BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Bakanım, faaliyetlerde bulunuyorsunuz, yatırımlar yapıyorsunuz. Gerçekten mutlu oluyoruz, hoşumuza gidiyor fakat Bakanlığınızın yıllardan beri -ben Komisyonu yıllardır izleyen biriyim- Bakanlığınızın bu işler, icraat sırasında hukuka ve mali mevzuata, özellikle mevzuata çok dikkat etmediğini görüyorum. Geçmiş yıllarda da öyleydi, geçen yılki Sayıştay raporlarında da bu tür eleştiriler var, bu yıl da aynı şekilde devam ediyor eleştiriler hem Bakanlığınız hem de Bakanlığa bağlı kuruluşların hem hukuk hem de mali mevzuat açısından sorunları, sıkıntıları var. Bu neden kaynaklanıyor bilmiyorum, yıllardan beri böyle devam ediyor; bu sene de Sayıştay raporları bu tür eleştirileri içeriyor. Sizin Bakanlığınızla ilgili iki önemli bulgu var ama diğer konular önemli olduğu için onları, Bakanlığınızı geçiyorum.

Mesela, Spor Toto Teşkilat Başkanlığında -ki burası önemli- dört bulgu var. Bu bulgulara göre bakarsak, Spor Totonun yanlış bir yapılanma içerisinde olduğunu söylüyor Sayıştay. Yani -kısa bir rapor ama dikkatle okunursa özlü konular var- yanlış uygulamalar yaptığını, yanlış bir yapılanma içerisinde olduğunu ve mevzuatının da yanlış olduğunu söylüyor; mevcut yönetmeliklerinin yanlış olduğunu söylüyor.

Bakın, bulgulardan bir tanesini okuyayım: "Bulgu 1: Spor Toto Teşkilat Başkanlığınca verilen rakamlara ait bedellerin tespitine ilişkin kriterlerin bulunmaması, reklam sözleşmelerinde -reklam sözleşmeleri yapıyorsunuz ya, destekliyorsunuz ya biraz önce açıkladığınız gibi bir çok kurumu, spor kuruluşunu- süreye ilişkin düzenleme bulunmaması, kriterlerin olmaması, reklam anlaşmalarının konusu ile reklam alanlarının yükümlülüklerinin tam olarak belirlenmemesi ve reklam harcamalarına ilişkin denetimin yetersiz olması." Yani keyfî olarak yapılıyor demektir bu iş, bu harcamalar keyfî olarak yapılıyor demektir.

Raporda çok güzel açıklanmış ki 2013 ve 2017 yılları arasında; 2013'te 549 milyon, 2017 için de 1 milyar 41 milyonluk bir şey var. Federasyonlar, valilikler, kaymakamlıklar, gençlik hizmetleri, spor il müdürlükleri, belediyeler, spor kulüpleri, gençlik ve sportif amaçlı dernekler ile kamu kurum ve kuruluşlarına aktarılmasının kararlaştırıldığı görülmektedir 3,6 milyar liranın ancak bunun bir kriteri yok, yani Sayıştay raporuna göre hiçbir kritere bağlı olmadan, hiçbir objektif kriteri olmadan bu harcamaları yapmışsınız. Özellikle bu bulguya, 1 nolu bulguya bakarsanız çok önemli.

"Spor Toto Teşkilat Başkanlığı Muhasebe Yönetmeliği'nin kurumun mevcut hukuki ve idari yapısıyla uyumlu olmaması..." Yani mevcut yönetmelik mevcut kurumun hukuki ve idari yapısıyla uyumlu değil diyor, mevcut yapıyla uyumlu olmayan bir yönetmelik.

"Personel Yönetmeliği kurumun mevcut hukuki ve idari yapısıyla uyumlu değil." diyor. Bir anormallik var yani bunların üzerinde tekrar çalışmak lazım.

Şimdi, Kredi ve Yurtlar Kurumu çok önemli. Burada da şartlı görüş verilmiş; 4 bulgu denetim görüşünü etkilemiş. Sayın Bakanım, ilave olarak 20 bulgu var denetim görüşünü etkilemeyen ama hepsi çok çok önemli bulgular. Muhakkak dikkate alınması lazım Kredi ve Yurtlar Raporu'nun ki çok güzel bir rapor.

Burada da benzeri eleştirileri yapmak mümkün yani Kredi ve Yurtlar Kurumu kendisi üretiyor, kiralıyor, mümkün olduğunca gençliğimize hizmet etmeye çalışıyor ama henüz açıkta olan çok kişi var ve bu raporu okuduğunuz zaman da bunun sebeplerini önemli ölçüde ortaya çıkarıyorsunuz. Burada toplam 24 bulgu var; tek tek örnek vermeyeceğim, hepsi çok önemli, değerli bulgular bunlar.

Spor Genel Müdürlüğü için de 10 bulgu söz konusu; bunlar da önemli. Bu kısa süre içerisinde burada bunları değerlendirmemiz mümkün değil ama muhakkak sizin bir ekiple beraber bu konuları değerlendirmeniz lazım. Hakikaten güzel eleştirilerde bulunulmuş, madem yeni bir Bakansınız, yeni bir dönemde yeni bir şevkle bir şeyler yapacaksınız bunların muhakkak değerlendirmeye alınması lazım.

Bakanlığınıza ve ekibinize başarılar diliyorum, hayırlı uğurlu olsun bütçeleriniz.

Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.

Bir konu daha var, özür dileyerek bir konuyu daha belirteyim. Sayın Bakan, bizde spor fazla yapılmıyor malum ama spor deyince temaşa yönü çok önde olan futbol maalesef ön planda, futbol deyince de bu üç büyükler, dört büyükler akla geliyor. Geçen hafta bir facia yaşadık, bu Galatasaray-Fenerbahçe maçında. Seyirci bir şey yapmadı ama görüyorsunuz, olabilirdi. Bu futbolcuların, sporcuların, hocaların bu yaptıkları affedilir gibi değil, bunlar çok kötü örnek olabilirdi. Siz de bu konu üzerinde durdunuz ama bunlara gereken cezaların verilmesi şarttır, örnek olması lazım. "Fenerbahçe", "Galatasaray" demeyip gerekeni yapmanız lazım, yaptırmanız lazım. Herkes için, gençliğimiz için örnek bunlar güya, özellikle yabancılar. Bakın Türk futbolcular o kadar karışmadı. Ama bunların olmaması lazım. Türkiye'ye geliyorlar, disiplinsizlik içerisinde her şeyi yapabileceklerini düşünüyorlar, bu kadar da para aldıktan sonra. Bunlara meydan verilmemesi lazım. Bu olayla ilgili örnek bir davranış içerisinde olunması lazım özellikle.

Tekrar teşekkür ediyorum. Sağ olun Sayın Başkan.