GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bu portföy yönetim şirketlerinin uzunca süre gerçekten iyi denetlenmediğine dair pek çok şikâyet vardı biliyorsunuz.

Sayın Altunyaldız, size de tabii ki sormuş olayım.

Öncelikle görevini nedir?

BAŞKAN - Siz soruyu sorun da...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, belki ona göre sorarım. Görevi nedir? Genel Sekreter mi, yönetiminde mi?

BAŞKAN - Bir tanıtın kendinizi.

SPK KURUMSAL YATIRIMCILAR DAİRESİ BAŞKAN YARDIMCISI FUNDA UYAR GENECİ - Merhabalar.

Ben Sermaye Piyasası Kurulu Kurumsal Yatırımcılar Dairesi Başkan Yardımcısı olarak görev yapıyorum. Portföy yönetim şirketleri benim dairemin görev alanına giriyor. O yüzden sorunuza cevap vermeye çalışacağım.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tamam.

Sayın Başkan, tabii ki bir kadın bürokratın olması çok önemli burada ama Sayın Başkanın özellikle bir ilke kararı vardı ki kurumlardan başkan ya da başkan yardımcısı düzeyinde, eskiden de müsteşar düzeyinin dışında kimseyi kabul etmeme doğrultusunda. Görüyoruz ki gittikçe artık daire başkanı, daire başkan altı noktasında daha geri...

UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Müsteşarlık bitti ya.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, bakın, şunu söylüyorum arkadaşlar: Komisyonumuzun bir duruşu vardı. Yani mutlaka ya başkan ya başkan yardımcısı ya da müsteşar boyutunda.

İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - "Müsteşarlık yok." diyor işte.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tamam, müsteşarın yerine neyse şimdi bakan yardımcısı veya her neyse veya kurumda başkan yardımcısı noktasında temsil edilmesi yönünde bir kararımız vardı. Şimdi görüyoruz ki kurumlar da artık...

BAŞKAN - Kararımızdan ziyade tavsiyemiz vardı.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Elbette ama bu konuda Başkan defalarca uyarmıştı kurumları ki "Arkadaş, buraya mutlaka şu düzeyde kişi gelecek. Bunun dışında kabul etmiyorum." diye tutanaklarda var Başkanım biliyorsunuz.

Dün Sayın Bakan hani daha kanun çıkmadan "tweet" atıp "Biz ikinci toplantıyı yaptık." dedikten sonra kurumlar da "Arkadaş, nasıl olsa buradan bizim yasalarımız gelir geçer. Biz istediğimiz düzeyde temsil edebiliriz, ettirebiliriz." diye bakıyor.

Arkadaşlar, bu gidişat iyi bir gidişat değil. Bakın, Meclisin saygınlığı anlamında iyi bir gidişat değil. Bu konuda Başkanlık...

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Daha önce daire başkanlarından bilgi aldık ama.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Haklısınız. Bakın, ama bu temel bir kaideye dönüştü.

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Genel müdürler var burada.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Mustafa Bey, bu gidişat gittikçe kötüye doğru gidiyor, o anlamda söylüyorum.

BAŞKAN - Sayın Paylan...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yani daha önce daha çok genel müdür, müsteşar boyutunda bilgiler alırken şimdi artık onları çok daha az görüyoruz. Bu trend devam edecek gibi geliyor.

BAŞKAN - Bilginin makamı olmasın. Bilgi doğru...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, o zaman siz Süreyya Bey'le çelişmiş olursunuz. Onu siz Süreyya Bey'le aranızda halledin.

BAŞKAN - Olabilir, yeri geldiğinde çelişebiliriz tabii ki de.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Eyvallah, ne güzel.

BAŞKAN - Bilginin makamı değil. Esas bu bölümün hanımefendininse belki doğru bilgiyi hanımefendi verecektir.

Sizin sorunuzu alabilir miyiz acaba?

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Haklısınız, ondan şüphem yok. Bakın, ondan şüphem yok.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Soruyu sorsan...

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ben başka bir şey demeye çalıştım. Asla hanımefendinin şahsiyetiyle ilgili bir şey söylemedim, başka bir şey söylemeye çalıştım. Bu gidişatla ilgili bir uyarı yaptım Başkanlık Divanına.

BAŞKAN - Tamam, tamam. Uyarınız alınmıştır.

Buyurun, sorunuzu alalım.

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Şimdi, şöyle: Bu portföy yönetim şirketlerinin başı bozukluğu üzerine pek çok şikâyet oldu yani yönetim ücretlerinin yansıtmaları, buradaki sınırları istedikleri gibi uygulamaları, vatandaşı bilgilendirmeme konusunda SPK'ya düşen görevler yani riskli araçlara yönlenme ve bir anda borsa düştü, şu oldu bu oldu, döviz fırladı konusunda ciddi zararlar etmeleri, bu bireysel emeklilik fonlarıyla ilgili geçen yıl özellikle bu finansal krizde ciddi zararlar etmeleri söz konusu oldu. Bu konuda elbette bir denetime ihtiyaç var. İlkesel olarak bu maddeyi destekliyoruz onu öncelikle söyleyeyim. Ama bu denetimi nasıl yapacaksınız? Yani bir regülatör olarak devreye gireceksiniz ve bir denetim yapacaksınız ama esas mesele, dünyada bu emeklilik fonlarına giren vatandaşlar finansal okuryazarlıkları yüksek olan vatandaşlar. Yani bu konuda Türkiye'de finansal okuryazarlık da son derece düşüktür. Yani bilmez vatandaş, orada bir fon temsilcisi gelir portföy yönetim şirketlerinden "Bak, şu geçen yıl yüzde 50 getirdi. Sen buna girsen iyi olur." der, vatandaş da "Aa, yüzde 50 getirmiş, ben buna gireyim." der. Hâlbuki bir sonraki yıl yüzde 50 zarar ettirebilir o portföy yönetim şirketi. Finansal okuryazarlıktan bu kadar uzak vatandaşlarımız var maalesef.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bu konuda Sermaye Piyasası Kuruluna düşen, öncelikle finansal okuryazarlığı yükseltmek yönünde alınacak tedbirleri belirlemektir. Yoksa "regülatör olayım, şunu olayım, şirketleri denetime alayım." da elbette önemli bir boyutu bu işin ama diğer yönden, esas, vatandaşlarımızın bu konuda bilgilendirilmesi çok önemli. Özellikle de riskli alanlarla ilgili belki de finansal okuryazarlığı olmayan vatandaşlarımıza daha düşük riskli dışında yatırım yapamamasını belki sağlamamız lazım. Bakın, bireysel emekliliği zorunlu hâle getirdik belirli noktalarda. Oysa vatandaş giriyor belli fonlara, bir bakıyorsunuz, büyük zararlar edebiliyor. Bunları belki hep beraber regüle edecek bir yöntem, araç bulmamız gerekir diye düşünüyorum. Nasıl regüle edeceksiniz; nasıl analiz, raporlama, denetim yapacaksınız; bununla ilgili bilgi verirseniz belki tekrar söz alırım.

Teşekkür ederim.