KOMİSYON KONUŞMASI

KEMAL ZEYBEK (Samsun) - Buradayız, buradayız Sayın Başkanım.

Sayın Başkan, Sayın Bakanım; Bakanlığınızın 2017 yılı Sayıştayın denetimlerinde, döner sermayeli kuruluşlara yatırılan sermayeler hesabı muhasebeleştirilmesine dair yönetmelik ve yukarıda yer alan açıklamalar çerçevesinde yapılması gerekirken bunların hiçbirinin uygulanmayarak yönetmeliğe aykırı işlemlerin yapıldığı tespiti Sayıştay tarafından yapılmıştır.

Sayın Bakan, demek ki siz şu anda Bakanlık bütçesini açıklarken, bu bütçenin içerisindeki şu andaki bu verileri bize verirken bu uygulamayı, Bakanlık uygulamasında bütçeleri doğru kullanmıyorsunuz demektir. Şöyle ki: Şimdi, 2017 yılında 13,5 milyar tarım desteği vereceğinizi ilan ettiniz. Şu andaki bütçede, uygulamada gösterdiğiniz rakamların 12,8 milyar olduğunu görüyoruz yani demek ki 700 milyonluk bir rakamı çiftçimize vermeniz gerekirken vermediğiniz anlaşılıyor.

Sayın Bakanım, şu anda da yine 2018 bütçesinde 14,5 milyar tarım desteği olmasına rağmen 11,6 milyar destek verdiğinizi... Herhâlde bu krizden dolayı bu destek de bu sene verilmeyecek gibi gözüküyor ama rakamlarda sanki vatandaşa verilecek gibi, bunlar yeniden uygulamaya konulacak gibi, destek alınacak gibi bir durum var Değerli Bakanım.

Tarım ürünlerindeki bütçeyi doğru, yerinde ve zamanında açıklamıyorsunuz. Tahıldaki, arpadaki, buğdaydaki, diğer tarım ürünlerindeki açıklamaları erken yapıyorsunuz, rakamlar düşük, çiftçimizi tatmin eder durumda değil yani çiftçimiz, yapmış olduğu girdi masraflarının -gübrede, mazotta, ilaçta, işçilikte, emekte- karşılığını alabilen, kâr edebilen durumda değil. Bundan on yedi yıl öncesi ülkemizde 27,5 milyon hektar alanda -tahılda- ekim sağlanırken şu andaki ekim alanlarının 23 milyon hektara düştüğünü görüyoruz. Bu, sizin burada tarıma destek vermediğinizi, üretim yaptırmadığınızı, her yıl, 2008 ile 2018 yılları arasında 41 milyon ton buğdayın ithal edildiğini görüyoruz. Ortalama her yıl 4 milyon ton buğdayın ithal edildiği ama diğer tarafta, 4 milyon hektar alanın da boş kaldığını görüyoruz. Demek ki 4 milyon hektarlık alanda ekim sağlansa bu ithalat olmayacak Değerli Bakanım.

Yine, diğer tarafta, ayçiçeğinde, ayçiçeği ekicisini yağlı tohum birliklerine teslim ediyorsunuz, tüccara teslim ediyorsunuz. Taban fiyat açıklamıyorsunuz, destek sağlamıyorsunuz. Ayçiçeğinde Konya bölgesinde, Eskişehir bölgesinde yabancı şirketlerin bu ülkede tohum ürettiği, ayçiçeğinin bu sene 2.200-2.300 TL'den tonda fiyat gördüğünü ama ayçiçeği tohumunun 70-80 liradan satın alındığını görüyoruz. Acaba siz tekelci şirketlerden taraf mısınız yoksa üreticiden taraf mısınız Sayın Bakanım?

Diğer tarafta, fındıkta bu sene açıkladığınız fiyat, biz defalarca söyledik, dedik ki: "Fındığın fiyatının 15 liranın üzerinde açıklanması gerekiyor." çünkü bu açıklamayı beklerken biz bunu dövizin 3,70'lerde, 4'lerde olduğu zaman söylemiştik, dolar 6,50'ye, 6'ya düştü, şu anda 5,50'lerde; fındığın fiyatını 13'lerde, 13,5'lerde açıkladınız. Bu, doğru bir destekleme, doğru bir vatandaşı, üreticiyi düşünme meselesi değil Sayın Bakan çünkü fındık üretimi ağustosun ortalarında başlıyor, siz, kalkıyorsunuz, fiyatı ekimin ortalarında açıklıyorsunuz, iki ay sonra, vatandaşın, yetimin, yoksulun elindeki, fındığı satılıyor, büyük kompradorun, tüccarın elindeki fındığa siz fiyat açıklıyorsunuz. Bu, doğru değil. Bunu, bir dahaki dönemde yapmamanızı arz ediyoruz.

Sayın Bakanım, çeltikte de aynısını yaptınız bu sene. Bakın, çeltik fiyatı, serbest piyasada ilk önce sizin taban fiyat açıklayacağınız beklentisiyle...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)