BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Ben BDDK'dan bir görüş isteyeceğim.

Sayın Muş, ben konuşmamda da söyledim, bunu medyadan öğrendiğim zaman, kanun teklifinizi, memnun olmuştum bu konuyla ilgili ama Kalkınma Bankasının tabii faal hâle getirileceğinden dolayı memnun olmuştum. Fakat öyle bir şey olmuş ki bu düzenleme yani pek mevzuata tabi olmayan, çok serbest olabileceğimiz bir şey yapalım demişsiniz ama esas olarak da kaynağını biraz önce söylediğiniz gibi belirtmiyorsunuz. Böyle bir iş yapılıyorken bunun arkasında bir fizibilite olur, ne kadar sermaye konması gerektiği, o sermayenin kaynağı vesaire açıklanır. Şimdi, Hazine ve Maliye Bakanlığı bunu tespit edecek. Orada kaynak sorunu olmazsa, böyle bir sıkıntı olmazsa zaten buna gerek yok yani böyle bir sıkıntı içerisinde devlet, Hazine ve Maliye Bakanlığı böyle bir sıkıntı yaşıyor zaten, yoksa bu krizi aşarız çok rahatlıkla. Nereden konacak? Yani onu henüz bilmedikten sonra bu düzenlemeyi yapmamızın anlamı yok; bir.

İkincisi de: Dediğim gibi, çok şey yapılmaya çalışılıyor ama hedefe ulaşılması için bu işi bu kadar dallandırıp budaklandırmamak lazım. Burada, amaç maddesinde şöyle diyor: "Kâr ortaklığı." Öbürlerini saymışsınız, "...kâr ortaklığı veya kiralama esaslı kredi işlemleri dâhil..." Sayın Durmuş Yılmaz daha iyi bilecektir, bankacılıktan anlayanlarımız var, BDDK temsilcisi de doğrulasın lütfen. Kâr ortaklığı veya kiralama esaslı kredi işlemleri bir Kalkınma Bankası işi midir, yoksa katılım bankasının görevi midir? Yani bunu neden kattık, bunun bir anlamı var mı? Yani bu, bizim bankacılık sistemimizi bozan bir düzenleme de olmayacak mı aynı zamanda? Bunlara gerek yok yani çok büyük bir fayda getireceğini de düşünmüyorum, anlamlı değil. Bunlara gerek yok, sistemimizi bozdurmaya, kendi kanun düzenimizi bozdurmaya, böyle istisnalar getirmeye gerek yok. Ya, onu da yapalım, bunu da yapalım; gerek yok bütün bunlara, bizim sistemimizde zaten var o, bir başka kurum vasıtasıyla o işlevler yerine getirilir.

Teşekkür ederim Sayın Başkan.