KOMİSYON KONUŞMASI

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Değerli Bakanım, hoş geldiniz; değerli arkadaşlarım, Bakan yardımcılarım sizler de hoş geldiniz.

Tabii siz dinamizmi ifade eden bir Bakanlığın temsilcileriniz.

BAŞKAN - Süreler beş dakika yalnız, ona göre toparlarsanız.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Tamam, peki.

Ben sizin özelinizde genç şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Gençlerimize gayretlerinden dolayı, sahada koydukları hakikaten emsalsiz Türkçe duruştan dolayı minnettarlığımı ifade ediyorum ve genç gazilerimizi, 15 Temmuzda yahut da terörle mücadelede gazi olan kardeşlerimi de şükranla yâd ediyorum.

Bugün Erzurum adına bir hüzün iklimi yaşadık. Erzurum'da yaklaşık on beş yirmi gün önce bir yatırımı takip için gittim. Yatırım 16 derslikli bir proje okuluydu, yanında da 200 yataktan müteşekkil bir yurt yapılıyordu. Bu Erzurum'un merkezinde bir köyde yapılıyor, devasa bir yatırım. Yapanı bugün vefat etti Abdullah Tivnikli. Ailesi çok mütebariz bir aile, hakikaten hamiyetperverlik kavramına oturan, o şablonun içerisinde tarif gören bir aileydi. Dolayısıyla, rahmetle minnetle anıyoruz. İnşallah yaptıkları ecir olarak ruhuna yansır.

Efendim, ben -tabii başkanlık baştan tahdit koyduğu için- bir hususi mevzuyu özellikle gündeme getirmek istiyorum. Saffet Bey dile getirdi, Alpay kardeşim de değindi, burada Utku Bey de Eskişehirspor bağlamında birtakım notlar düştü, ben de Erzurumspor için yapılan haksızlıkları -açıkça söylüyorum, altını çiziyorum- burada kayda geçmek istiyorum. Üç yılda 3. Lig'ten Süper Lig'e çıkmış çok başarılı bir takımımız var. Herkesin şapka çıkardığı hakikaten dünya ölçeğinde başarıyı elde etmiş bir takım. Bu dönem Süper Lig'te oynarken -böyle bir amatör ruhla, bir büyük gayret koyarak çalışan bir takımımız var, yöneticilerimiz hakeza öyle- iki maçta göz göre göre 4 puanımızı -değil mi Naci Bey- gasbettiler. Kim gasbetti? Hakemler.

BAŞKAN - Naci Bey kim?

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Naci Bey de bizim Erzurum Milletvekilimiz. Şimdi, spor sahaya barışı, sulhu, güzellikleri yansıtması gereken bir olguyken yazık ki sporcular tarafından değil, o işi yönetenler tarafından sabote ediliyor ara ara. Hiç alakası olmayan pozisyonlarda penaltı verilebiliyor, ilgisiz pozisyonlar "ofsayt" diye... Velev ki sonucu gol olsa da. Ki Erzurumspor'un gölünü resmen iptal ettiler. Ben, tabii, bunu şunun için özellikle eleştireceğim: Hakemler belki çıplak gözle bu hâli görmeyebilir ancak oraya gönderilen gözlemciler var, bu gözlemciler ne iş yaparlar? Çok aleni bir biçimde otoriteler...

BAŞKAN - Yani sen dua et gene 1. Lig'te, Süper Lig'tesin, git bir de amatördeki kepazeliği bir gör bakayım, hâline dua et.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bunların hepsine Sayın Bakanım, hakikaten oraya biraz böyle bir dikkat tevcih etmek lazım. Şimdi, otoriteler çok açık bir biçimde akşam pozisyonları değerlendiriyorlar. "Burada penaltı yok." diyor adam. Birkaç kişi... "Efendim, bu pozisyon ofsayt değil, gol haksız yere iptal edildi." denmesine rağmen bu hakem taltif görüyor, hem kupa maçında görev alıyor hem de lig maçında yeniden görev veriliyor. Bu ne demektir? "İyi ki bu hatayı yaptın, sen devam ettir." anlamına geliyor. Ben buna hakikaten isyan ediyorum. 7 bin seyirci tahdit gördü yaptıkları uygunsuz tezahürattan dolayı. Buna sebep olan kim? O taltif... Böyle olmaz.

ÖZKAN YALIM (Uşak) - Sayın İbrahim Bey, Türkiye Futbol Federasyonu özerk yapıda, Bakanlıkla alakası yok yalnız.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bakanlıkla alakası yok, ben bunların hepsini biliyorum. Dikkat ederseniz gözlemciden bahsettim filan ama bunlara şu zeminde dikkat çekmek lazım, çok mühimdir bu, onun için bunun altını çiziyorum. Sayın Bakanımızın Bakanlığını ne kadar dikkat üzere yönettiğini ben biliyorum, bu işi, bunu not düşmüş olayım.

BAŞKAN - 14 yabancıyla da Bakanlığın bir ilgisi yok, öyle bakarsanız.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Şimdi, biz gençlerimizle iftihar ediyoruz. Burada 22 yaşında bir genç kardeşimiz milletvekili olmuş.

BAŞKAN - Genç kardeşimiz gitti, o konuyu kapatalım isterseniz.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Hayır ama onun düştüğü bir not vardı.

Şimdi bu gençlerle ilgili bir şey söyledi de. Şu anda gençlerin üniversite kampüslerinde takip gördüğünü filan söyledi. O bilmiyor, hadiselerden bihaber ki, o kampüslere bizden önce gençler hiç alınmıyordu. Genç dediğinizde o gün bu ülkeyi yönetenler, o zihin yapısı sanki kırmızı görmüş boğa gibi yöneliyordu.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Toparlayın lütfen.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Biz geldikten sonra gençler için elhamdülillah ferahfeza bir zemin açtık. İşte, bakın, şimdi iftihar edeceğimiz gençlerimiz var.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Nerede?

ZEYNEP YILDIZ (Ankara) - Burada, burada.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Okudular, milletvekili oldular, buralara kadar geldiler ve buralara değer taşıyorlar. Bizim bakış açımız budur. Bir arkadaşımız -zihin haritalarını ifade için söylüyorum- biraz önce 57'nci Alay'a dönük bir tenkit getirirken Enver Paşa'dan, Sarıkamış şehitlerinden bahsetti, orayı emsal gösterip sözüm ona "Oraya niye bu yapılıyor?" anlamında, zamirinde böyle bir tenkit getirdi. Arkadaşlar, bir talepte bulunurken yapılan bir güzelliği eleştirmemek lazım. Kaldı ki o güzellik dediğiniz bütün bir Türkiye sathı sahipleniyor ve ben hususen ayın 8'inde -Sayın Bakanım siz de biliyorsunuz, o yürüyüş tekrarlanacak- sizi de, hatta hatta CHP'lileri de, bütün muhalefeti o yürüyüşe davet ediyorum.

BAŞKAN - Muhalefet yok artık, 2'nci, 3'üncü, 4'üncü partiyi davet ediyorsun.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - HDP'lileri de çağırıyor musun?

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Doğru, 2'nci, 3'üncü... Doğru Sayın Bekaroğlu şimdi buradan rahatsızlık ifade ediyor çünkü biraz önce kendi partisinin içerisinde kendisine dönük istihza yöneldi.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Hayırdır!

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Efendim, Millî Görüş'e dönük...

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Millî Görüş'e ne oldu?

BAŞKAN - Yok efendim, istihza değildi, ben söyledim, yapmayın.

Teşekkür edelim mi Sayın Aydemir?

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Evet, arkadaşlar Bakanlığımızın bütçesi yaklaşık 17 milyar. Allah'ın izniyle sahaya bereket olarak yansıyacaktır. Hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.

Saygı sunuyorum.