KOMİSYON KONUŞMASI

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Teşekkür ederim sizlere de bilgileriniz için.

Yalnız, yap-işlet-devret modelini anlattık ama şimdi, yap-işlet-devret modeliyle yapılan pek çok, biliyorsunuz, proje Hazine garantileriyle yapıldı Sayın Muş, değerli arkadaşlar ve Hazine garantilerine baktığımızda da tamamı dolar bazında neredeyse yapıldı. Dolar kurları işte 1,8-2 lirayken 4,80'e yükseldi ve bütün bu projeler Hazineye artan oranlı çok ciddi yükler getirecek. Bu yılki yükü beklenenin neredeyse iki misline çıkacak. Bilmiyorum Hazine yetkilisi hâlâ burada mı, belki bilgi verir, ben bilgi arzu ediyorum. Gelecek yıl bu oran çok daha yükselecek, şehir hastaneleri, diğer modeller, pek çok Hazine garantileri çerçevesinde yükselecek. Bu projenin de Hazine garantisi olmadan yap-işlet-devret modeliyle yapılması imkânı, ihtimali yoktur. Zaten verilecek şirketleri size söyleyeyim: Kolin, Limak, Cengiz. Bunların dışında kimse yapmayacak bu yerleri, göreceksiniz. Bu ihaleye çıkılacak. Zaten öyle şartlar yazılacak ki Cengiz, Kolin, Limak kazanacak.

BAŞKAN - Bayağı yakın ilişki içerisindesiniz bu firmalarla.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Şimdiden söylüyorum ihale sonucunu size çünkü üçüncü havalimanı bitiyor. Üçüncü havalimanında çok ciddi bir makine parkuru var, işte binlerce kamyon, bilmem ne, kazıcı, şu bu. E, bunlara iş lazım, bu şirketlerin çalışması lazım. Ne yapılacak? Üçüncü havalimanı ekim ayında bitiyor, hemen bunlara bu ihale verilecek, o makine parkurları, arkadaş, burada kazsınlar. Ne yapacak? Kazacak, ha babam, kaz. Milyarlarca metreküp hafriyatı da al, denize boşalt, denizde de adalar çıksın, o adalara da rant yapacağız. Bu bir rant projesidir. Yani 600, 700, 800 metre, 1.000 kilometre genişliğinde olan bir boğazın karşılığında 120 metre genişliğinde bir kanal açacağız, kanal da değil yani bir yol açılacak işte, içine su. 100 metre genişliğinde olacak ve bekleyeceğiz ki o 600, 700 metre genişliği olan, bedava olan yoldan geçmeyecek, paralı olan yoldan geçecek diye bekleyeceğiz bu tankerleri, gemileri. Ya, buna kargalar bile güler. Bu bir rant projesidir. Yani, kanal, hani, Boğaz'daki yalıya çarpacakmış, bilmem neymiş, engelleyemezsin ki bedava bir yol var orada, beleş. Öbür taraf paralı diyeceksin.

Hazine garantisi de şu üzerine olacak: Hazine garantisinde bu ihaleye çıkılacak, o iki tane şehirle ilgili ihaleler de Cengiz, Kolin, Limaka verilecek, oradaki rantlar paylaştırılacak ama bu Türkiye'ye hiçbir şey katmayacak çünkü inşaat sektörüyle büyümeye kalktınız. Evet, bunu İspanya da yaptı geçmişte, hep inşaata körükledi, diğer teknolojileri yok saydı, eninde sonunda inşaat sanayisi patladı yani betona dayalı sanayi -sanayi de değil zaten o, betona dayalı ekonomi- patladı. Türkiye de hâlâ betonu körüklüyor, hâlâ "Kazalım, alalım hafriyatı oraya yığalım, buraya yığalım." Bu ekonomiyi körüklüyor. Oysa yapmamız gereken, insanımıza yatırım yapmak, betona değil yani yeni teknolojilere yatırım yapmak, betona değil. İstanbul 17 milyon olmuş, İstanbul'u 22 milyona çıkaracak bir proje -en azından söylüyorum- önümüzdeki on yıl içinde eğer bu iki tane 2'şer milyonluk şehri yaparsanız ve İstanbul yaşanmaz bir yer olacak, ekolojik bir yıkıma yol açacak. ÇED raporlarının nasıl alındığını çok iyi biliyoruz bu konuda. Ekoloji anlamında yani Karadeniz, biliyorsunuz, Marmara Denizi'ne göre 30, 40, 50 santim daha yüksektedir ve Karadeniz Marmara'ya doğru akar. İkinci bir hat açacaksınız ve bunun sonuçlarını hiçbirimiz kestiremeyiz. Bütün doğal yaşamı çöktürebilecek bir projeyle karşı karşıyayız. İstanbul'u, on bin yıllık tarihi olan İstanbul'u -tabii ki jeolojik anlamda bahsetmiyorum- bütün kuş göç yollarının, bütün balıkların göç ettiği bir yolun böyle bir şekilde tarumar edilmesini, böyle bir cesareti gerçekten anlayamıyorum ve kıt kaynaklara girdiğimiz yani uluslararası alanda bütün paraların geri çekildiği, bu konudaki finansmanların çok daha zor bulunacağı bir dönemde böyle bir projeyi Cengiz, Kolin, Limaka vermek gerçekten 81 milyon insanımıza yapılan büyük bir haksızlıktır.

Böyle değerlendirelim arkadaşlar derim ve artık Kanal İstanbul... Bu çılgınlığa son verelim; çılgın olmayan, gerçekçi, insanımıza yaraşan, insanımızın yararına, lütfen, düzenlemeler yapalım derim.

Teşekkür ederim.