kazanıyor ve bu kazandığı davaların üzerinden dört sene geçmiş, dosya temyiz aşamasında. Yargılama gideri, faizi, vekâlet ücreti, şusuyla, busuyla bu davalar 100 milyon liraya yakın davalar.
Şimdi, burada bu önergeyi vermekteki amacımız şu: Türkiye Denizcilik İşletmeleri, ısrarla "Ben işletemiyorum, geri vereyim." dediği bir şirketten limanı geri alıyor. Ya, limanı geri alırken bir devir protokolü yapıyorsun. Bir devir protokolüne yazarsın, dersin ki en basitinden, en hukuk bilmez kişi tarafından: "Dava haklarımızdan feragat ederiz." yazarsın, iş biter. Bu devri alıyorsunuz, hem adam işletemiyor, geri alıyor yani "Devlete karşı yükümlülüklerimi ben yerine getiremiyorum, alın." diyor, "Tamam." diyor, adamın istediğini yapıyoruz, bir de bugün adama 100 milyon ödeme tehlikemiz var. Ya, bunu neresinden yakalayabiliriz, neresinden tutabiliriz?
Şimdi, bu konunun gerçekten incelenmesi lazım, bu konunun izahı lazım. Devir sözleşmesine adamın talep hakkını ortadan kaldıracak bir madde konulmadı mı? Adam vermek istiyor, biz "Alalım." diyoruz ama bir de adama borçlanıyoruz. Şimdi, bu konu gerçekten enteresan bir konu, önergeyi vermemizdeki amaç da bu konunun gündeme alınması, gündemde kalması ve en azından o dönemde -açıkça söyleyelim- o devir protokolüyle alakalı nasıl bir devir protokolü yapıldığını görmek içindir.
Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.