HABİP EKSİK (Iğdır) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Şimdi, demin de önerge üzerine zaten düşüncelerimizi ifade ettik ve son cümledeki "Cumhurbaşkanı yetkilidir." İbaresinden dolayı, aslında bu maddenin geri çekilmesini istiyoruz, tamamıyla çıkarılmasını istiyoruz ama eğer çıkarılmayacaksa, biz, onun yerine madde 1 olarak bu şekilde öneride bulunuyoruz ve bunun temel sebebi olarak da gerçekten AKP iktidarı, maalesef, sistemi artık tek adam rejimine uygun bir şekilde dizayn etmeye çalışıyor; her yerde, her cümlede "Cumhurbaşkanı yetkilidir.", "Cumhurbaşkanı yapar.", "Cumhurbaşkanı eder.", "Cumhurbaşkanı konuşur.", "Cumhurbaşkanı bu konuyla ilgili mesuldür." diye ibareleri koymaya devam ediyor.

Bunun sebebi ne: Bunun sebebi Türkiye'yi tek adama teslim etmek, Türkiye'yi tek adam rejimine doğru tamamıyla evirmek. Zaten ne olduğu belli olmayan son darbe girişiminden sonra bir fırsat yakalanmış, o fırsatı değerlendirip fiiliyatta bir OHAL sistemini devam ettirme anlayışı, çabası var ve bunu da bir şekilde tek adam rejiminin, tek adam sisteminin kurulması, kurgulanması ve sisteminin oluşturulması şeklinde çoğunluğunuza da güvenerek, maalesef, her geçen gün yapmaya çalışıyorsunuz gördüğümüz kadarıyla.

Şimdi, size tekrar söylüyoruz arkadaşlar, bir Cumhurbaşkanı düşünün her şeye yetkilidir. İnanın, bunu sadece Osmanlı arşivlerinde görürsünüz, başka hiçbir hukuk devletinde bunu göremezsiniz. Osmanlı arşivlerinde şunu net bir şekilde görürsünüz -burada hukukçu olan hocalarımız var, İbrahim Hoca çok daha net bilir- Padişah yetkilidir, Padişah yapar, Padişah bilir, Padişah emreder yani bu ibareleri sadece ve sadece Osmanlı arşivlerinde görürsünüz, tek adamın hâkim olduğu monarşik sistemlerde görürsünüz.

Şimdi, artık bunu net bir şekilde anladık, algıladık; siz, Türkiye'de Meclise, sivil toplum kuruluşlarının, kamuoyunun, halkın düşüncelerinin yansımasını önlemek için elinizden gelen her şeyi yapıyorsunuz ve bu sizin kanun yapma dilinize de yansıyor, her şekilde kendini orada da gösteriyor. Bu anlayış devam ederse, bu sistem devam ederse, emin olun, siz çıkacaksınız bir gece diyeceksiniz ki: "Artık Cumhurbaşkanı değil padişah diyelim, kral diyelim." ve bu şekilde oldubittiye getireceksiniz. Gördüğümüz, gözlemlediğimiz şey bu.

Bu önergeyle ilgili, aslında, bu konuda yetkili olması gereken kişiler eczacılarımızdır, uzmanlarımızdır ve bunlar bizim kamu kuruluşlarımızda da var, odalarımızda da yeterince var ve yetkili olması gereken tek merci de kurumlardır, kuruluşlardır, şahıslar değildir. Burada, zaten, Cumhurbaşkanına, sorumsuzluk nedeniyle yarın öbür gün hesap sorulması konusunda da ciddi sıkıntı çıkacaktır, "Gerek görmüyoruz." diyecektir, ondan sonra da bu ciddi mağduriyetler doğuracaktır.

Ne yapılabilir? "Türk Eczacılar Birliği, Sağlık Bakanlığı ve SGK" denilebilirdi. Deniliyor ya "Sistem değişti." Eskiden Bakanlar Kuruluydu "Bakanlar Kurulu sorumlu." deniliyordu, Bakanlar Kurulu sorumlu olduğu için de bununla ilgili bir ihmal söz konusu olduğunda, Bakanlar Kuruluna ileride hesabı da sorulabiliyordu ama Sayın Cumhurbaşkanına, bu konuda, maalesef hiç kimse bir hesap soramayacaktır, sorması da mümkün olmayacaktır.

Ayrıca, bunun zaten Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle de çeliştiği kanaatindeyiz. Siz, bir kişiye her şeyi bu şekilde kanunla, maddeyle veremezsiniz. Zaten, orada, Cumhurbaşkanının yetkileri bellidir. Burada yapılması gereken, bu işi bakanlıkların yürütmesidir. Eğer bakanlıklara vermeyi düşünmüyorsanız da o zaman bu işin uzman odaları var, odalara verirsiniz bu görevi, dersiniz ki: "Bütçe ayırdık, şu şu şu şekilde Eczacılar Odası bununla ilgili ruhsat başvurusunda bulunsun ve getirsin." Ama siz kolayına kaçıyorsunuz ve diyorsunuz ki "Biz her şeyi Cumhurbaşkanına verelim." Oradan, ondan sonra fitoterapi uzmanı birisi gitsin, kendisiyle ilgili alandaki ilaçları getirsin ama öbürlerine de "Bunlar gerekli değil." desin. Budur amaçlanan tek şey. Zaten öncesinde de örneklendirdim, bir bölgede oy alamadı Sayın Cumhurbaşkanı, bununla ilgili "Biz gerek görmüyoruz." diyebilir. Çünkü kimse hesap soramaz, bu konuyla ilgili hiç kimse bir şey diyemez.

Ondan dolayı, biz tekrar şunu söylüyoruz: Bu maddenin tamamıyla tekliften çıkarılması, zaten biz, bütün bu torba yasa teklifinin geri çekilmesini ve ilgili sivil toplum kuruluşları ve odalarla alt komisyonlar kurulacak şekilde tartışılması, yeniden oluşturulup toplumun ihtiyacına uygun bir şekilde yapılıp öyle getirilmesini uygun görüyoruz ama eğer bu şekilde olacaksa da kesinlikle bu madde ya tümüyle çıkarılmalı ya da bizim önergemiz yönünde değiştirilmesi gerekir diye düşünüyorum.

Teşekkür ederim Sayın Başkan.