BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şunun için söz aldım: Sayın Bakanla bugün günün başlangıcında bir tartışmamız oldu. Burası Plan ve Bütçe Komisyonu, hepimiz Türk milleti adına burada bulunuyoruz, bu ülke için hizmet vermeye çalışıyoruz. Amacım, tutanaklara -ki ileriki yıllarda da bu tutanaklar okunacak, değerlendirilecek- olumlu bir şekilde konuların geçmesi ve ileriki yıllarda bizleri okuyacak, değerlendirecek olanlara da olumlu bir izlenim bırakmamız. Yoksa bugünkü tartışmayı devam ettirmek değil amacım ya da bir tartışmadan galip çıkmak da mümkün değil, öyle bir amaç gütmüyorum.

Şöyle Sayın Bakanım, söz almışım, ekibinize ve size başarılar dilemişim, sonra Sayın Bozkır'ın Kudüs'le ilgili bir konusu vardı, onu söylemişim ve siz onunla ilgili olarak bana "O, senin İsrail hayranlığından olabilir." demişsiniz. Tutanakları vereceğim size de. Allah'a şükür, ben Türkiye Cumhuriyeti hayranıyım. Yani İsrail hayranlığı hakaret aslında, orada siz bana hakaret etmişsiniz. Ben onu duymadım aslında, burada gördüm. Duymadım bugün öyle bir şey söylediğinizi ama tutanaklarda var. Daha bunlar kesinleşmiş tutanaklar değil. Doğruysa, bu hakaret aslında. "O, senin İsrail hayranlığından..." Yani ben Türkiye Cumhuriyeti'nin seçilmiş milletvekiliyim, nasıl İsrail hayranlığı olur? Olmaz bu, hakarettir.

Sonra da onun üzerine demişim ki: Sayın Bakanım, şimdi, Dışişleri Bakanlığıyla ilgili bütçeyi görüşüyoruz ve masaya yatırmamız lazım politikalarınızı. Dışişleri Bakanlığıyla ilgili olarak, kadrosuyla ilgili olarak tabii ki geçmişten gelen bir geleneğimiz var. Mutluyuz onlardan, o geleneğin devam etmesini istiyoruz ama bakıyoruz ki şu andaki yapıdan siz sorumlu değilsiniz. Şu andaki Türkiye'nin dış politikasından maalesef siz sorumlu değilsiniz.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU - Tabii ki sorumluyum.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Şu andaki yapıdan siz sorumlu musunuz? Değilsiniz. Şu anda iki başlı bir yapı var. Kararnameden sonra politikaların belirlenmesiyle ilgili olarak Ofis sorumlu.

BAŞKAN - Yok, belirleme değil "öneriler" diyor Sayın Kuşoğlu. Efendim, politika önerilerinin hazırlanmasıdır Politika Ofisinin görevi.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU - Öneri hazırlanmasıdır sorumluluğu, danışma...

BAŞKAN - Sorumluluk Dışişleri Bakanlığında.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - İyi de bu, Cumhurbaşkanlığı Ofisi yani bu herhangi bir şey değil ki.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU - Tamam, danışma işte.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - "Think tank" ofisi değil ki, enstitü değil ki.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU - Tamam, öneri, danışma niteliğinde işte.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - İyi de bunlar benim fikirlerim. Bunlardan, bu olumsuzluklardan siz sorumlu değilsiniz diyorum, ben size hakaret etmiyorum "staff"ınıza hakaret etmiyorum. "Staff" da "ekip" demek, pardon.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU - Onu da öğrendim evet.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bu konularda hakarette bulunmuyorum, iki başlılık oldu şu anda diyorum.

Sonra şöyle devam etmişim: "Şu anda Cumhurbaşkanlığında da Güvenlik ve Dış Politika Ofisi tarafından bunlar yürütülüyor, birçok konu onlar tarafından dile getiriliyor."

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU - Onlar yürütmüyor, biz yürütüyoruz. O, sadece bir danışma kurulu.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Yani bir kararname çıktı, o kararnameyle o tarafa da görevler verildi.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU - Hayır, hayır, öyle bir şey yok.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Nasıl yok ya? Sordum hatta size.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU - Yok işte. Siz okudunuz zaten, öneri getiriyor, arkadaşlar. Ne diyor? "Öneriler getirir, çalışma yapar, rapor yazar." diyor.

BAŞKAN - "Öneridir." diyor efendim, hepsine "öneri" diyor.

KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Pardon, daha önce kim yapıyordu o işleri?

BAŞKAN - Sayın Sındır...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bunları söylüyorum, siz bana "Boş konuşmayın." diyorsunuz. Ondan sonra...

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU - Orayı tam okumadınız ama...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Vereceğim bunları.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU - "Ben sizinle ilgili bir şey söylemeyeceğim çünkü siz bu konularda siz yok hükmündesiniz." anlamına gelen şeyler söylediniz ama ben zaten söz alarak...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Hayır, hayır, katiyen öyle bir şey...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Wikipedia konusuyla ilgili olarak Atatürk'e "diktatör" denilmesi 2010 yılında söz konusu olmuştur. Wikipedia'nın kapatılması kararı ise Mayıs 2017'de alındı yani yedi yıl sonra ve oradaki kararın gerekçesi olarak da -yani yanlış bir bilgilendirme söz konusu olmuş size- Türkiye'yi Suriye iç savaşına destek vermekle suçlayan İngilizce bir metin söz konusu.

DIŞİŞLERİ BAKANI MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU - DEAŞ'ı desteklemekle...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Bir de kendi kendine darbe anlamına gelen "autogolpe" kelimesinin o metinde kullanılması söz konusu. Bunlar gerekçe gösterilmiş. Yani Türkiye'yi kendi kendine darbe yapan bir ülke olarak göstermişler, Atatürk'le ilgisi olmayan bir şey.