KOMİSYON KONUŞMASI

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Sayın Başkan, Sayın Bakan ve değerli milletvekilleri, değerli arkadaşlar; bütçeyi konuşuyoruz ve burada bütçeyle ilgili şöyle bir söz söylendi: "AKP'nin bütçesi bir sol program kadar güçlü bir sosyal politika içeriyor." Hatta hızını alamayan bir arkadaş da dedi ki: "Biz, bu konuda devrim yaptık."

Marks'ın bir sözü var, şöyle söylüyor: "Yoksulluğu azaltmadan zenginliği artıran sistem özünde çürümüş bir sistemdir." Biz, aslında, bu salonda sabahtan bu saate kadar konuştuğumuz sorunların öbeğine baktığımız zaman, aslında, toplumda büyük bir gelir uçurumu olduğunu, eşitsiz bir paylaşım olduğunu... Bir tarafta büyük bir ekonomiden bahsediliyor "dünyanın 17'nci ekonomisi, 16'ncı ekonomisi" şeklinde sunuluyor fakat öbür taraftan baktığımızda, gerçekten de büyük bir işsizlik, çift haneli işsizlik, yoksulluk, uyuşturucu gibi sorunlar, kadın cinayetleri konusunda günde en az 3 kadın yaşamını yitiriyor, iş cinayetleri konusunda gerçekten yüz karası bir ülkesiyiz, Avrupa 1'incisiyiz. Burada bir arkadaş iş cinayetleri konusunda Bakanı tebrik etti, iş cinayetleriyle ilgili "Ne kadar güzel bir çalışma yapıyorsunuz." diye sizi tebrik etti, kendi arkadaşınızdı. İş kazalarıyla mücadelede sizi nasıl tebrik edebiliriz ki! AKP döneminde bir kere 20 bini aşkın iş cinayeti yaşandı. Üçüncü havalimanında ölen, yaşamını yitiren işçiler rögar çukurlarında günler sonra bulunabiliyor. İş cinayetlerinin takibi bile yapılmıyor. Bu, aslında eşitsizliklerin ve derin bütçe sorununun bir göstergesi çünkü bütçe, aslında nedir biliyor musunuz, bütçe, bir siyasi karardır yani bütçe paylaşım gerektirir. O paylamışı siz demokratik bir şekilde, adil bir şekilde gerçekleştirdiğinizde demokratik bir toplumda yaşarsınız ve o toplumda asla iş cinayeti olmaz. Bırakın, günde en az 5 işçinin iş cinayetinde yaşamını yitirmesini, ayda 1 işçinin bile yaşamını yitirmesine izin verilmez ama siz, bu bütçeyle aslında kan gölünün üzerinde oturuyorsunuz çünkü her gün 5 işçi yaşamını yitiriyor. Siz, bu bütçeyle gerçekten büyük bir toplumsal çatışmanın, çürümenin, savaşın üzerinde oturuyorsunuz. Dolayısıyla, buradaki bu bütçeyi savunan milletvekilleri, AKP'li milletvekilleri ne dediler... Ak kadroların büyük bir şenlik içerisinde bu bütçeyi anlatması gerçekten de insanı şaşırtıyor yani bu kadar olabilir mi diyorsunuz, toplumda bu kadar büyük bir uçurum yaşanırken, böylesine sorunlar yaşanırken... Annelerin ayaklarının altındaki cennetlerden bahsediliyor ama Berfu Ana öbür taraftan bize bakıyor ya da Ermenek'teki bir maden faciasında yaşamını yitiren maden işçisinin annesini hatırlayalım "O yüzme bilmezdi ki." diyen Ayşe Teyzeyi hatırlayalım. Onların da ayaklarının altında mıdır bu cennet diye düşünüyoruz.

Yine, kadınlara ne kadar toplumsal cinsiyet eşitlikçi politikalar olduğu, ne kadar kadınları düşünen bir bütçe programı olduğu burada güzellendi. Böyle bir şey yok arkadaşlar. Kadınlar Türkiye'de istihdam edilmiyorlar. Kadınlara düşen evde görünmeyen emeği harcamak; kadınlara düşen ev işçisi olmak, sigortasız, güvencesiz çalışmak; kadınlara düşen evde parça başı iş yapmak, kulak pamuğu sarmak ya da kalem takmak falan yani kadınlar belki yüzde 30'un üzerinde, o da güvencesiz işlerde istihdam ediliyor. Dolayısıyla, OECD ülkelerinde yüzde 60'ların üzerindeki kadın istihdamını düşündüğümüz zaman bu, büyük bir uçurumdur değerli arkadaşlar yani bu tabloyu görmeden bütçeyi tartışabilmek mümkün değil. Aslında EYT'liler yani emeklilikte yaşa takılanları hatırlayın, emeklilikte yaşa takılanlara siz dediniz ki: "Bu, çok büyük bir bütçe." ama gittiniz, seçim dönemlerinde emeklilere 2 ikramiye verdiniz yani sizin kafanızdaki bütçe...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Teşekkür ederim.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) -... taşıyan bütçe olursa o zaman sosyal devlet anlayışını sürdürebilirsiniz yoksa bütçe falan yok.