| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/1369) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 06 .12.2018 |
EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Konuşacağım ama konuşmalar bitmiyor.
BAŞKAN - Arkadaşlar, müsaade eder misiniz.
EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Kusura bakmayın.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Yok böyle bir şey.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Öyle bir şey var.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yok, bize iş vermiyorlar. Hepsi saraydan geçiyor.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - CHP'li müteahhitler şimdi şunu duysalar ne diyecekler Sayın Bekaroğlu?
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Onlar da yüzde 70'ini yapmış da milleti kazıklayacaklar, onların da Allah belasını versin.
EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Evet, başlayabilir miyim?
Yeni geldiğim için önceki konuşmalara tabii hâkim değilim ama...
BAŞKAN - Ya Sayın Bekaroğlu, Sayın Emecan konuşmaya çalışıyor arkanızda, bakın.
EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Yeni geldiğim için benden önce, tabii, madde üzerindeki konuşmaları dinleyemedim. O yüzden tekrar olabilir, farklı bir durum olabilir.
BAŞKAN - Önemli bir şey yok.
Buyurun siz.
EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Şimdi, bu sözleşmelerin, tabii, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmesi Kanunu'na aşağıdaki geçici madde eklenmiştir deniyor ve ülkemizin kalkınması için çok önemli olan yine büyük -tanımlaması altında- projelerin ve kamu hizmetlerinin aksamamasını ve oluşan mağduriyetlerin giderilmesini teminen yüklenicilere idare onayına bağlı olarak fesih ya da devir hakkı...
Şimdi, burada öncelikle vurgulanması gereken şey, büyük ve küçük diye bir tanımlama var. Yani sanki büyük projelerdeki mağdur olanlar mağdur, küçük projelerdeki vatandaşlar bizim vatandaşımız değil ve mağdur değil. Öncelikle böyle bir tanımlamanın yapılmış olmasını ben doğru bulmuyorum. Yani burada sanki büyük şirketlerin kurtarılması amaçlı gibi bir düzenleme intibası bırakıyor bizde. Hâlbuki bizim görevimiz burada birtakım grupları ya da şirketleri batmaktan, çıkmaktan kurtarmak değil, ülke ekonomisine katkı sunan tüm yüklenicileri, üretici firmaları eğer bir zorluk ve sıkıntı varsa koruyup kollamaktır yani onlar için bir düzenleme yapmaktır.
Yani bu düzenlemenin eksikleri var, tanımlamalarda yanlışlıklar var. Açıkçası, bu düzenlemenin eşitlik ilkesine aykırılıklar içerdiğini ben belirtmek istiyorum. Yani burada ekonomik zarar görmesine rağmen işini yapanlara, işini belli bir seviyeye getirmiş olanlara sanki bir ceza veriliyor. Yani ben bu işi yapamıyorum, iflas ettim diyenler ödüllendiriliyor, işini belli bir seviyeye kadar getirmiş müteahhitler, firmalar cezalandırılıyor gibi bir görüntü var. Şimdi bu görüntünün düzeltilmesi lazım. Toplumda da bu yönde bizlerden bir beklenti var Komisyondan. O yüzden, bu maddeye bazı yeni düzenlemelerin ben eklenmesini önereceğim açıkçası.
Ona gelmeden önce, bu geçici 32'nci maddenin düzenlenmesinde yani ileriye dönük de baktığım zaman ben aldığım notlara, bazı çelişkiler var uygulanmasında. O çelişkilerin de giderilmesi gerekiyor açıkçası. Üretim belli bir aşamaya kadar gelmiş, o üretim o aşamada o firma tarafından bırakılıp başka bir firmaya devri beklenene kadar... Burada ağırlıklı olarak inşaat projelerinden bahsediyoruz ve inşaat projelerinin eğer belli bir seviyede bazı yapılanmaları tamamlanmazsa yıpranma gibi özellikleri var. Bir binayı yaparsınız çatısını kurmadığınız takdirde, bazı imalatları uzun süre yapmadığınız takdirde mevcut imalatta da bir yıpranma olur daha sonra telafisi zor bir şekilde. O yüzden, mesela bunun giderilmesi lazım. Bu nasıl sağlanacak, nasıl giderilecek bu devirlerde? Bu çelişkilerin de giderilmesi gerekiyor.
Mesela aynı kanunla sözleşme yapmış ve öngörülmeyen fiyat artışlarına rağmen süre cezası bile uygulanmasına rağmen işini tamamlamış. Mesela yüzde 80, yüzde 90 işini tamamlamış, belli bir seviyeye getirmiş. Böyle bir firmaya artık tasfiye veya devir hakkı tanınması çok da bir anlam ifade etmiyor. Bu anlamda da bir çelişki var.
İşini yapmayana ya da yapamayana af getiren bu düzenleme aynı şartlarda zarar görerek işini yapan yükleniciler için -dediğim gibi- bir ceza maddesi özelliği taşıyor.
Şimdi, burada, hiçbir fiyat farkı olmadan işini yapmış olanları da kollamamız gerekiyor. Yani zamanında böyle bir anlaşma yapılmış ama bugün ülkenin gelmiş olduğu, ekonomik krizden dolayı şu anda gelmiş olduğu noktada iş yapan bu müteahhitlerimiz, firmalarımız zor durumdalar yani onlara da bu fiyat farkıyla ilgili yeni bir düzenlemeyle açıkçası destek verilmesi gerekiyor. Bir fiyat farkı hakkı tanınması gerekiyor.
Onun dışında yine...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Toparlayacağım Sayın Başkan.
BAŞKAN - Buyurun, toparlayın.
EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Kamuya iş yapan tüm firmalara o zaman bir ek süre verilsin -işte, işini belli bir seviyeye getirmiş, tamamlamak üzere- destek verilsin. Yani sadece "Ben bu işi yapamıyorum, battım, çıktım." diyen firmaların desteklenmesiyle bu madde eğer geçerse eksik ve kadük bir madde olur. Ben bunun altını çizmek istiyorum yani ek süre uzatımı verilmesi, ilave fiyat farkı verilmesi, tasfiye veya devir hakkı tanınmasının yanında firmalara bu söylediklerimin verilmesi çok daha adil bir uygulama olacaktır.
Şimdilik söyleyeceklerim bu kadar. Oturur oturmaz da söz alınca...
Teşekkür ediyorum.