EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, değerli milletvekillerimiz, değerli bürokratlarımız ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri; öncelikle 27'inci Dönem İkinci Yasama Yılımızın hepimize, ülkemize hayırlı geçmesini diliyorum.

Şu ana kadar konuyla ilgili söz alan arkadaşlarımız birçok konuya değindiler. Açıkçası, söylenenlerin çoğuna katılıyorum. Çok fazla burada hepsini de tekrar etmeye gerek yok ama kayıtlara da geçmesi açısından çok önemsediğim birkaç şeyi başlıklar hâlinde ben de vurgulamak istiyorum.

Burada bu gelmiş olan kanun teklifinin özellikle kaynağıyla ilgili bir açıklık bulunmamış olması, içerisinde bir açıklık olmamış olması açıklamaya muhtaç hâle getiriyor bu kanun teklifini. Yani bütçeden sağlanacak olmasının biraz daha detaylandırılması gerekiyor.

Aynı zamanda, burada yine notlarımı almışım. Biraz önce de değinildi. Denetimiyle ilgili, özellikle madde 6/5'teki tanımlamayla Sayıştay denetiminin çelişiyor olmasının düzeltilmeye muhtaç olduğunu belirtmek istiyorum. Anladığım kadarıyla bununla ilgili bir önerge hazırlanmış. Bunu da önerecektim. Doğru mudur Sayın Muş?

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Evet.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Çünkü böyle bir kanun teklifinin özellikle denetlenmesi noktasında gerek yüce Meclisimizin üyelerinin gerek kamunun hiçbir şekilde kafasında soru işaretinin kalmaması gerekiyor.

Yine, aynı şekilde vurgulamak istediğim, personelin durumuyla ilgili, özlük hakları, emeklilikleriyle ilgili, yine, 3600 ek göstergeye diğer konuşmacı arkadaşlarımız da değindi. Burada akşam personel yatıyor, 657'ye tabi haklardan yararlanıyor; sabah bir kalkıyor ki 4857'ye tabi işçi statüsünde bir şekilde hayatına devam edecek. Bu çok kolay bir şey değil, insanların hayatında bu tür kararların alınması. Bu noktada düzeltilmeye muhtaç noktaların düzeltilmesi ve özlük haklarının mutlaka sağlanması gerekiyor.

Bir de tabii, yetki durumu var bu kanunun. Özellikle madde 3'te "Kanun ya da Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kalkınma planı, programı ve stratejik planlar doğrultusunda kaynağın tahsil edilmesi suretiyle..."

Şimdi, yine, yetki karmaşasıyla dolu bir kanun. Sayın Sındır'ın söylediği gibi, ben de buraya gelmeden önce bu, Türkiye Kalkınma Bankası Anonim Şirketinin Kuruluşu Hakkındaki Kanun'u çıkardım bir karşılaştırma yapayım diye. Açıkçası bir karşılaştırma yapacak çok fazla bir şey de bulamadım iki kanun teklifi arasında. Birbirinden tamamen, çok, gerçekten farklı konular, farklı maddeler, içerikler.

Aynı zamanda, biraz, burada ben de usul konusuna girmek istiyorum. Bu kanun teklifi bizim elimize geçeli henüz herhâlde 24 saat oldu olmadı. Dün Genel Kurul bittikten sonra elimize geçti ve bugün bunu tartışıyoruz. Daha önce gelen yazıda perşembe günü bu toplantının yapılacağı söylenmişti, bildirilmişti. Sonra gelen bir mesajda toplantının bugüne alındığı bildirildi.

Şimdi, burada açıkçası bizlere de bu kanun teklifiyle ilgili bir ön hazırlık, bir çalışma yapma fırsatının verilmediğini görüyoruz. Bu kanun teklifiyle ilgili bir çalışma, bir ön hazırlık yapılmadan kanun teklifi üzerinde burada birçok şey konuşuyor, söyleniyor, tartışılıyor; bunun usul açısından çok da uygun olmadığını belirtmek isterim. Önümüzdeki süreçte gelecek olan kanun teklifleri de bu şekilde gelecekse bu, Komisyonun çalışmalarını zedeleyecektir diye düşünüyorum.

Örneğin açıklanmaya ihtiyaç duyan, cevaplanması gereken bazı sorular var. Yani şu ana kadar bu kanun teklifinin içeriğiyle ilgili çok şey söylendi, çok şey konuşuldu ama bu, Kalkınma Bankası Anonim Şirketinin mevcut durumuyla ilgili çok fazla da bir bilgiye erişme fırsatımız ve zamanımız olmadı. En başta birtakım ülkelerin verileriyle karşılaştırmalı açıklamalar yapıldı ama hızlı bir şekilde açıkçası not bile alamadan onları dinledik geçtik. Hâlbuki bunların bizlerin eline belki daha öncesinde karşılaştırmalı olarak, yazılı olarak verilmesi, bizlerin bu veriler üzerinden konu üzerinde hazırlık yapması ve ona göre yorum yapması çok daha aydınlatıcı olurdu. Biz de o zaman neden böyle bir değişikliğe gidilme ihtiyacı duyulduğunu çok daha iyi anlar, eleştirilerimizi ya da önerilerimizi ona göre yapardık. Yani önceki dönem bu bankanın performansı neydi ve şu anda hedeflenen performans nedir? Mesela bunları bilmeye ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum.

Örneğin burada bankamızın bürokratları var, cevap verirlerse çok seviniriz: Yani AK PARTİ iktidarları döneminde banka tarafından kullandırılan kredi miktarları acaba neydi? Bugüne kadar bankanın aktif olmaması ve şu anda aktif hâle getiriliyor olması takdirle karşılandı arkadaşlarımız tarafından. Evet, bu kabul edilebilir ama bunu bir, rakamlarla da karşılıklı olarak, karşılaştırarak görsek bu takdiri daha rahat yapardık diye düşünüyorum. Ayrıca, mesela, eğer kullandırıldıysa bu kredilerden geri dönüş oranı ve yatırımların gerçekleşme oranları ne oldu bugüne kadar? Bankanın mevcut menkul, gayrimenkul mal varlıkları nedir? Yani bugün bu veriler elimizde olsa önümüzdeki süreçle ilgili beklentileri ve devamında da süreci gözlemleyerek en azından bir karşılaştırma şansımız olacaktı. Yani bunları bilseydik acaba gerçekten bu banka sizler tarafından, AK PARTİ iktidarı tarafından yönetilemedi de mi böyle bir değişikliğe gidildi? Yoksa performansı aslında çok iyiydi de daha iyi bir hâle gelsin diye mi böyle bir değişikliğe gidiliyor. Bunları da daha iyi anlama fırsatı bulurduk. O nedenle biraz daha açıkçası Komisyona getirilen kanun tekliflerinin ön hazırlıklarının yapılarak bizlerle de bu hazırlıkların paylaşılması ve biraz daha zamanlamasının iyi yapılması gerektiğini düşünüyorum. Ben Komisyona bu teklif özelinde bunu da önermiş olmak istiyorum. Yani alelacele getirilmiş, 24 saat bile geçmeden toplantıya çağrılmış bir komisyondan fazla da bir performans beklenmez. O zaman bu Komisyonun çalışma amacının sadece dostlar alışverişte görsün ve gelen kanunlar Komisyondan geçsin, onaylansın geçsin, tartışılmasın şeklinde bir yol izlendiği algısı oluşur açıkçası.

Maddelerle ilgili gerekirse tekrar söz alırım ama tekrar vurgulamak istediğim, Komisyonun çalışmaya hazırlık yapmadan başladığı gibi bir görüntü var. Bu görüntü de gerçekten Türkiye Büyük Millet Meclisinin bu önemli Komisyonuna da zarar verecektir. Bunu paylaşmak istiyorum.

Teşekkür ediyorum.