AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) - Önergemizin gerekçesi var, onu okuyacaksınız ama ben önergeyle ilgili söz almış olmakla birlikte bu yasayla getirilen düzenlemenin mantığını söylemiştim yani toplumu korkutmak, sindirmek ve her türlü yasa dışı uygulamaları yasa hâline getirerek yönetme anlayışının bir tezahürü olduğunu söylemiştim. Bugün bu uygulamanın bir tanesini gördük. Geçmişte mahkemelerin aldığı yakalama ve arama kararlarını uygulatmayan Bakanlık, şimdi bir gazetenin dağıtımını engellemek için, hiçbir gerekçe yokken sabaha karşı baskın yapıyor ve gazetenin dağıtılmasını engelliyor. Biz bu filmi daha önce görmüştük. Şimdi bazı arkadaşlarımızın "Paralelciler yaptı, kumpas kurdular." dedikleri olaylarda kanser hastası olan Türkan Saylan da sabaha karşı evinde böyle aranmıştı, sonra delillerin düzmece olduğu ortaya çıktı, kumpas olduğu ortaya çıktı. Bu ülkenin Genelkurmay Başkanı gene aynı şekilde... Bu ülkede cumhuriyet başsavcısının evi daha aranmaya başlamadan Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu tarafından "Aranıyor." diye haber verildiğine de tanık olmuştuk. Bunların hepsinden kurtulmak için AKP "Paralelcilerin kumpası." demişti bunlara. Demek ki o alışkanlık, kumpas filan değil, bunların alışkanlığıymış. Onların o gün "kumpas" dedikleri, beraber kurdukları şeyi şimdi yeniden hayata geçirdiklerini ve Cumhuriyet gazetesinin de bu nedenle...

CELAL DİNÇER (İstanbul) - Kendi paralel yapısını kurduruyor.

AHMET TOPTAŞ (Afyonkarahisar) - Evet.

...kendi paralel yapısıyla bir kumpasa getirildiğini üzüntüyle öğrenmiş bulunuyorum ve protesto ediyorum.

Teklifimizin de değerlendirilmesini ve kabulü yönünde oy kullanılmasını diliyorum.