AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Arkadaşlar, şimdi, burada 3'üncü maddede yapılan atıf 11'inci maddenin (2)'nci fıkrasına... (2)'nci fıkra normalde yok ancak bizim kabul ettiğimiz 1'inci maddedeki değişiklikle (2)'nci fıkrayı eklemiş oluyoruz, ona atfediliyor. Yani burada elimizdeki karşılaştırmalı iki metinde bu var. Türkiye'de ruhsatı olmayan veya ruhsatı olup da çeşitli sebeplerle piyasada bulunan veya bu yetim ilaçlarla ilgili bir düzenleme yaptık ya...

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Kaç firma var bu konumda?

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Firma yok, bu, firmaya verilmiyor.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Bir firma yok. Niye böyle bir düzenleme yapıyoruz? Sadece Türk Eczacıları Birliği var.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Hayır, firma değil. Bakın, arkadaşlar, bu ilaçları, yetim ilaçları biz dışarıdan ithal ediyoruz, edeceğiz. Bugün Türk Eczacıları Birliği ithal ediyor, bu kanunda yaptığımız değişiklikle kamu kurum ve kuruluşlarına da bu yetki verilebilecek. Şimdi, bu ilacın Türkiye'ye ithali başladığında, bunlar ruhsatsız ilaçlar, üç yıl içerisinde ruhsata müracaat etmesini sağlamaya çalışıyoruz ve müracaat ettiğinde de iki yıl içerisinde ruhsatını vermek durumunda kendimize görev veriyoruz.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Şu anda ilaç ithal edip de ruhsat için başvurmayan var mı?

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Tabii, var, zaten böyle bir düzenleme yoktu.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Şunun için söyledim: Bu durumda olan kaç firma var?

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Onları bilmiyoruz yani onlar değişiyor, ilaçtan ilaca değişiyor.

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Bu konumda olan kaç ilaç var?

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - O, değişiyor, azalıyor, artıyor çünkü ihtiyaca göre değişen bir olay o. Yani bir hastalığa, nadir görülen bir hastalığa üretilmiş bir ilaç var, Türkiye'de ruhsat almamış, Türkiye bu ruhsat alınmamış olsa da doktorlar endikasyon koyunca hastaya bunu...

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Yani bu, birilerini cezai sorumluluktan kurtarmıyor mu Sayın Bakan?

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Hayır efendim, alakası yok.

BAŞKAN - Tamam, karşılıklı konuşmayın lütfen.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Bakın, eğer Türkiye'de ruhsat alırsa, ilaç için ruhsat alınırsa fiyatı düşüyor ve Türkiye dışarıya çok fazla para ödememiş oluyor bu sayede.

BAŞKAN - Sayın Bakan, teşekkür ediyorum.

Buyurun.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Şimdi, şöyle: Şu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte sadece Türk Eczacıları Birliği bu ilaçları getiriyor değil mi şu anda?

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Evet.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Şimdi, Türk Eczacıları Birliği bu ilaçlar için ruhsat başvurusunda bulunmak durumunda mı?

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Hayır, ilacı üreten firma... Firma ilacının Türkiye'de satılabilmesi için normalde bütün ilaçlarda olduğu gibi bizden ruhsat almak için müracaat ediyor.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Etmezse ne olur Sayın Bakanım?

BAŞKAN - Onu 1'inci maddede belirledik zaten.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - O değişikliği yaptık.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Yani burada böyle bir maddeye neden ihtiyaç duyuldu? Bu firmalar mevcutta varsa ve başvurursa bundan sonra...

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Arkadaşlar, şimdi...

BAŞKAN - Sayın Bakan, lütfen arkadaş sorusunu sorsun, ondan sonra size söz vereyim.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Şimdi, "Bunların deposunda var." diyorsunuz, Türk Eczacıları Birliği sadece şu anda getiriyor.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Bir açıklama yapayım arkadaşlar izin verirseniz.

İSMAİL TAMER (Kayseri) - Sosyal Güvenlik Kurumu getiriyor bu ilaçları.

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Şu an getirmiyor, yok şu anda.

İSMAİL TAMER (Kayseri) - Bakın, arkadaşlar, 630 tane ilaç geliyormuş şu anda.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Ruhsatsız getiriliyor...

İSMAİL TAMER (Kayseri) - Şimdi, dışarıda üreten firma buradan müracaat edip ruhsat almak zorunda, onu aldığı zaman da Türkiye'ye 10 liraya veriyorsa 5 liradan vermiş olacak.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Şimdi, arkadaşlar, Türkiye ilaçlarını iki yöntemle temin ediyor: Bir, kendisi yerli üretiyor, bir de dışarıdan ithal ediyor. Her iki ilaç da Türkiye'den ruhsat almak zorunda yani bizim ülke olarak, Sağlık Bakanlığı olarak, İlaç ve Eczacılık kurumu olarak ruhsat verdiğimiz ilaçlar ithal olabilir ve bizde üretilen ilaç ruhsatlıysa piyasaya çıkabilir.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Ruhsat olmazsa ne olur Bakanım?

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Çıkamaz.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Ben buna katılmıyorum Sayın Bakanım.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Bakın, şimdi, söyleyeceğim: Yetim ilaç diye bir şey söyledik. Yetim ilacı biliyoruz değil mi? Yani istisnai hastalıklar için yeni üretilmiş, Türkiye'den ruhsat almamış ama hekimler tedavi için endikasyon koymuş. Örnek, SMA hastalığı için gelen ilaç Türkiye'den ruhsat almış bir ilaç değil tip 1 için ama buna endikasyon koyuyor hekim, biz tabii bunu getiriyoruz, hem de ödüyoruz SGK'dan. Şimdi, bu ilacın Türkiye'den ruhsat almasını sağlamaya çalışıyoruz. Peki ne olur ruhsat alınırsa? Şu oluyor arkadaşlar: Ruhsatlı bir yabancı ilaç Türkiye'ye Avrupa'daki beş ülkenin en ucuz fiyatı üzerinden giriyor, bu anlaşmamız var ilaç firmalarıyla. Yani Portekiz, İspanya, Fransa, İtalya, Yunanistan; bu beş ülkede en düşük hangi ülkeye fiyat vermişse o fiyattan Türkiye'ye ithal ediliyor. Ruhsat almazsa, Türkiye'den ruhsat için müracaat etmezse kendi fiyatıyla geliyor bize, o ortalamaya dâhil olmuyor. Dolayısıyla, yüksek fiyat geliyor. Bu yetim ilaçlar da giderek artıyor yani istisnai konularda. İşte 630'a çıkmış, ben bu rakamı bu kadar bilmiyordum. Burada, bu kanunda şunu yapmış oluyoruz, bir: İnsanımızın ihtiyacı olan bu istisnai ilaç da olsa o ilacı Türkiye'ye getirmenin yolunu daha etkin hâle getiriyoruz, diğer kamu kurumlarına da vererek. İki: Bu gelen ilaçlara mümkün olduğunca ruhsat almaya zorluyoruz. Yaptığımız bu.