RAFET ZEYBEK (Antalya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, baştan beri biz hep genel görüşmelerde de söyledik, olağanüstü hâl üç yıl daha devam edecek, bir kısım maddeler de kalıcı hâle gelecek. Bu 23'üncü maddede olağanüstü hâl üç yıl daha devam ediyor. Hepimiz biliyoruz, olağanüstü hâl döneminde binlerce insanımız mağdur edildi, bu mağduriyetler yine devam edecektir. İnsan şöyle düşünüyor: Yani bu düzenlemeler yapılacak da bu olağanüstü hâl niye uzatılmadı? Çünkü olağanüstü hâl aynı şekliyle devam ediyorsa, mağduriyetler de devam ediyorsa, hukuksuzluklar devam ediyorsa, adaletsizlik devam ediyorsa, Anayasa'ya aykırılıklar devam ediyorsa niye böyle bir düzenleme yapılma gereği duyuldu?

Sayın Başkan, bu düzenleme genel hukukun da inkârıdır, adaletin inkârıdır, demokrasinin inkârıdır, insan haklarının inkârıdır, Anayasa'nın inkârıdır, evrensel hukuk ilkelerinin inkârıdır. Bakın, ülkemizde çalışan herkesin üzerinde artık bir kılıç vardır. Bu aynı zamanda, ülkemizde çalışma barışını da bozacak bir düzenlemedir mağduriyetlerin yanında.

Değerli Başkan, yine eğer bu düzenleme Komisyondan geçerse ve Genel Kurulda kabul edilirse bir gün, ben inanıyorum ki buna oy veren değerli arkadaşlarımızın çevresinden, yakınından -belki kendileri milletvekili olduğu için üç yıl içinde bu tür şeye uğramayabilirler- mağdur edilen insanları gördükleri zaman, asla kuşkum yok ki "Ya, bu kanuna biz nasıl oy verdik? Bu kanunu kim getirdi? Nasıl böyle bir kanun Meclisten geçmiştir?" diyeceklerdir. Ben onun için, Komisyon üyesi arkadaşlarımın vicdanlarına sesleniyorum: Bu düzenlemeye kabul oyu vermeyiniz. Bakın, bu düzenleme ileride binlerce insanın mağduriyetini doğuracak ve onların mağduriyetinin vicdani sorumluluğunu hepimiz birlikte taşıyacağız. Böylesine -madde madde bile saymak mümkün değil- Anayasa'yı hiçe sayan, hukukun genel ilkelerini hiçe sayan bir yasanın bu Komisyondan geçmiş olması büyük bir üzüntü kaynağı olacaktır.

Ben bu nedenle bu maddenin tekliften çıkarılmasını öneriyorum.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.