| Komisyon Adı | : | ANAYASA KOMİSYONU |
| Konu | : | Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkanı İzmir Milletvekili Binali Yıldırım ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanı Osmaniye Milletvekili Devlet Bahçeli ile 7 Milletvekilinin Milletvekili Genel Seçiminin Yenilenmesi ve Seçimin 24 Haziran 2018 Tarihinde Yapılması Hakkındaki Önergesi (4/147) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 19 .04.2018 |
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Teşekkür ederim Değerli Başkan.
Değerli milletvekilleri, değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla hürmetle selamlıyorum.
Öncelikle yapacağım eleştiriler bizim ön seçime karşı olmadığımızı, ön seçimi açık ve net istediğimizi...
BAŞKAN - Erken seçim mi demek istiyorsunuz?
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Erken seçimi istediğimizin herkes tarafından bilinmesini istirham ediyorum. Yani buradaki eleştiriler, tüm siyasi partilerin iradesinin erken seçime yönelik olması bizim hukuku, İç Tüzük'ü, Anayasa'yı çiğneme hakkını bize vermez. Öncelikle, bu erken seçim kararını alırken mevcut olan İç Tüzük ve Anayasa'nın hükümleri ve formatı, uygulaması neyi emrediyorsa Anayasa'nın 81'inci maddesi uyarınca -hukuk devletine yemin- bu formata uygun bir vaziyette bunun yapılması gerekir.
Burada başta İç Tüzük'ümüzün 26'ncı maddesi. Komisyon Başkanı kendisine gelen teklifi -gayet rahat- gündemine hâkim olması nedeniyle ne yapar; işte, kırk sekiz saat sonra, gayet açık ve net, Komisyon üyelerine bildirir, gündemine hâkim olur. Ancak bu olayda, Komisyona siz de kendiniz, bizzat Sayın Başkanım konuyu anlattınız. Daha önce Komisyon üyelerine bildirdiğiniz hâlde, Türkiye Büyük Millet Meclisinin, bugün İç Tüzük'ün 52'nci maddesi uyarınca öncelikle görüşme anlamında karar alarak bunu kırk sekiz saat geçmeden, iki günlük süre geçmeden 26'ncı madde uyarınca, daha doğrusu 36'ncı madde uyarınca ele alması eylemli bir İç Tüzük ihlalidir. Yani burada tüm siyasi partilerin erken seçimi istemesi, İç Tüzük'ü -İç Tüzük'ün 26'ncı maddesi ve 36'ncı maddesini- çiğneme hakkını vermez bize.
Değerli milletvekilleri, öncelikle görüşme hakkı Genel Kuruldaki İç Tüzük'ün 52'nci maddesi uyarınca olabilir. İç Tüzük'ümüz bize öncelikle görüşme hakkını Genel Kurulda vermiş durumda. Bunun da iki gerekçesi var; birinci gerekçesi diyor ki: Ya Komisyon "Bu teklifin öncelikle görüşülmesi gerekir." der veyahut da Hükûmetin bir gerekçe söylemesi lazım ki öncelikle ve ivedilikle görüşülebilsin.
Bizim bu olayımızda -burası Genel Kurul değil- buradaki uygulanacak olan hüküm İç Tüzük'ün 26'ncı maddesi ve 36'ncı maddesi. Buradaki 36 ve 26'ncı maddelere göre de baktığımız zaman, bunun böyle iki günlük süre geçmeden görüşülmesi eylemli bir İç Tüzük ihlalidir.
BAŞKAN - Peki, hangi fıkraları kastediyorsun? Birçok fıkra var Sayın Tanal 26 ve 36'da.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Maddeyi net söyledim ben size. Okuyayım ben, zamanınızı almamak için söyledim yani ben zamanı rasyonel kullanalım diye maddeleri verdim Sayın Başkan.
BAŞKAN - Ondan eminim.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Onu da ben size okumuş olayım.
"Komisyonların toplantıya çağrılması.
Madde 26- Komisyonlar, kendi başkanlarınca toplantıya çağrılır." Siz çağırdınız.
BAŞKAN - İhlal yok, birinci fıkrada yok yani.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Yok. Bakın, çağırdınız.
"Zorunluluk olmadıkça komisyon toplantısı için çağrı, en az iki gün önceden yapılır." Bunu yaptınız.
BAŞKAN - Bunda da ihlal yok.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Yaptınız ama bunu yaptıktan sonra ne oldu? Sizin bu çağrınızı... Genel Kurul bugün karar aldı, yarın saat 20.00'de toplanacak olan Komisyonunuz bugün saat 18.00'e alındı. Sizin Komisyonun 26'ncı ve aynı zamanda 36'ncı maddeye göre yetkisi Genel Kurul tarafından gasbedildi. Bu bir yetki gasbıdır. Burada belirtilen -gerek 36'ncı maddeyi onunla birlikte okuduğumuzda- 36'ncı maddede diyor ki: "Komisyonlara havale edilen işlerin görüşülmesine, havale tarihinden itibaren kırksekiz saat sonra başlanabilir."
BAŞKAN - Evet. Peki, ikinci fıkrası var 36'nın; 36'nın ikinci fıkrasını okuyun.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Bakın, ben derdimi anlatayım, siz sonradan cevap verirsiniz.
BAŞKAN - "Aykırı." deyince hangi fıkra?
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Yani burada açık ve net eylemli İç Tüzük ihlali var.
Şimdi, bugüne kadar, 1982 Anayasası kabul edildikten sonra Türk siyasi yaşamında böyle erken seçim kararları alındı mı, alınmadı mı? Alındı. Anayasa'mızın 77'nci maddesi 2007 tarihinde değiştirildiği zaman o dönemde bu kararlar alındı, bu konular tartışıldı ama hiçbir dönemde bu şekilde, Komisyona havale edilen teklifin kırk sekiz saat geçmeden görüşülmesi olmadı. Genel Kurulda olmuş bunlar. Bazen Genel Kurula kanunla gelmiş, bazen teklifle gelmiş yani bu konuda istikrarlı bir şekilde kanun veya teklifle gelme açısından yok ancak burada Komisyona -beklenmesi gereken kırk sekiz saat geçmeden- bunun yangından mal kaçırırcasına getirilmesi eylemli İç Tüzük ihlalidir.
Şimdi, burada aslında gözden kaçmaması gereken bir başka husus var. Biz darbeleri evet, tüm darbeleri kınıyoruz, şiddetle kınıyoruz, sivil ve askerî, ne tür darbe olursa olsun ancak arkadaşlar, iki tane darbe yapıldı ya. Türk Dil Kurumuna baktığımız zaman ne diyor? "Meşru olan bir iktidarın meşru yöntemler kullanılarak düşürülmesi de bir darbedir." diyor. Bir, şu sorulmaz mı: Davutoğlu Hükûmeti meşru yöntem kullanılarak düşürüldü. Şu anda aynı şekilde, Cumhurbaşkanı ile MHP Genel Başkanı birlikte meşru olan bir Binali Yıldırım Hükûmetini düşürüyor, bu da bir darbe. Yani iki tane, bu dönem içerisinde... Türk Dil Kurumundaki darbe tanımına baktığınız zaman motamot olarak kalıp aynen uyuyor değerli arkadaşlar. Yani burada Binali Yıldırım Bey'in Hükûmetine darbe yapılmış. Hükûmet var ortalıkta, efendim erken seçim kararıyla Hükûmetin iradesi hiç görüşülmüyor. İki Genel Başkan görüşüyor ve bu Hükûmet düşürülüyor.
ABDURRAHMAN ÖZ (Aydın) - Önergeyi ilk kendisi imzalıyor birinci imza sahibi olarak.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Baskı altında işte, meşru yöntemler, zaten Türk Dil Kurumunun tanımı bu.
BAŞKAN - Sayın Tanal...
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Meşru yöntemler kullanılarak istifaya zorlamak bir darbedir.
BAŞKAN - Sayın Tanal, burada da...
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Arkadaş, bana alınganlık yapmayın, ben size teknik konuşuyorum.
BAŞKAN - Sayın Tanal, burada CHP Anayasa Komisyonu üyelerine darbe yapıyor; Komisyon üyesi değilsiniz ya.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - İç Tüzük "Milletvekilleri sadece oy kullanamaz." diyor ama teklif üzerinde konuşur.
MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Arkadaşların konuşamıyor mu Sayın Tanal?
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Bakın, ben burada teknik deyimleri anlatmaya çalışıyorum Sayın Başkan.
MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - İşine geldiği için...
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Ya arkadaşlar, Allah rızası için, işine gelince var mı? Bakın, ben hazırlık yaparak kitaplarla geldim, kaç tane kitapla geldim buraya. Yani okumuş olsanız diyeceğim ki ya hakikaten bu işi biliyorsunuz. Fikrî bir anlamda söylüyorum.
ABDURRAHMAN ÖZ (Aydın) - İç Tüzük burada.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Kitap tertemiz duruyor, hiç onu açmamışsınız ki, bir tarafını çizmemişsiniz ki, usulen elinizde duruyor o yani bana anlatmayın onu. Ya, keşke okusanız.
HAYDAR ALİ YILDIZ (İstanbul) - Bu anlattıklarınız hangi kitapta yazıyor?
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Bak hemşehrim, bak. Bir: "Parlamento Hukukunun Temel İlkeleri" açın okuyun, size öneriyorum. İki: Yine Türk parlamento hukuku kaynakları ve Meclis İçtüzüğü'yle ilgili. Yani bunu gayet rahat...
BAŞKAN - Yani onlarda olmadığını mı söylüyor bu yaptığımızın?
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Yani, şimdi bakın, size bunu da artık söylüyorum: "Darbe" dediniz. Evet, Anayasa hukuku 2017 baskı, ne diyor biliyor musunuz? En arka sayfasında öğrencilere ders notu olarak Millî Güvenlik Kurulunun kararı var.
HURŞİT YILDIRIM (İstanbul) - Sayfayı da söyle.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Sayfası 584, 2017 baskı. Yayınevini de ben size söylemiş olayım: İzmir 2017. Diyor ki: "Tarikatlarla bağlantılı özel yurt, vakıflar, okullar, bunların tamamını Millî Eğitime geçirin." Siz bunu yapmış olsaydınız 15 Temmuzu yaşamazdık. (Gürültüler)
BAŞKAN - Arkadaşlar bir dakika, seçim yapacağız mı, yapmayacağımız mı onu konuşuyoruz, lütfen.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Değerli arkadaşlar, burada bir: Bu seçimin olağanüstü hâl koşullarında yapılması bir sefer adil değil, temiz değil, baskıcı bir ortamda yapılıyor, şeffaflık ortadan kaldırılacak...
BAŞKAN - Elektrikler kesildi galiba, bir dakika!
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Neyse, inşallah biz yani milletimiz, demokrasi güçleri 24 Haziranda sizin bu ampulünüzü miadının dolması nedeniyle kapatacak herhâlde.
BAŞKAN - Güzel hayaller, tabii.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Yani temennimiz milletin yapması.
Şimdi, burada bitireceğim Sayın Başkan.
Burada bir, sandık sadece demokrasi demek değil yani seçimle birlikte baskıcı bir ortamın olmaması lazım; iki, şeffaf olması lazım; üç, hileli yöntemlerin olmaması lazım; dört, temiz ve adil koşullarda seçimin gerçekleşmesi lazım. Şimdi, bunun için de ilk önce bu olağanüstü hâlin kaldırılması lazım. Biraz önce Sayın Turan Bey geçmişteki örnekleri verdi ama onlar ülkemizin belirli bölgesindeydi, tüm Türkiye'de değildi. Şimdi, bizim gittiğimiz her yerde toplantılarda gayet açık ve net şu karşımıza çıkıyor, valiler diyor ki: "Kardeşim, olağanüstü hâl var, o yetkilerime binaen şunu yapamazsınız, bunu yaparsınız." Aslında tekeri patlamış olan bir araba artık yola devam edemez. Şu andaki iktidarın durumu, işsizlik had safhada, terörle baş edemiyor, içeride ve dışarıda komşularla ilişkiler kötü durumda, Avrupa Birliği bugüne kadar, iki seçim dönemidir unutulmuş durumda ve olağanüstü hâl koşullarının içerisinde seçimin yapılması şaibeli bir seçim olur. Benim sizden istirhamım, şaibeli bir seçimden kurtulmak istiyorsak bir an önce bu olağanüstü hâlin kaldırılmasına ihtiyaç var. Erken seçimin yapılması evet, gerçekten toplumun daha rahat nefes alması için, özgürlüklerin alanının genişletilmesi için bir ihtiyaç ama bunları gerekçeye yazmamışsınız. Mevcut olan gerekçeyle halkın ihtiyacı örtüşmemektedir.
Ben bu erken seçim kararının öncelikle ülkemize, coğrafyamıza hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Bu erken seçim kararında aslında toplumun çıkarı, toplumun menfaati gerekçe yapılması gerekirken mevcut olan bu erken seçim kararı aslında AK PARTİ ile MHP'nin çıkarı ve bekası için alınan bir karardır.
Teşekkür ediyorum, saygılarımı sunarım.