| Komisyon Adı | : | TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Komisyonun uzun süredir toplanmaması, tarımla ilgili birçok konunun da Komisyon gündemine alınması ve (2/1540) esas numaralı Kanun Teklifi'yle ilgili önceden yeterli bilgi verilmemesi hakkında görüşmeler |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 06 .02.2019 |
BAŞKAN - Bir iki kısa şey ben izah edeyim, sonra Fatma Hanım size söz vereceğim.
OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Sayın hemşehrim, hemşehriyiz.
AYHAN BARUT (Adana) - Hemşehrinin tuzu kuru, ondan gülüyor.
BAŞKAN - Teşekkür ederim.
Arkadaşlar, haklısınız...
FATMA AKSAL (Edirne) - Neye göre "tuzu kuru"? Yani gerçekten bunu hakaret olarak kabul ediyorum.
AYHAN BARUT (Adana) - Estağfurullah.
BAŞKAN - Size söz vereceğim.
FATMA AKSAL (Edirne) - Siz hep gülüyorsunuz.
BAŞKAN - Fatma Hanım, size söz verdim. Keşke...
AYHAN BARUT (Adana) - Onun sorunlarına karşılık öyle yaptığınız için söyledim.
BAŞKAN - Saygıdeğer üyeler, keşke hepimiz gülebilsek. Somurtmaktan iyidir.
FATMA AKSAL (Edirne) - Öyle ağlatmışsınız ki bu milleti, öyle yoksulluklar çektirmişsiniz ki size bir türlü iktidar vermiyor.
AYHAN BARUT (Adana) - Yirmi senedir biz yönetmiyoruz, siz yönetiyorsunuz bu ülkeyi.
FATMA AKSAL (Edirne) - Enflasyondan bahsedecek en son kişi sizsiniz.
BAŞKAN - Karşılıklı... Arkadaşlar... Lütfen... Vereceğim, bir saniye...
AYHAN BARUT (Adana) - Bu ülkeyi yirmi senedir siz yönetiyorsunuz. Bu nasıl bir cevap? "Çözeceğiz." diyeceğinize "ağlatmışsınız". Ne zaman yönetmişiz de...
BAŞKAN - Saygıdeğer milletvekilim...
AYHAN BARUT (Adana) - Yirmi senedir siz yönetiyorsunuz bu ülkeyi. Nasıl ağlattığınız ortada. Böyle bir şey olabilir mi?
BAŞKAN - Saygıdeğer Milletvekili, efendim, size söz verdim bakın.
FATMA AKSAL (Edirne) - Bize anlatmayın, gidin millete anlatın, gidin millete anlatın derdinizi.
AYHAN BARUT (Adana) - "Ananı da al git!" diyenler ortada. Böyle bir şey olabilir mi?
BAŞKAN - Bir saniye, lütfen... Sizin söylediklerinize bir iki cevap vereyim, sonra yine konuşacağız.
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Sayın Başkanım, bir cümleyle bitireceğim. Hanımefendiye çok kısa bir cevap...
BAŞKAN - Arkadaşlar, bakın, söz sırası geldikçe veririm. Yeterince uzun konuştunuz.
Şimdi, tabii, Komisyonumuzun gündeminde olmamakla beraber, tekrar ediyorum, burada bir Genel Kurul üslubuyla meselelere baktığımız için bir cevap da gerekiyor. Aslında bu bir Komisyon Başkanının vermesi gereken cevap değil ama neticede siz bazı cevapların da verilmesini istiyorsunuz belli ki.
Bakın, şimdi, çiftçilerin icralık olduğuyla alakalı İlhami Bey konuştu. Arkadaşlar, tabii, elbette icralık olanlar bir ülkede olacaktır, borçlarını düzenli ödeyenler olacaktır. Bu, elbette bir kıyasla, istatistikle ortaya konulursa ne zamanın daha iyi, ne zamanın daha kötü olduğu anlaşılır.
AK PARTİ iktidarlarından önce Tarım Kredinin ve Ziraat Bankasının toplam Türkiye'deki bütün çiftçiye verdiği kredi ne kadar biliyor musunuz? Biliyor musunuz? 500 milyon lira arkadaşlar. Bakın...
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Sayın Başkanım, hep geriye gidiyoruz. 2002'de 4 milyar lira olan borç şu anda 100 küsur milyar olmuş.
BAŞKAN - Bir saniye... Arkadaşlar, bitireyim. Karşılıklı değil. Size söz veririm, cevap verirsiniz. Bakın...
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - 4 milyar lira olan çiftçi borcunu 104 milyara çıkardınız Sayın Başkanım.
BAŞKAN - En büyük sıkıntınız ne biliyor musunuz arkadaşlar? Hep siz söyleyeceksiniz ama kimse karşısında cevap vermeyecek. Bundan vazgeçin. Bakın, sizi dinledim, yeterince, bitirene kadar dinledik. Lütfen müsaade edin, bir iki cevap da biz verelim. 500 milyon liranın geriye dönüşümü ne biliyor musunuz? Yüzde 67 en fazla olduğu yıl. Yüzde 37 ila 67 arasında değişiyor. Peki, AK PARTİ iktidarlarından sonra verdiğimiz kredinin miktarını biliyor musunuz? Tarım Kredi ve Ziraat Bankası aracılığıyla kullandığımız kredinin miktarı 40 milyar lira arkadaşlar. Geri dönüşüm oranından haberiniz var mı? Yüzde 98.
OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Hepsini biliyoruz Başkanım da olaya öyle bakarsanız sadece...
BAŞKAN - İşte biliyorsunuz da bunları keşke ifade etseniz, hepimiz doğruyu bilsek.
OKAN GAYTANCIOĞLU (Edirne) - Yüzde 10 işte, hemşehrim her yerde söylüyor.
BAŞKAN - Peki, "Çiftçi borçları ertelensin." dediniz, "Ertelenmesini istiyoruz." dediniz, "Gündem oluşsun." dediniz. Biz bunu yaptık, haberiniz yok.
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Yok, nerede yaptınız Sayın Başkan?
BAŞKAN - Arkadaşlar, biz bunu bir ay önce yaptık, çıktı borçları. Bir yıl ertelendi, yapılandırıldı ve yüzde 11 faizle, tamam mı? Şu anda ülkede reel faiz...
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Sayın Başkan, yalan söylüyorsunuz.
BAŞKAN - Lütfen... Lütfen... Arkadaşlar...
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Bakın, ben de size bir şey söylüyorum. Geçen hafta Mecliste...
BAŞKAN - Doğru üslubu kullanmaya davet ediyorum. Yalan değil, bunlar bizim yaptığımız şeyler. Lütfen... Birbirimize belge veririz. Lütfen...
Başka bir şey, başka bir sorunuza, gene konuşmanıza cevap: "Sudan'da niye arazi kiralıyorsunuz?" Ülkenin çok gündemini işgal ettiği için bir iki cümle de ben söyleyeyim: Arkadaşlar, bu, bizim arazimizin, toprağımızın, yetmediğiyle alakalı bir mesele değil. Bu, ufku çok açık olan bir meseledir. Hâlâ meseleyi çok sığ tarafından değerlendirdiğinizi düşünüyorum.
Arkadaşlar, Sudan'da yapmak istediğimiz, Türkiye'nin ulvi düşüncesine ve davranışlarına bir örnektir. O bölgede bizim henüz teknolojik üretim yapamayan ama dünyanın en mümbit, en kıymetli arazilerini elinde bulunduran ülkelerin bu açlık, sefaletle mücadele ederken nasıl bir katkı verebilirize Türkiye'nin üzerine düşmüş, düşeni bir yerine getirme gayretidir. Yani Sudan'daki küçük bir araziyle Türkiye'nin bütün tarımsal ihtiyaçlarını karşılayabileceğimiz düşüncesiyle hareket ettiğimizi söylemek ne kadar kötü niyetli olabilir?
AYHAN BARUT (Adana) - Başkanım, önce kendi çiftçimizin sorununu gündeme getirelim, çözelim. Sudan bir taraftan, Suriye diğer taraftan, İslami İşbirliği...
BAŞKAN - Arkadaşlar, bakın, burada 57 tane ülke var.
AYHAN BARUT (Adana) - Kendi çiftçilerimizin sorununu çözmüş müyüz, ülkemizi doyurmuş muyuz?
BAŞKAN - Bir dakika arkadaşlar... 57 tane ülke var. Burada alın, bakın, ben gelirken tekrar baktım. Bu 57 ülkenin içerisinde elbette Türkiye'de millî gelirleri yüksek olanlar var ama Türkiye'nin bunların tamamına tarımsal teknoloji transfer etme gibi bir mecburiyeti ve zorunluluğu var veyahut da böyle bir gayreti var. Buna saygı duymak lazım. Bizim gayemiz sömürgeci bir devlet zihniyetiyle oralara gitmek, oranın kaynaklarını Türkiye'ye taşımak değildir. Türkiye'nin hiçbir zaman böyle gizli bir gündemi olmamıştır arkadaşlar.
AYHAN BARUT (Adana) - Yahu öyle bir şey diyen var mı arkadaşlar ya?
BAŞKAN - Dünyaya güzel mesajlar vermemiz lazım. Bizim gayretimiz orada, oradaki insanlarımızın hayatlarına, yaşamlarına katkı sunabilecek, sürdürülebilir tarım yapmalarına destek olacak, tecrübelerimizi paylaşacak bir gündem oluşturmaktır. Sudan'da sadece bunun için orada olduğumuzu ifade etmek isterim.
Bunun dışında, tohumla alakalı, üreticisiniz, ellerinize sağlık, elbette millî tarım projesini en çok konuşan biziz. Tohum Kanunu'nu çıkaranın AK PARTİ olduğunu unutmayın. Yerli tohum üreticilerine ne yüksek seviyelerde destek verildiğini ve sizin bile eminim ki bundan çok faydalandığınızı...
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Brokoli tohumunuz var mı?
BAŞKAN - Bunu zamanla yapacağız inşallah.
Şimdi, sevgili arkadaşlar...
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Ondan sonra İsrailli firmaları destekliyoruz Sayın Başkanım, Türkiye'deki ithalatçılar...
BAŞKAN - Türkiye şu anda 1 milyonun tonun üzerinde tohum üretiyor arkadaşlar ve Türkiye şu anda... Bazı şeyleri söylerken arkadaşlar, bizim de onları bilebileceğimizi unutmayın.
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Hangi tohumu üretiyoruz?
BAŞKAN - Bakın, arkadaşlar, dünyada şöyle bir şey yok: "Efendim her şeyi biz üreteceğiz, biz satacağız, hiç kimseden bir şey almayacağız." Ne kadar akıllısınız ya? Öyle bir şey var mı? Siz de alacaksınız, siz de satacaksınız. Günün sonunda şuna bakacağız: Kim kârlı? 1 milyon tohum üretimimiz var. Arkadaşlar, şu anda tohum ihracatçısı bir ülkeyiz ve yıllara göre baktığınız zaman ihracatın ithalatı karşılama oranı şu anda yüzde 80'lerin üzerinde. Yakın zamanda inşallah yüzde 100'ü de geçecek.
Arkadaşlar, konuşmalar...
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Sayın Başkanım, ben size cevap vermek istiyorum. Ziraat Bankasının faiziyle ilgili...
BAŞKAN - Sonra, daha sonra arkadaşlar. Daha konuşmalarımız olacak, sırayla arkadaşlar.