FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Sayın Başkanım, değerli milletvekillerimiz, kıymetli Genel Müdürüm, genel müdür yardımcılarımız, değerli katılımcılar; öncelikle Sayın Komisyon Başkanımızın bugün sizlerle bizleri bir araya getirmesinden dolayı kendisine teşekkür ediyorum, güzel bir istişare geçiyor.

Türkiye'mizin en önemli meselelerinden biri cezaevi konusu. Cezaevlerimiz çok yoğun, insanlarımızla dolu ve her geçen gün de sizin de ifade ettiğiniz gibi artıyor. Ve devletimiz durmadan cezaevi yapıyor ama yetiştiremiyor, şu anda pek çok cezaevinde de maalesef yatak kapasitelerinin çok üstünde insanların yattığı şeklinde bize bilgiler geliyor. Elbette burada cezaevindeki mahkûmlarımızın sorunları genişçe tartışılacak.

Ben özellikle cezaevi çalışanlarıyla ilgili bazı hususları paylaşmak istiyorum. Bilindiği gibi, cezaevlerimizde 61 bin civarında çalışanımız var. Aslında bu çalışanlarımızın kahir ekseriyeti diğer mahkûmlardan çok da farkı olmayan, mesai mefhumu olmadan çalıştırılan, çoğunluğu günde on iki saat mahkûmlarla beraber kalan ceza tevkifevleri çalışanları. Tabii, bu insanları fazla mesaileri yok, sendika kurma, örgütlenme hakları yok, bayramlarda bayram yapmaları çok zor, can güvenlikleri ise başka bir sorun. Burada not olarak alın da bize de verin, her yıl cezaevi personeli dışarıda kaç defa saldırıya uğruyor ya da içeride ne kadar saldırıya uğruyor, bunların da değerlendirilmesi lazım. Çünkü cezaevi mahkûmlarımızın sorunlarını çözelim derken önce çalışanlarımızın sorunlarını da çözmemiz lazım. Cezaevi çalışanlarına moral eğitimi veriyor muyuz, Cezaevi çalışanlarının yıllarca talep ettiği genel idare hizmetleri sınıfı yerine güvenlik hizmetleri sınıfına geçirmeyi düşünüyor muyuz? Acaba bu konuda bir çalışma var mı?

İşyurtlarından kâr payı olarak çalışanlara dağıtılan bir miktar ücretler var. Acaba o tüm personele niye dağıtılmaz, neden ayrımcılık yapılır?

Şimdi, bu çalışanlar diyorlar ki: "Aldığımız ücretlerle yaptığımız iş orantılı değil yani ekonomik olarak da sıkıntıdayız." Gerçi ülkemizde şu var: Bu kadar işsizin olduğu yerde iş bulduğuna şükret derler ama cezaevi şartlarında çalışmanın da çok kolay olmadığını buradaki heyetin hepsinin kabul edeceği bir gerçek. Bunların can güvenliğinin yanında aile bütünlüğü sorunlu. "Bize kız verilmiyor." diyen gardiyan, daha doğrusu infaz memurlarımız var yani evlenmekte bile, kız verilmesinde bile sorun yaşanıyor. Önce bana göre, ya da paralel olarak hem mahkûmların sorunları hem çalışanların sorunları Genel Müdürlüğümüzce yan yana getirilmeli, bu Meclise taşınmalı diye düşünüyorum.

Artı, sözümü uzatmadan Konya bazlı iki tane soru sormak istiyorum. Konya Kapalı Cezaevinde 550 kapasite olduğu bana ifade edildi ama şu anda 1.600 kişinin yattığı söyleniyor, doğru mudur?

İkincisi: Konya Cezaevinde geçtiğimiz günlerde kuyu suyu içirilmesi neticesinde mahkûmların hepatit B'ye yakalandığı, bazı mahkûmların hastaneye kaldırıldığı doğru mu? Bu konularda cevap verilmesini özellikle rica ediyorum.

Teşekkür ediyorum.