KOMİSYON KONUŞMASI

FARUK BAL (Konya) - Sayın Başkanım, elbette ki bu bir emek ürünü olacak, elbette ki telif hakkı olacak, elbette ki bu hizmeti sunanların emeğinin karşılanması gerekir ama bunun "hizmet satın alma" adı altında ifade edilmesi bence işin mehabetiyle bağdaşmıyor. Dolayısıyla, bu maddeyi biz madde olmaktan çıkarabiliriz, bir yere fıkra olarak koyabiliriz. Birincisi bu.

İkincisi, şimdi, bu hassasiyeti anlamak gerekmektedir. Yani, birtakım ihalelerde birtakım lüzumsuzlukların yapıldığı, o lüzumsuzluklara uygun olarak kanunların değiştirildiği hepimizin malumu. Dolayısıyla, bunu Kamu İhale Kurumu Kanunu hükümleri dışında mütalaa etmek yanlış. Elbette ki özel bir niteliği olacaktır bu işin, şartnamesi ona göre hazırlanır.

MEHMET ŞANDIR (Mersin) - Doğrudan temin yoluyla alınır yani.

FARUK BAL (Konya) - Buna göre yani Kamu İhale Kurumu kuralları çerçevesi içerisinde bir iş yapılsın ki milletin zihnine bir şey gelmesin.

MEHMET ŞANDIR (Mersin) - Çok da sembolik yaparız. Doğrudan temini yoluyla da alınabilir.

FARUK BAL (Konya) - Ya ben bir yerden anlatayım: Emlakbank'ın hatırlarsanız 3 tane renkli bir logosu vardı. Bunu bulan adam iyi bulmuş ama ödenen bedeli söylesem dudaklarınız uçuklar, milyon dolar. Şimdi, kardeşim, bu olacak bir iş değil. O zaman tahkikat mahkikat açıldı vesaire, ayrı konu da yani bu gibi işler de çok tartışmayı getiren, çok kişinin ağzına laf veren bir iştir. Biz burada düzgün bir iş yapıyoruz.

BAŞKAN - Tamam, ne yapalım buraya, ne yazalım?

FARUK BAL (Konya) - Efendim, şartnamesini belirlersiniz, İhale Kanunu'na göre girersiniz.

BAŞKAN - İhale çok uzar ya Faruk Beyciğim, ihaleyle uğraşılır mı ya?

FARUK BAL (Konya) - Uzamaz efendim, niye uzasın ki ya?

İSMAİL AYDIN (Bursa) - İhale altı ay alır.

BAŞKAN - Ağabey, bu istisna, birçok kanunda konuyor bu tip olanlar.

ADEM YEŞİLDAL (Hatay) - İşin bilimsel boyutu var, tarihsel boyutu var, sanatsal boyutu var. Yani, bunun şartnamesini hazırlamak da mümkün.

BAŞKAN - Tabii ya. İhale oldu mu doğrudan temini nasıl yapacaksın ihale dedikten sonra?

ALİ AŞLIK (İzmir) - Şöyle bir şey yapalım Başkanım: "Seçilen şeyi Türkiye Büyük Millet Meclisi takdir eder." diyelim, Meclisin takdirine bırakalım. Seçildikten sonra bedeli takdir edelim. Önce yarışa girilsin, yarışı...

FARUK BAL (Konya) - Bakın, gelin, genel usulden ayrılmayalım. Bu ülke bir Mehmet Akif yaratmıştır, sırtında paltosu yokken 500 liralık İstiklal Marşı bedelini kabul etmemiştir ama bu ülke öyle insanlar da yaratmıştır ki "Meclisin Genel Kurul salonuna çivi çaktırmam, para isterim." diyen mimarlar da yaratmıştır. Anlatabildim mi yani? Git gelli bir ülkeyiz. Bunun orta yolu nedir? Orta yolu yürürlükteki mevzuattır.