KOMİSYON KONUŞMASI

SEMRA GÜZEL (Diyarbakır) - Teşekkür ediyorum.

Tabiplerin birden fazla sağlık kuruluşunda çalışmasının önünü açan bu durum, öncelikle nitelikli sağlık hakkının ihlalidir. 6023 sayılı Türk Tabipleri Birliği Yasası'nın 4'üncü maddesinin (a) bendinde açıkça şunlar ifade edilmektedir: "Halk sağlığına ve hastalara fedakârlık ve feragatle hizmeti ideal bilen meslek geleneklerini muhafaza ve geliştirmeye çalışmak." Türk Tabipleri Birliğinin görev tanımları içerisinde belirtilen bu yasa, açıkça ifade edildiği gibi, Türk Tabipleri Birliğinin ve üye hekimlerin asli görevlerinden biri, sağlık hizmetlerini muhafaza etmek ve geliştirmektir. Fakat, zaten iş yükümlülüğü çok fazla olan hekimlerin başka bir hastanede de hekimlik işini icra etmeleri, vatandaşların sağlığa erişimi noktasında ciddi sıkıntılar ortaya çıkaracaktır, kamu yararının ve hasta haklarının zedelenmesi manasına gelecektir. Bununla beraber, hekimlerin başka kurumlarda çalışmasının düzenlenmesi, yine ilgili maddeyle Türk Tabipleri Birliğine verilmiş bu görevin kurumdan alınması ve Türk Tabipleri Birliğine yönelik olumsuz bir düzenlemedir. Hekimlerin hak ve sorumluluklarını korumakla mükellef Türk Tabipleri Birliğinin etkisizleştirilmeye çalışılmasına ve görev alanlarının kısıtlanmasına yönelik bir düzenlemedir. Meslek sahiplerinin meslek odalarıyla bağının güçlendirilmesi sosyal devlet ilkesinin bir gerekliliğiyken odalar etkisiz kılınmaya çalışılmaktadır. Sivil toplumun önemli ayaklardan olan odaların bu şekilde etkisizleştirilmesi kabul edilemez. Bu öneriden sonra hekimlerin iş güvencesi neye dayanarak devam edecek?

BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen, sayın vekili dinleyelim, gürültü yapmayalım.

SEMRA GÜZEL (Diyarbakır) - Yetki ve sorumluluğu açıkça belirtilen yasanın bir ihlalidir aynı zamanda. Dünyanın hiçbir yerinde meslek odaları kriminalize edilemez ve etkisizleştirilemez. Sadece faşizm koşullarında, faşist iktidarlar ve ideolojiler bunu yapmışlardır. Sadece meslek odası olan ve muhalif duruşuyla da bilinen meslek odalarına yönelik bu uygulama antidemokratik bir uygulamadır. Dolaylı yasalar ve uygulamalarla bir anlamda Türk Tabipleri Birliğinin etkisizleştirilmeye çalışılmasının bir yoludur bu. Aslında yapılmak istenen tam da meslek odasını etkisiz kılmaya çalışmakken, bunu halk sağlığı ve kamu yararını da zedeleyici şekilde öne sürmek suçtur.

Hekimler zaten başka sağlık kuruluşlarında çalışmak istedikleri durumlarda tabip odasının onayıyla bunu yerine getirebiliyorken, bu hükmün kaldırılmasının mantıklı bir gerekçesi yoktur. Tabip odasının asli görevlerinden olan hasta ve hekim haklarını koruma yönünde bir şüphe ya da görevde takipsizlik gözlemi var ise, buna dair hukuksal yollar aranabilir veyahut takip edilebilir. Fakat böyle maddelerle yavaş yavaş Türk Tabipleri Birliğini etkisiz hâle getirmeye çalışma çabası, iktidarın "Savaş bir halk sağlığı sorunudur." diye açıklama yapmasından sonra yürüttüğü bir düşmanca politikanın sonucudur.

Bu önerilen maddenin haklı gerekçesi nedir, ne için önerilmektedir? Hekimlerin tabip odasından izin alması gerektiği uygulaması nitelikli sağlık hizmeti verme isteğinin bir sonucu ise, bu yaptırım, yasayla görev sorumluluğu düzenlenmiş Türk Tabipleri Birliği görevlerinin ihlali anlamına gelmekte midir? Ortaya çıkacak olan bu niteliksiz sağlık durumu Bakanlık ne kadar göz önünde bulundurmaktadır?

Teşekkür ediyorum.