| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Komisyon gündeminde bulunan (2/1369) esas numaralı Kanun Teklifi'nin Anayasa'ya aykırılıklarının bulunduğu iddiası ile Komisyona getirilme şekli ve görüşülme usulü hakkında görüşmeler |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 04 .12.2018 |
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım, değerli bürokratlar, değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkanım, 71 maddelik bir torba tasarı geldi önümüze.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Teklif.
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Evet, "tasarı" diyorum, bilerek "tasarı" dedim. Normalde teklif olması lazım ama torbalar tasarı olarak gelirdi, bu da tasarı maalesef. Onunla ilgili olarak konuşacağım ama saydığım kadarıyla 40 farklı kanunu içeriyor, 40 farklı kanunu içeriyor.
Değerli arkadaşlar, biliyorsunuz bundan önceki dönemde torba kanunlar geldiği zaman etki analizi var mı, yok mu araştırırdık, torba kanun olmasından şikâyet ederdik, "Torba kanunlar yanlıştır." derdik, meslek kuruluşlarının, sivil toplum kuruluşlarının, ilgili kamu kuruluşlarının görüşlerini arardık, etki analizini muhakkak arardık. Şimdi de bütün bunları arıyoruz -bunların tutanağa geçmesi için, kayıtlara geçmesi için bunları da zikrediyorum- ama asıl önemli iki tane konu var. Sayın Başkanım, 22'nci ve 42'nci maddelerde Anayasa'ya aykırılıklar söz konusu. 22'nci maddede bir yetki veriliyor süreyle ilgili, sınırlamaları falan olmayan bir yetki. Hiçbir şekilde sınırlama söz konusu olmadan verilen bir yetki var. Anayasa'ya aykırıdır, onunla ilgili işlem yapmanız lazım, dikkate almanız lazım. Ayrıca 42'nci maddede de benzeri şekilde bir eşitsizlik söz konusu. 20'nci maddeye tabi vakıflarla ilgili bir eşitsiz uygulama söz konusu. Her ikisinin de dikkate alınmasını rica ediyorum. İki Anayasa'ya aykırılık durumu söz konusu.
Bunun dışında, değerli arkadaşlarım, şimdi, torba tasarılar gelirdi daha önceden, bundan şikâyet ederdik. Referandum sonrası dedik ki, denildi ki daha doğrusu: "Bundan sonra torba olmayacak yeni sistemde, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminde torba olmayacak." Neden olmayacak? Çünkü "torba" demek, hükûmetin ilgili bakanlıklara "Eksik, acil yasa ihtiyaçlarınız nelerdir?" diye sorması durumunda bütün bakanlıkların Başbakanlığa bildirimde bulunmasıyla birçok konu torba tasarı içerisinde bulunuyordu, getiriliyordu; hükûmet tarafından getiriliyordu zorunlu olarak. Normal olarak, bundan sonra hükûmetten bir tasarı gelmeyeceğine göre, kanun teklifleri bundan sonra milletvekilinden geleceğine göre "Yeni sistemde hiçbir şekilde torba olmayacak." dendi, değil mi? Bunu siz de söylediniz, Sayın -şimdiki- Meclis Başkanımız, o zamanki Başbakanımız da söyledi, Sayın Cumhurbaşkanı da söyledi, herkes bunu söyledi.
Şimdi önümüzde 71 maddelik bir torba tasarı var. Yani biz eski sistemi devam mı ettiriyoruz? "Yeni sistem" diye bir şey yok mu? "Yeni sistem" derken düşünmeden mi bütün bunlar getirildi, konuşuldu? Hiçbir şekilde bunun bir simülasyonu yapılmadı mı, ayrıntısı düşünülmedi mi? Yani böyle saçma bir şekilde, göç yolda düzülür diye mi getirildi bu? Böyle bir tasarı olamaz gerçekten de.
Şimdi, Sayın Cumhurbaşkanının Mecliste bazı adamları mı var, sadece onlar bazı konuları biliyor, onlar bakanlıkların, kurumların sıkıntılarını, sorunlarını biliyor, onlar oturuyor, 8 kişi bir araya geliyor, 8 milletvekili, torba tasarı oluşturuyor, torba teklif oluşturuyor, her neyse; böyle bir şey mümkün mü? Bu, Anayasa'ya karşı, Sayın Başkanım, muvazaadır. Bir anayasa değişikliği yaptık, halka gittik, referanduma gittik, şimdi tekrar eskisi gibi yapıyoruz ama bu sefer doğrudan doğruya hükûmet getirmiyor bunu, milletvekilleri tarafından getiriliyor. Bu muvazaadır, Anayasa'ya karşı bu da muvazaadır. 3'üncü bir Anayasa'ya aykırılık var burada. Allah aşkına, bütün bunlar olmaz. Ya, o zaman ne ise açık açık yapılması gereken şekilde yasa yapalım, yasamayı doğru dürüst yapalım ama bu şekilde yasama olmaz hakikaten. Kendi kendimizi kandırıyoruz.
Şimdi, burada değerli vekilim oturacak, cevaplamaya çalışacak birçok konuyu bürokratlardan aldığı şeyle. E daha önce burada bir bakan oturuyordu ya da bakanlar oturuyordu. Hiç olmazsa siyasi olarak sahipleniliyordu. Şimdi sayın milletvekilimizin gerçek anlamda bu 71 maddeyi hazırlamadığını biliyoruz, siyasi olarak sahiplenemeyeceğini de biliyoruz. Kendi kendimizi neden kandırıyoruz, neden böyle bir yönteme başvuruyoruz? Anayasa'yı böyle öbür tarafından dolanarak ihlal ederek bu işleri yapıyoruz. Daha yeni anayasa değişikliği yaptık, halka gittik. Bütün bunlardan sonra kendi kendimizi kandıran, anormal, yasaları hiçe sayan bir yöntemi benimsemiş olduk. Gerçekten üzüldüm. Bu şekilde bu iş yürümez, bundan sonrasıyla ilgili olarak bu iş bu şekilde yürümez. Diğer milletvekillerinin ne günahı var sadece belli milletvekilleri bu işi yapacaksa?
Bu, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin iflasını, daha en başından itibaren iflasını gösteren bir torba kanundur. Bunu açıkça söyleyeyim ve üzüldüğümü de ayrıca söyleyeyim. Bu, bu şekilde yürümez, hakikaten yürümez. Keşke daha doğru dürüst, daha mantıklı, daha çalışan bir sistemimiz söz konusu olsaydı, ben de bu lafları etmemiş olsaydım.
Geneli üzerinde tekrar bu konulara değineceğim.
Teşekkür ederim Sayın Başkan ama Anayasa'ya aykırılıkla ilgili bu üç iddiamı da lütfen dikkate alınız.