| Komisyon Adı | : | TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/929) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 29 .03.2018 |
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Sayın Başkan, Sayın Bakanım; teşekkür ediyorum.
Bu maddede yapılan değişiklik aslında maddenin önceki hâline baktığımızda çok ciddi bir değişikliği de içeriyor. Özellikle orman içerisindeki alabalık işletme tesislerinin on yıllığına Orman Genel Müdürlüğünden aldıkları izinle, kiralama bedeliyle, haklarıyla işletmekte oldukları alabalık tesislerinin kimisinin daha çok uzun süresi var, kimisinin bir yıl, kimisinin bir ay belki ama bir anda bunlar muallakta. Bunların işletmelerinin bu madde hükmünün önceki durumunda, 6831 sayılı Kanun'un 18'inci maddesinin önceki hâlinde yer alan "balık üretmek üzere tesis kurulması" ibaresinin çıkarılmış olması bu işletmeleri bir anda ortada bırakacaktır. Büyük yatırımlar yapan işletmeler tesisleri kurmuş ve burada alabalık üretiyor ve bu alabalık aynı zamanda ihraç ediliyor. Bu tesisleri mağdur duruma sokmamak üzere önergemizi de verdik. Oraya bir ibarenin eklenmesinin doğru olacağını düşünüyoruz.
Bir diğeri, 6831 sayılı Kanun'un 18'inci maddesinin önceki hâlinde bizim bu tasarımızın 12'nci maddesinin son fıkrasında "Yangın görmüş" diye başlayan fıkrada önceki ibaresi şudur: "Yangın görmüş ormanlarla gençleştirmeye ayrılmış veya ağaçlandırılan sahalarda ve baraj havzalarında -dikkatinizi tekrar çekiyorum: "...ve baraj havzalarında..."- birinci fıkradaki faaliyetleri hiçbir surette izin verilmez." ibaresinden "baraj havzaları" çıkarılmış. Yani baraj havzalarında izin verilebilir. Neye izin verilebilir? Katran, terebentin gibi maddelerin yer altı depoları gibi işletmelerin kurulmasına, açılmasına baraj havzalarında da izin verilebilir. O zaman, biz, bu havza koruma sınırlarını niye belirliyoruz? 1'inci derece, 2'nci derece, 3'üncü derece, daha doğrusu, yakın ve uzak anlamda havza koruma "zone"ları niye belirleniyor? Buralarda bırakın böyle katran, terebentin gibi maddelerin işletmelerini buralarda seracılıkta bile kontrollü ve özel durumlarda ancak izin verilebilirken biz, baraj havzalarında bunların tamamının yapılabilmesinin önünü açıyoruz. Bu, baraj ekosistemini -bu, içme suyu barajı da olabilir, herhangi bir amaçla kullanılan bir baraj da olabilir- baraj havzasının ekosistemini tamamen olumsuz etkileyecek bir hükümdür. O ibarenin madde hükmünde kalmasını özellikle talep ediyoruz; bir.
İkincisi, burada yer altında depolama alanı kurulması... Burada, bu depolama alanları, yer altına yapılacak depolar... Bir kere burada orman konusunda uzman arkadaşlarımız var, onlar da gayet iyi bilirler, yer altına kurulacak depolar ormana doğrudan zarar verir. Yer altında kurulacak depolar yer altı taban suyunun ve sudaki kapiler yükselmenin, kapileritenin tamamen olumsuz etkilenmesini sağlar. Yer altındaki, topraktaki su geçişlerini etkiler, engeller ve özellikle yakın çevrede, ormanda ağaçların tahribatına ve ölümüne yol açacaktır, açması muhtemeldir nereye yapıldığına bağlı olarak. Dolayısıyla, bu depoların ne amaçla kullanılacağı, yarın bir gün buraların tıbbi veya çevre kirliliği yaratacak atıkların depolanmasına yönelik olup olmayacağı da ortada meçhul bir durum yaratıyor.
Bu "yer altında depolama alanı kurulmasına..." ibaresinin depolamanın ne amaçla yapıldığı açık bir şekilde ifade edilmediği için son derece tehlikeli bir ibare olduğunu, hem çevre açısından, ormanların korunması açısından hem de ormanlarda yapacağı tahribat açısında tabii ki doğru olmadığını özellikle belirtmek istiyorum.
Bu madde hükmünün ya önerdiğimiz şekliyle değiştirilmesi ya da tümden eski hâline kavuşturulması gerektiğini düşünüyoruz.
Teşekkür ediyorum.