KOMİSYON KONUŞMASI

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Şimdi, Anayasa'da bir madde var, 17'nci madde: "Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz; kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya ve muameleye tabi tutulamaz."

BAŞKAN - Efendim, biz kimseye işkence ve eziyet yapmıyoruz. Özür dilerim, bizim öyle bir niyetimiz yok, öyle bir derdimiz de yok.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Savaş hâllerinde dahi... Savaş içindeyiz büyük ihtimalle.

BAŞKAN - Yok, öyle bir savaş hâlinde değiliz.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Yedi düvelle mücadele ediyoruz galiba.

BAŞKAN - Şu anda, şurada öyle bir savaş şeyimiz yok.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Şurada savaş hukuku var. Yok, bu fıkradan...

BAŞKAN - Onu okumanıza gerek yok.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Şimdi diğer maddeye geçmek istiyorum Başkanım, izin verirseniz.

BAŞKAN - Buyurun.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Tamam.

Şimdi, burada, ben daha önce sağlıkçı olmam dolayısıyla yaşadığım bir olayı anlatacağım. Hikâye değil, yaşanmış bir şey. Eski sağlık bakanlarından biri zamanında... Türkiye'de içinde cıva yani "thimerosal" diye bir madde ve domuz jelatini içeren aşılar yapıldı bizim ülkemizde; çocuklarımıza, yaklaşık 2002, hani, sağlıkta çağ atladığımız dönemde, 2002 ve 2012 yılları arasında domuz jelatini ve cıva içeren aşı yapıldı. Sayın bakanlarım da burada, kendileri de izah edebilirler. "Secret ingredients" diye bir şey var, nettir bu. Bakın, o dönemde dünyada 3 tane ciddi aşı üreticisi var. Bir tanesi Amerika, bir de Fransız-İngiliz konsorsiyumu tarzında, işte Pasteur firmasının var, Pasteur Merieux, SmithKline Beecham ve Serum Institute of India (SII). Türkiye ihaleye giriyor, 20 milyon doza yakın aşı. Bakın, önemli, aynı yere geleceğiz ve şu anda içinde bulunduğumuz durum budur. Ben medikal sektöre hâkimim, uluslararası medikal işleri de yaptım, onu size izah edeyim. İhaleye girildiğinde en düşük fiyatı veren... Aşı içeriğine bakıyorsunuz, içerik aynı yani virüs partikülleri var mı? Var. Bakteriyel partiküller, toksoidler var mı? Var. Ve siz bu aşıyı alıyorsunuz. İhaleye giren firma Serum Institute of India. Nettir, Sağlık Bakanlığı verilerinde de bakabilirsiniz. "Multiviyel" aşıdır yani çoklu aşıdır. 2012 yılından sonra bu aşılar değiştirildi.

Ben soruşturma geçirdim. Recep Akdağ'a bu aşılarda bulunan içerikleri dosya olarak verdim. Kızı Amerika'ya gidiyordu ve "İncelensin." diye yazıldı ve ben soruşturma geçirdim "Aşıları kötülüyor." diye, ben uyarı mahiyetinde bir şey... Bakın, aynı yere geliyoruz. Bu çok ciddi bir hadisedir. Ben bunu aşılarda şu var, bu var diye gündeme getirmedim, hiç getirmedim, medyaya vermedim. 2004 yılında çıktı, Vatan gazetesi ve Sabah gazetesi yazdı. Sonra tabii bu, dilden dile dolaştı. İşte en son aşı reddi olayları falan geldi. Türkiye'de biz insanımıza en adi aşıyı layık gördük. Gördük mü Bakanım? Siz bir hekimsiniz, diğer hekimler arkadaşlar var, il sağlık müdürlüğü yapmış arkadaşlar var, öyle biliyorum. Gördük değil mi? Sayın Bakanım, haberiniz var mıydı böyle bir şeyden.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Evet.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Bizim gündemimizde toplumumuza yararlı olması gereken şeyler varken çok istisnai şeylerle uğraşıyoruz.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Bakın, bunlar...

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Hayır, ben konuya geliyorum, lütfen.

Bakın, orada bir şey var. Ben üç yıl ruhsat almam; istisnai ilaçlardır bunlar, üç yıl ruhsat almam, hiç almam. Siz de bunu almak zorundasınız, almak zorundayız Bakanım.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Almazsanız da biz bu ilacı alacağız. Almamız lehimize olur.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Hayır, biliyorum, alacağız ama yine, bakın, orada bir kişinin yetkisine dönüyor.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Ya, bakın arkadaşlar, kanun ruhsat almaya yönlendiriyor ama kişi almıyorsa...

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Ya, neden alsın Bakanım? Bir tane ilaç, adam Türkiye'de üç kişiye satıyor.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Almayabilir.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Almaz, biz bunu üçüncü sene aldık.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Almazsa yine ihtiyacım varsa yine getireceğim onu ben.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Aşıda da aynı zorunluluğumuz, ilaçta da aynı zorunluluğumuz var.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - O ayrı bir şey. Biz içeriği tartışıyoruz.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Peki, şu anda aşı gelmiyor biliyorsunuz.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Aşıyla ilgili değil bu.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Hangisi?

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Bu.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - İlaçta, bakın, örnek veriyorum. Ama bakın, aynı değil ki.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Yapmayın lütfen.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Hayır, sulandırmıyorum Bakanım, bakın, bir şey söyleyeyim: Siz bu aşıyı...

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Bu kadar masum ve haklı bir şey bu.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Bakın, bir şey söyleyeyim ama kastettiğim şey farklı. Aşıya ruhsat almak istemezse firma ve Türkiye'de zaten bunda ruhsat maliyetine bile gerek yok, adam...

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - İlaç konuşuyoruz.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Tabii, ilaç için diyorum. Türkiye'de üç kişi kullanıyor. Buna ruhsat almaz. Sizin beşinci senede buna yaptırımınız ne?

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Ama SMA'larda milyonlarca lira ödüyoruz. Sayı çok, miktar çok, milyonlarca lira ödüyoruz. Müsaade edin de onu zorlayalım.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Şimdi, sonuçta, şöyle söyleyeyim: Nihai olarak bir kişinin, bakın, "tek adam" demiyorum, bir kişinin, bugün var, yarın yok, önemli değil, dünya ölümlü dünya ama bir kişinin inisiyatifine bırakıyoruz, bir. İkincisi, orada kurum diye kastettiğimiz kurumlar...

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Kamu kurumu.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Kamu kurumu, biliyorum. Yani illa oradan bir kelime aramak istemiyorum yani öyle bir kastım yok. Biz sağlıkçıyız, bakın, art niyet aramıyoruz. Tüm samimiyetimledir bu anlattıklarım, vakit çalmaca vesaire yok. Ben sabaha kadar da konuşurum ve bu zindeliği de devam ettiririm ama siz...

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Yani aşıyla bunu nasıl bağladınız, onu anlayamadım.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Şimdi, aşıdaki aynı hadise. Bakın, ne yaptı Sağlık Bakanı? En ucuzu diye aldı. Bunun tam tersi de söz konusu olabilir miydi? Olabilirdi. Neden olurdu, onu da anlatayım size. SGK Kurumu... Demin Sayın Vekilim dedi ki: "Ben memura güvenirim." Ama ihalelerde şunda bunda vesairede herkese güvenemiyorsunuz. Biz çok şaibeli ihaleler yaşamış olan bir ülkeyiz. O kadar tedbir alıyoruz, kamu ihale kanunları var, vesaire, vesaire var ama yine şaibeli, yine kamu-özel iş birliği, her türlü şey olabiliyor. SGK en yüksek fiyata yurt dışından onu alabilir ya da almayabilir. Yarın Cumhurbaşkanı der ki: Onu almayın, 3 kişi; bunu duyamayız. Bunlar Türkiye'de olabilecek şeyler. Onun için yolu kapatmak gerekiyor Sayın Bakanım. Kastettiğim oydu. Yoksa art niyet yok, vakit çalmaca yok. Sabaha kadar da konuşuruz.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - O konuyu 1'inci maddeyi konuşurken konuşmuştuk.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Hangisini?

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Cumhurbaşkanı, hükûmet...

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Ama 1 ile 3 çelişkili. Bakın, ben onu demiyorum. Kastettiğim şey... Bilime, bakın...

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Konuşmuştuk, tekrar ediyoruz.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Hayır, bakın, tek Cumhurbaşkanıyla alakalı değil.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Yanlıştan dönelim.

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Şimdi, Bakanım, orada kastettiğim şu: Cumhurbaşkanı Hükûmet sistemi diyorsunuz bir yandan, ben diyorum ki bununla alakalı değil. SGK Kurumunun başındaki, Cumhurbaşkanıyla alakası olmayan bir şekilde bunu ithal edebilir. Buna mani bir şey var mı burada? İstediği fiyattan ithal edebilir ve ruhsat almak zorunda da değil. Yurt dışındaki adam derse ki "10 bin dolar bu ilaç.", herhangi bir ilaç için, tek tabancaysa siz de bunu almak zorundasınız. Doğru mu? SGK Kurumu almak zorunda, TEB almak zorunda.

AHMET DEMİRCAN (Samsun) - Bununla Cumhurbaşkanının alakasını nasıl kuruyorsunuz?

ALİ FAZIL KASAP (Kütahya) - Cumhurbaşkanıyla alakalı bir şey demedim. Bakın, kurum diyorum. Bu madde boşu boşuna bir madde.