MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerinin bir kaderi var, Genel Kurulda da görüşmeler olduğu zaman iki tarafa birden yetişmek durumunda kalıyoruz, bunu hepimiz sıkça yaşayacağız. Genel Kurulda görüşülen kanun teklifi üzerinde partim adına tümü üzerinde konuşmam var, bir yandan orayı takip ediyorum. Haklarınızı aldığım için helal edin yani öncelikle söz istedim. Kısaca bir değerlendirme yapacağım.

Birleşen teklifi de dikkate aldığımız zaman görüşeceğimiz teklifi genel olarak 5 başlık altında özetleyebiliriz.

Birincisi, bedelli ve dövizli askerlikle ilgili düzenleme; ikincisi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin dış kaynaktan pilot teminiyle ilgili usul, esasları belirleyen düzenleme; üçüncü başlık olarak, sağlık çalışanları ve sağlık turizmine yönelik düzenlemeler; dördüncü başlık olarak bahis oyunlarıyla ilgili düzenlemeler ve son olarak da yap-işlet-devret modeliyle yapılacak yatırımlar arasına su yolu projelerinin de dâhil edilmesini öngören düzenleme.

Öncelikle bedelli ve dövizli askerlikle ilgili partimizin görüşlerini burada ifade etmek istiyorum. Geçmişte de kamuoyuyla paylaştık; bedelli askerlik konusu ele alınırken "Türk Silahlı Kuvvetlerinin ikaz, ihtiyaç, imkân ve kapasitesi belirleyici olmalı, vatan savunmasını aksatacak ve riske sokacak manevi ve moral çöküntüye müsamaha gösterilmemeli." dedik.

Askerlik millî bir görevdir, askerlik özel ve zorunlu bir hizmet alanıdır; her Türk vatandaşı buna uymak durumundadır. İlke olarak da şunu önem ve özellikle vurguluyoruz ki askerliğin yani vatan savunmasının bir bedeli asla yoktur ancak askerlik çağını geçmiş, bir sebeple askerlik görevini ifa edememiş yüz binlerce vatandaşımızın çağrısına ilgisiz kalmak da belli kıstaslar dâhilinde çok makul değil.

Getirilen düzenlemede elbette askeri ihtiyaçlar gözetilmiş, dikkate alınmıştır. Meşru herhangi bir sebeple askerliğini yapamayan insanlarımızın yığılması da söz konusudur. Bedelli askerliğin bu anlamda çıkmasına Milliyetçi Hareket Partisi olarak olumlu yaklaşıyor ve gereğinin yapılmasını da arzu ediyoruz.

Burada Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli'nin de kamuoyuyla paylaştığı üzere bu 28 günlük -son olarak, Değerli Grup Başkan Vekilimiz, teklif sahibi Sayın Mehmet Muş Bey bunun 21 güne ineceğini ifade etti- sürenin, bu konuda açıklığa kavuşması gereken bir durum söz konusu. Yani biz diyoruz ki yani eğer bedelli olacaksa böylesi bir eğitime ne gerek var? Ayrıca, dövizli askerlikte uzaktan eğitim söz konusu, bedelli askerlikte ise temel eğitim verilmesi öneriliyor. Hani asker olarak kışlaya bir girsin diyorsak, o zaman kendi içinde de tutarlı olmamız lazım yani yurt dışındaki de gelsin o zaman. Bir çelişki ortaya çıkıyor. Yani geçmiş uygulamalara da baktığımız zaman ki bir aylık oldu, iki aylık oldu geçmiş uygulamalarda temel eğitim konusu. Çok fazla bir amaca yönelik katkı verdiğini biz düşünmüyoruz ama yeni bu uygulamayla, bu düzenlemeyle Millî Savunma Bakanlığımızın, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yeni bir uygulaması başlayacaksa tabii ki o konuda mutlaka madde gelince gerekli bilgi de verilecek, o değerlendirilir. Yani biz diyoruz ki: "Madem bedelli askerlik yapılacaksa o kadar kafa karışıklığına gerek yok yani bedelse bedeli verilip yapılsın." Ayrıca "Bu bedelli askerlik tartışmalarını çok da uzatmamamız gerekiyor. Bedelini canıyla ödeyen o yiğitlerimizin ruhlarını incitmemek esastır." diyoruz.

Tabii, konu çok hassas ve önemli bir konu. Biz yine Milliyetçi Hareket Partisi olarak Millî Savunma Bakanlığımız ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyacının bu konuda mutlaka önemli olduğunu düşünüyoruz ve bu düzenlemeyi desteklediğimizi tekrar ifade ediyorum.

Sağlıkla ilgili düzenlemelerde tabip ve diş hekimi emeklilerine emekli aylıklarına ilaveten ek bir ödeme yapılması öngörülüyor. Tabii burada dile getireceğim bazı konular var. Sadece tabip ve diş hekimleri mi dikkate alınmalı acaba? Eczacılar, veteriner hekimler, yardımcı sağlık hizmetlerinde çalışan diğer sağlık çalışanları ki bunların da mutlaka dikkate alınması gerektiğini düşünüyoruz çünkü aynı şartlarda, aynı yerlerde çalışan kitleler. 657'ye baktığımız zaman veteriner hekimleri de sağlık hizmetleri arasında sayıyor. O anlamda gerek eczacıların gerek veteriner hekimlerin de bu madde kapsamında dikkate alınması gerektiğini düşünüyoruz.

Ayrıca bir konuya dikkat çekmek istiyorum; bu konu 5432 sayılı Kanun'da düzenleme yapılarak getiriliyor. Bu demektir ki 2008 yılında malum sosyal güvenlik sistemiyle ilgili bir reform gerçekleştirildi ve "Ne kadar prim o kadar maaş" mantığıyla bir düzenleme yapıldı. Bu düzenleme yani bu teklifle getirilen düzenleme 2008 öncesindeki hukuka tabi olanlara böyle bir imkân verecek. Dolayısıyla 2008'den sonra işe giren tabip ve diş hekimleri de bundan yararlanamayacak yani kendi içinde de böyle bir farklı uygulamaya sebebiyet verecek. Dolayısıyla emekli aylıkları arasında yine bir eşitsizliğe neden olacak.

Tabii bu bir ek ödeme olduğu için bütçe transferiyle Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılacak bir rakam ortaya çıkacak. Yani dolayısıyla doğrudan bütçeye gelen bir yük söz konusu.

Yıpranma payıyla ilgili bir düzenleme var. O konuda da geçmişte Sayın Cumhurbaşkanımızın kamuoyuna yaptığı açıklamalar var. Beş yıla bir yıl yıpranma payı verilmesi konusu kamuoyuna açıklanmıştı. Burada altı yıla bir yıl yani yılda altmış gün bir yıpranma payı, fiilî hizmet zammı verilmesi öngörülüyor. Bu konunun da bizim Milliyetçi Hareket Partisi olarak geçtiğimiz dönemlerde verdiğimiz kanun tekliflerinde doksan gün, yılda doksan gün yıpranma payı verilmesi hususunu teklif etmiştik. Bu açıdan bu konunun da maddede değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Tabii sağlık turizmini geliştirme yönünde atılacak adımları özü itibarıyla destekliyoruz. Biz de Milliyetçi Hareket Partisi olarak ülkemizin sağlık turizmi açısından bir cazibe merkezi hâline gelmesini savunuyoruz, o konuda da ilgili maddeler görüşülürken yine görüşlerimizi ifade edeceğiz.

Ben Sayın Başkanım, genel olarak bunları ifade ediyorum, ayrıca maddelerde görüşlerimizi söyleriz.

Teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum.