KOMİSYON KONUŞMASI

BURHANETTİN BULUT (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayın Bakanımız açılış sunumunda çok önemli sözler söyledi, bir başlangıç olarak, iyi niyet olarak da kıymetli ve önemli buluyoruz. Örneğin gürültü haritalarının oluşturulacağına ilişkin, örneğin akıllı şehirler oluşturulmasına ilişkin. Hava-su kalitesi, Türkiye'de çok tartışılmıyor, çok konuşulmuyor, özellikle hava kalitesi ve su kalitesi. Buna ilişkin hem kitapçıkta hem de açılış sunumunda önemle bahsetti, çevre dostu bir şehir oluşturacağımızı söyledi ve en önemlisi de şunu söyledi: Ecdadımıza karşı bir sorumluluğumuz olduğunu söyledi doğal olarak ve hatta bu anayasal bir haktır da çünkü devleti devlet yapan en önemli unsur eğitimde, güvenlikte, adalette ve sağlıkta güvence altında almaktır vatandaşı ve bunun yanında da son dönemlerde çevre girmiştir. Şimdi, burada bir niyet, elbette iyi niyet diye bakıyoruz ama bir de yapılanlara bakmak lazım. İşin siyasi boyutuna... Biraz önce arkadaşlarımız söyledi, toplumsal rantı nerelerde değerlendirdiğiniz elbette önemli, elbette on altı yıllık iktidarınız boyunca oluşan karne halkın teveccühünde ancak şunu söyleyeyim, örneğin Adana'da çok somut bir veri var. İlim Adana'da bir katı atık tesisi var. Bu tesis Sarıçam ilçesinde bulunmakta. 2007 yılında bu konuda bir ÇED raporu yapıldı ve 2008'de de faaliyete geçti ve bununla ilgili de yoğun bir şekilde şikâyet var çünkü o bölge artık bir konut bölgesi hâline geldi ve bununla ilgili sadece yakın tarihteki CİMER'den gelen dokümanı size aktarıyorum. CİMER'e vatandaş şikâyet etmiş, CİMER de bu konuda şöyle bir yazı göndermiş vatandaşa, demiş ki: 2007 yılında evet burası yapıldı. Buranın büyükşehir belediyesi tarafından ÇED raporu yapıldı ve burada şöyle bir şey söyleniyor, deniliyor ki "Yerleşim yerlerine 1.200 metreye kadar hiçbir şekilde bir bağı yoktur." ama orada yaşayan milyonlarca insan şunu çok iyi biliyor: O bölgede 5 bin tane konut var, hemen karşısında üniversite var, o ilçede 2 tane üniversite var yakın bölge olarak. 33 bin kişilik bir stadyum yapılıyor 800 metre ilerisine. Yine aynı bölgeye, hemen yanına fen lisesi yapılıyor ve çok yakınında da 500 dönümlük bir zeytin bahçesi var. Şimdi, böyle bir realite var iken ve bunu CİMER'de vatandaş şikâyet etmişken ilgili Bakanlığınız bu şahsa sadece buranın ÇED raporunun yapıldığı ve burayla ilgili iletişimin ilgili Bakanlığa gönderildiğini yazmış bırakmış. Bu CİMER'e yazılan yazı 20/9/2018 tarihinde. Hemen 4/10/2018 tarihinde yani on beş gün sonra bir yazı daha gelmiş bir başka vatandaşa, yine CİMER tarafından. Bu defa -dikkatinizi çekerim- şöyle bir şey söyleniyor, deniliyor ki: 18/4/2018 tarihinde, burada yapılan protokol gereği oranın tekrar bir düzenlenmesine ve ÇED raporuna ihtiyaç olduğu söyleniyor ve o raporun yapıldığı ve yeni bir sözleşmenin yapıldığı ve 18/4/2019 tarihine kadar da burada uygunluğun verildiği ifade ediliyor. Şimdi, burada bu realite, bu ÇED realitesi ortadayken ve orada 5 bin konut, üniversite -devlet üniversitesi- stadyum -yeni yapılıyor, daha bitmedi- bunlar yapılırken yeniden buraya onay vermek hangi aklın sonucudur. Yani buradaki samimiyeti elbette bir iyi niyet olarak görüyoruz ama somut bir veri varken de bu samimiyetten açıkçası kuşku duyuyoruz çünkü bu konuda elbette vatandaş yanlış yapabilir, eksik yapabilir, bunu koruyacak olan devlet. Devlet bırakın bunu korumayı, aksine aynı bölgeye -eğer belediye bu konuda eksik yapmışsa- devletin bizzat kendisi Hükûmet, iktidar hemen karşısına üniversite, o bölgeye 5 bin konut ve stadyum yapıyor ve bunların hepsi de yakın tarihte yapılanlar ve burayla ilgili bir güvence, bir koruma almak yerine aksine burayı imara açarak usulsüzlüğe sevk ediyor. Şimdi, burada yapılması gereken şudur: Elbette millet bahçesi kıymetlidir, ne kadar çok yeşil alan toplumumuza kazandırsak önemlidir ama kendinizde olan, kendi göreviniz olan elinizdeki yetkileri kullanmayıp orada, Adana Sarıçam'da böyle bir facia, çevreyi tehlikeye atan böyle bir durum varken de bu sunumlar çok kıymetli olmuyor diye görüyoruz.

Teşekkür ederim.