KOMİSYON KONUŞMASI

İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, sayın üyeler; şöyle: Bilindiği gibi kanun açıkça düzenlemişse veya münhasır kanun alanına giren konuda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamıyor. 1 no.lu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nden itibaren çıkarılan kararnameler çok tartışıldı, bizim tarafımızca çok itiraz edildi fakat şimdi şimdi "Hayır, yanlışlıklar yapıldı." biçiminde birtakım itiraflar yansıyor basına ve "Yeniden ele alacağız." deniliyor. Sorun şuradan kaynaklanıyor: Hukukçular arasında çok ciddi tartışmalar var. Aslında, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri Anayasa madde 137'de yapılan değişiklik gereği tüzüğe eş değer düzenlemelerdir fakat tabii ki doğrudan Anayasa'nın da yollama yaptığı kanun, münhasır kanun, kanunla düzenlenen alan diye, bu şekilde çok farklı kategoriler oluşmuş bulunuyor ve bu gerçekten büyük bir sistem, hukuk sistemi kargaşası yaratıyor. Şimdi burada, aslında sizin biraz önce beyan ettiğiniz, evet, şu kurum, tamam, anlaşılır fakat "kanun" diyor. Kanun yerine mevzuat demeye gerek yok çünkü mevzuat aslında kanun, anayasa ve tüzüğün kavramı değil, mevzuat, genel bir kavramdır. O bakımdan, burada ya "kanun" demek lazım ya "Cumhurbaşkanlığı kararnamesi" demek lazım ya da "yönetmelik" demek lazım. Ama tabii, "yönetmelik" deyince, kimin yönetmeliği? O bakımdan, mademki "kanun" duruyor, siz kurumun adını değiştirdiniz, o zaman bunun yerine "kanun"un durmasında yarar var ki "kanun" da zararlı bir şey değil, işte yasamanın görevidir ve varlık nedenimiz de budur. Zaten, maaşı da eğer burada bir katkımız oluyorsa hak ediyoruz yoksa da hiçbir biçimde hak etmiyoruz diye düşünüyorum. Bunu da çıkarırsanız o zaman yasama organının da mevcut olmasının bir anlamı yok.

Teşekkür ederim.