ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Şimdi, bir kere Sayın Bakana katılıp katılmadığı önergeler üzerine soruluyor, yoksa "Muhalefetin bu hakkını kullanıp kullanmayacağına ben de katılıyorum." diyor, böyle bir şey sorulmuyor zaten Sayın Bakana.

Sayın Bakan partisi muhalefette olduğu zaman kendi milletvekillerinin ne engellemeler yaptığını bir gün Sayın Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'tan bir dinlesin, eğer dinleyemiyorsa ben ona olanak sağlayayım, ben getireyim tutanakları, Sayın Bülent Arınç'ın geçmiş dönemde nasıl bir engelleme yaptığını, onu bir konuşalım, oturalım, bir bakalım bakalım, bu ayrı bir konu.

Ben ayrıca, Sayın Bakanın her zaman Komisyonda bulunmakla ilgili gayretini geçen hafta da takdir ettiğimi söylemiştim. İyi de bir yanı oluyor çünkü geçmişinde Grup Başkan Vekilliği olan, bu işleri gayet iyi bilen ve siyasi tahammülü üst düzeyde olan bir Bakan. Zaten buradaki ortamda bir gerilme varsa bu, Sayın Bakanın... Bu son meseleden çok alındığımı söyleyemem çünkü biz de zaman zaman Sayın Bakan konuşurken araya falan girdiğimiz oldu, o da onlara tolerans gösterdi ama zaten Komisyonu geren Sayın Başkanın yönetim biçimi. Benim burada demin de söylediğim şu: On dakikalık bir ara talep ettik, on dakika. İktidar partisi, her seferinde, istediği zaman arayı veriyor, gidiyor.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Başkanım, kırmayalım, ara verelim.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Hayır, arayı vermediniz artık, arayı vermediniz. Biz o arayı bir uzlaşı arayarak yapmıştık.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Ya, ara vermeyeceğiz diye el kaldırmadınız mı?

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - O zaman şöyle arkadaşlar: Anlaşılıyor ki o ara verme talebine Komisyon Başkanının resen verdiği karar, iktidar partisi grubu tarafından paylaşılmıyor, ara verilseymiş daha doğruymuş. Eğer öyle düşünülüyorsa biz ara talebimizden vazgeçtik zaten, ara uzlaşmaya yönelikti ama sayın meslektaşım dedi ki: "Biz ara mara istemiyoruz." Ya, siz her istediğinizde ara veriliyor. Bütün muhalefet ara istemiş, uzlaşma için on dakika verin demiştik.

BAŞKAN - Sayın özer.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Yo, yo, istemiyoruz şimdi. Söz hakkımı kullanacağım.

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Geçti, artık o, oyladınız ya.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Geçti o. Ama şöyle bir şey var: Bizim amacımız engelleme olsa, engellemeyi yaparız. Amacımız engellemek değil, bunu en iyi Sayın Tamer biliyor. Burada da açıkça söylüyoruz: Bugün bu iki saati kıymetli buluyoruz. Neden? Belki hasbelkader basın şöyle bir şey yazar, der ki: "Birleşik Metaldeki grev erteleme kararı Komisyona damgasını vurdu. Muhalefet ile iktidar partileri arasında tartışmaya sebep oldu. Birleşik Metaldeki erteleme kararı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının varlığında tartışıldı. Bakan da bunun gündeme gelmesinin saygıdeğer bulduğunu söyledi, Danıştayın kararına gönderme yaptı." Yani şu kadarcık bir yer olsa işçi sınıfına, muhalefet partilerinin yapmış olduğu önemli faydadır.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Hepsi oldu onların, problem yok.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Bir tek şeyi düzelterek sonlandıracağım, Sayın Bakanın bir tek söylediğine katılmıyorum, o da şu: Bir sendikanın bunu iktidara getirmesi, muhalefete getirmesi falan, elbette getirir, başımızın üstünde yerleri var ama bugün bu mesele Türkiye'nin gündemidir. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bugün bu önergeyi verirken bir sendikanın gündeme getirmesinden dolayı değil... Onları zaman zaman getiriyorlar, bütün sivil toplum örgütleri getiriyor, onları dinletmeye, hatta zaman zaman bürokrasiden bazı talepler geliyor, onları da dillendiriyoruz, siz de bunu yapıyorsunuz. Bir de bu bir eksiklik değil, böyle bir kinayeye konu değil. Öyle bir şey olsa bürokrasinin yazdığı önergeleri iktidar partisinin vermesini konuşuruz ki o kinayenin altından parlamenter sistem kalkamaz yani onu açıkça söyleyelim. Zaman zaman -kapımız açık gelirler- anlatırlar ama bu mesele Türkiye'nin gündemi. 15 bin kişinin mağdur edildiği bir yerde, 60 bin kişinin ekmeğiyle oynanmaya çalışıldığı bir yerde Cumhuriyet Halk Partisi kimsenin getirmesiyle yapmadı ama her zaman da böyle şeyler olabilir. Bürokrasinin yazdığı önergeyi gidip de imzalatıyorsanız eğer onda kimse bir sıkıntı duymuyorsa, belli konfederasyonların sıkıntılarının burada dile getirilmesinden de biz sıkıntı duymayız.

Sayın Başkanım, iktidar partisindeki arkadaşlar ara verme konusunda resen verdiğiniz karara katılmadıklarını vücut dilleriyle ve şu an salondan ayrılmak suretiyle yaptılar. İsterseniz oylamalara devam edebilirsiniz.