KOMİSYON KONUŞMASI

ATAY USLU (Antalya) - Tabii, Mahmut Bey'in söylediğine şunu söylemek istiyorum: "Uyum" modern ve pozitif bir kavramdır, sığınmacılar açısından olması gereken bir kavramdır ancak net olarak şunu söyleyeyim: Uyum, aslında göç edenlerin sorunu değildir. Uyum, çoğunluğun sorunudur, göç edilen yerdeki insanların sorunudur, eğer olaya uyum felsefesi açısından bakacak olursak aslında bu sorun, "uyum" derken Türk milletinin de buradaki kendi milletimizin de yapması gereken, atması gereken adımlar var, onları da kapsıyor. Uyum, entegrasyon, kaynaşma gibi bu konuda farklı kelimeler kullanılıyor ama Türkiye Büyük Millet Meclisi 2014'te çıkarttığı yasada "entegrasyon" kelimesi yerine "uyum" kelimesini kullanmış. Doğru olduğunu da düşünüyorum çünkü "Entegrasyon" kelimesi dünyada asimilasyonla kirletilmiş bir hâlde. Uyumun daha çok taraflı, çift taraflı gönüllülük içeren bir deyim olduğunu düşündüğümüz için "göç ve uyum komisyonu" isminin olması gerektiğini düşündük.

Şu var tabii, "mülteci" daha teknik bir kelime gözüküyor ama mülteci kelimesiyle yola çıktığımız andan itibaren... Geçen dönem de "Mülteci Komisyonu" olarak başladık "Göç ve Uyum" olarak değiştirdik. Kamuoyunda şöyle bir tepkiyle karşılaştık: Türkiye'de 40 mülteci var, siz 40 mülteciyi mi inceleyeceksiniz? Çünkü kanunlarımızda... Biliyorsunuz, 1951 Cenevre Sözleşmesi'ne biz şerh koymuş durumdayız. Ancak Avrupa'dan gelenlere mülteci statüsü veriyoruz, diğer noktalardan gelenleri -bunları, alt komisyonda neden olduğunu, nasıl olduğunu, sonuçlarını ileride tartışırız, konuşuruz- şartlı mülteci veya uluslararası koruma başvurusu yapan kişiler olarak ifade ettiğimiz için, "göç" kelimesinin daha kapsayıcı olacağını düşündüğümüz için böyle bir isimlendirme öngördük.