| Komisyon Adı | : | SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU |
| Konu | : | Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi(2/1186) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 05 .11.2018 |
HABİP EKSİK (Iğdır) - Şimdi, bu, 1'inci maddeyle ilgili, demin Sayın Bakanın da bazı şeyleri ifade ederken zorlandığını fark ettik yani. Bu ülke hukuk devletiyse, bu ülkenin bakanlıkları varsa bu tür işleri yürütecek olan bakanlıklardır, kurumlardır; şahıslar değildir. Demin, CHP'li hatip şunu söyledi, dedi ki: "Sayın Cumhurbaşkanı yaptıklarından sorumsuzdur." Şimdi ben size bir örnek vereyim, ben Iğdır Milletvekiliyim, Iğdır'da bir hastalık çıktı, o bölgeyle ilgili ve Sayın Cumhurbaşkanı oradan hiç oy almadı seçilirken. Sonra, onunla ilgili, o ilaçla ilgili kârı az olduğu için ilacı firmalar getirmedi yani kuruluşlar getirmedi. Sonrasında ben size söyleyeyim, Sayın Cumhurbaşkanı -siz hep kazanacak değilsiniz ya, Cumhurbaşkanlığını, başka şeyleri sürekli siz kazanacaksınız değil, burada, biz aynı zamanda AKP'ye oy vermiş kişilerin de hakkını savunuyoruz, onu söyleyeyim- kalktı, dedi ki: "Ya, ben biraz ağırdan alayım, bu hastalık daha da ilersin." Diyebilir yani sorumsuzluğu var zaten. Nasıl soracağız bunun hesabını? Hiç. Ben size söyleyeyim, ondan aylar sonra, bu ilaçla ilgili Sayın Cumhurbaşkanı bir mahkeme başkanı gibi gidip çözecek. Böyle bir şey olur mu? Biz hukuk devletiyiz. Eğer orada bir tıkanma varsa, birileri bunu bilinçli olarak tıkamışsa -ki dediğiniz komisyonlar- o zaman bunun mahkeme yolu olması lazım, hukuk yolu olması lazım Sayın Bakan. Böyle problem oldu, AKP'nin içindeki o sorunları Sayın Cumhurbaşkanı o şekilde olabilir ama ülkenin bütün sorunlarını o şekilde çözemez.
Kaldı ki şunu size tekrar söylüyorum: Siz sürekli bu Cumhurbaşkanlığını kazanacak değilsiniz. Emin olun, en yakın zamanda kaybedeceksiniz, emin olun ve o zaman en çok sıkıntıyı siz yaşayacaksınız, en çok, size oy veren insanlar yaşayacak. Biz şu an onların hakkını savunuyoruz.
AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Bir açıklama yapmak istiyorum.
HABİP EKSİK (Iğdır) - Ben bitireyim, açıklamayı yaparsınız Sayın Bakan.
Bu şekilde, işte, "Padişah yetkilidir.", "Cumhurbaşkanı yetkilidir." olmaz. Bunun bir dili olur, kanunun bir dili olur. "Cumhurbaşkanlığı sisteminde Sağlık Bakanlığı yetkilidir." denilebilir, bu çok basittir ama siz her şeyi bir kişiye toplama derdindesiniz, kanunun dili de zaten onu gösteriyor. Siz her şeyi toparlayıp toparlayıp bir kişiye bağlamak istiyorsunuz. Anlıyoruz, listelere girmek için çok çaba sarf ediyorsunuz, bunu biliyoruz ama yani bu şekilde olmaz ki. (Gürültüler)
İSMAİL TAMER (Kayseri) - Liste miste kalmadı daha.
HABİP EKSİK (Iğdır) - Ağabey, sen de herkese bu şekilde şey yapacaksan artık, yandık yani. Bırakın, size yeniler güzel şeyler göstersin işte. Aynı şeyleri yapa yapa bakın, ülkeyi ne hâle soktunuz. Batırdınız ülkeyi ya, perişan ettiniz.
İSMAİL TAMER (Kayseri) - Sana göre.
HABİP EKSİK (Iğdır) - Bana göre değil, emin olun. Sokağa çıkın ya, siz görmüyorsunuz herhâlde, sosyal medyada yayımlanan faturaları görmüyorsunuz.
BAŞKAN - Madde üzerine odaklanalım lütfen.
HABİP EKSİK (Iğdır) - Faturaları görmüyorsunuz, gerçekten. Faturalarla ilgili tepkileri görmüyorsunuz, ülkeyi batırdığınızın farkında değilsiniz. Eczacıları, doktorları, diğer meslek gruplarını, herkesi hedef aldığınız; görüyoruz, diliniz de bunu gösteriyor yani. Rizeliyi mi dersin, İzmirliyi mi dersin, var da var yani. Herkes biliyor ve bu insanlar sizlere oy vermiş. Gerçekten, bu dil yanlıştır. Bundan, bu şekildeki bu torba yasadan bir an önce vazgeçilmesi gerekiyor.
Bakın, odalarda, meslek örgütlerinde görevli olan, gerçekten emek sarf eden arkadaşlarımız var, onların fikirlerinin alınması lazım. Doktorların, eczacıların, diş hekimlerinin önerisi, görüşü alınmadan nasıl kanun yapılır ya? Herhâlde bir yerden size şey geliyor, diyorsunuz ki: "Geçirelim, tamam, emrin olur." "Emrin olur." ama bu ülkede özgür olan insanlar da var. Onlar kabul etmeyecektir bunu. Her şeyi toparlayıp toparlayıp "Cumhurbaşkanı yapar." diyorsunuz.
Teşekkür ederim Sayın Başkan.