İDRİS ŞAHİN (Çankırı) - Darbe Komisyonunda Erdoğan Teziç Hocayı davet ettik. Komisyonda Nimet Hanım var, ben varım, Feyzullah Bey var, pek çoğumuza hocalık etmiş. Ya, hocam, siz kürsüdeyken son derece özgürlükçü, demokrat bir insandınız, hep hukukun üstünlüğünden bahsederdiniz, ne oldu da YÖK Başkanlığında tavrınız birden değişti? deyince. Dedi ki: "Çocuklar..." "Çocuklar" demiyor da "Sayın vekillerim kürsüdeyken hocaydım ve hep hukukun üstünlüğünden bahsettim ama YÖK Başkanlığına geldiğimde kanunların uygulanması gerektiğinin farkına vardım ve kanunların üstünlüğünü savundum. Eğer bu sizi çok rahatsız ettiyse yapabilecek bir şeyim de yoktu." Şimdi, siz müktesep hak ve diğer hususları söylüyorsunuz, bizi okutan hocalar bunlar. Bu hocalarımızı yeri geldiği zaman isimlerini tabii, burada zikredebiliriz, biz her zaman hukukun üstünlüğünden yine söz edeceğiz, burada da hiç kimsenin bir hakkının zayi olmasını asla ve asla da istemiyoruz. Ha, bu düzenlemeler için, gerçekten siz işin içeriğini bilmenize rağmen, bu düzenlemelerdeki gerçek maksadın ne olduğunu bilmenize rağmen bu şekilde bir değerlendirme yapıyorsanız bunu da tabii ki anlayışla karşılıyoruz, elbette ki sizler de düşüncelerinizi aktaracaksınız ama bize göre burada bir müktesep hakkın zayisi söz konusu değil, varsa ki böyle bir şey zaten her zaman söylüyoruz, sizler de, ana muhalefet partisi de ifade ediyor, "Bunu Anayasa Mahkemesine götüreceğiz, sonrasında ora olmazsa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi..." Hukukun önü açık, dileyen dilediği yere başvurma imkânına sahip ama biz bunları gerçekleştirirken emin olun, hepsini düşünerek bunların altına imza atıyoruz, bunu da sizin özellikle bilmenizde fayda var.

Teşekkür ediyorum.