BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli arkadaşlarım, biliyorsunuz, torba kanunlar bu Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminden sonra söz konusu olmayacaktı ama görüyorum ki Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi sonrası sadece torba kanun görüşüyoruz, şimdiye kadar bir başka usulle bir kanun yapmadık. Yasama usulünün böyle olması hepimiz için büyük bir sıkıntıdır, bundan sonra bu usulle devam etmemiz hâlinde büyük sıkıntılar söz konusudur. Yasama organının, Türkiye Büyük Millet Meclisinin çalışmaması, anlamını kaybetmesi söz konusu.

Şimdi, bu torba kanunlar Anayasa'ya aykırı biliyorsunuz. Hükûmetten bir teklifin gelmesi yani eski adıyla Anayasa'ya göre bir tasarı gelmesi mümkün değil. Ama bunların tasarı olduğunu, gerçekte tasarı olduğunu biliyoruz. Bir milletvekili teklife dönüştürüyor diye bunun hem torba kanun niteliğini yitirmesi hem de tasarı olmaktan çıkması mümkün değil. Biz Anayasa'yı muvazaa yoluyla ihlal ediyoruz, bu da bir Anayasa ihlalidir şu anda, Sayın Başkanım, bunu böyle dikkate almamız lazım. Böyle bir yasama usulü olmaz, böyle devam edemeyiz, buna bir çözüm bulunması gerekiyor. ama görüyorum ki bir çözüm de yok.

Yasalar bütün dünyada hükûmetler tarafından, icra organı tarafından önerilir, ihtiyaç onlar tarafından belirlenir ama yasayı yapmaya yetkili olan yer, o yasanın nasıl çıkması gerektiğine karar vermesi gereken yer yasama organıdır, biz bu ayrımı unuttuk. Bize şu anda yürütme yaptırıyor yasayı tümüyle, bizim bir inisiyatifimiz yok. İhtiyacı onlar belirlesin, neye ihtiyaçları olduğunu icra organı olarak, yürütme organı olarak onlar göstersin, ihtiyaçlarını söylesinler, belirlesinler ama yasayı da biz yapalım. Bu şekilde bir yasama mümkün değildir, devam etmesi mümkün değildir. Şu anda yasama organının, Türkiye Büyük Millet Meclisinin anlamı yitmiştir.

Biraz sonra biz, değerli milletvekillerine, Sayın Başkanım, değerli arkadaşlarım, kanunla ilgili hangi kamu kuruluşu varsa onlarla ilgili olarak da soru soracağız biz denetim organı olarak, biz aynı zamanda denetim yapıyoruz. İlgili kamu kuruluşlarıyla ilgili bazı bilgiler soracağız. Ee, sayın milletvekili arkadaşımız yasama organının üyesi olarak onları savunma durumunda kalacak, bundan önce yaşadık. Niye savunma durumunda kalsın? Kendisinin de eleştirmesi lazım, sorması lazım hâlbuki. Ee, kim hesap verecek? O da yok ortada. Böyle bir usul olmaz, böyle bir yasama yapılamaz, devam edemeyiz bu şekilde Sayın Başkanım. Bunu Genel Kurulda da söyledim, size de sorulmadı, bize de sorulmadı, bu İç Tüzük de anormal bir şekilde yapıldı bu Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi sonrası. Bu şekilde devam etmemiz mümkün değil. Bunu Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına tekrar anlatalım. Bunu grup başkan vekillerine, grup başkanlıklarına tekrar anlatalım, böyle bir usulle yürümeyelim. İhtiyaç yine Hükûmet tarafından belirlensin ama yasa yapmaya yetkili biz olalım, böyle bir anormallik olamaz, dünyada yoktur böyle bir usul, bir garabet var burada. Ve Anayasa'ya aykırılık iddiam vardır, Sayın Başkanım, bunu lütfen İç Tüzük'e göre dikkate alınız.

Teşekkür ediyorum.