KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET AKİF YILMAZ (Kocaeli) - Sayın Bakanım, sunumunuz için öncelikle teşekkür ediyorum. Hoş geldiniz. Değerli Başkanımıza da bu değerli ve önemli toplantıyı tertip ettiği için teşekkür ediyorum. Komisyon üyesi arkadaşlarımı da saygıyla selamlıyorum.

Gerçekten bizim için Komisyon olarak önemli bir toplantı çünkü milletvekilleri olarak, özellikle Millî Eğitim Komisyonunda bulunan vekiller olarak eğitimin bütün sorunlarıyla alakalı sahada, illerimizde bire bir muhatap olan bizleriz. Muhalefet vekilleri biraz daha bizden şanslı. Neden? Şikâyetleri dinliyorlar, çözüm iradesi ortaya koyması gereken de iktidar partisi vekilleri olarak da bizleriz. Bu manada eğitim sorunlarının icrada olan sizlerle birlikte hem siyaset hem bürokrasi bu buluşmanın devamlı olmasını da ben gerek Başkanımdan gerekse de Bakanımızdan talep ediyorum. Daha alanlar daraltılarak, her zaman siz müsait olmayabilirsiniz, ama daha millî eğitimin daha özel konularında burada tartıştığımız, aslında Bakanımızın sunumuyla da direkt alakalı olmayan, hemen aidiyetlerimizle alakalı reflekslerimizle âdeta aradan böyle karşı tarafa nasıl gol atabiliriz -bunu hepimiz için söylüyorum- mantığıyla toplantıyı hakikaten çok uzatarak neticeden uzaklaştıran...

SERKAN TOPAL (Hatay) - Vallahi biz onu düşünmüyoruz.

MEHMET AKİF YILMAZ (Kocaeli) - Hayır, buradaki olan bu.

...toplantılar yerine, mesela mesleki teknik eğitim konusunun ele alınacağı ve genel müdürümüzün bize Bakanımız tarafından görevlendirileceği, orada mesleki teknik eğitimle ilgili bütün sorunlarımızı açık bir şekilde sahada aldığımız, okul ziyaretlerimizde aldığımız konuşacağımız Bakanlığımızın bu konuda ne aşamada olduğunu yakinen takip etme fırsatı, imkânı verecek konularda özel toplantıların devam etmesini talep ediyoruz. Bu okul öncesinde olacak, ilköğretim, ortaöğretim, din eğitimi, yurtlar meselemiz, hepsi bizim meselemiz, buna dönüşürse daha faydalı olacak kanaatindeyim.

Ben birkaç soru soracağım konuşmayla alakalı, Bakanımızın sunumuyla alakalı. Bunu sahada da aldığımız eksiklikler olarak görüyorum. Dijital bir altyapı hazırlığı var Bakanlığımızda, inşallah en kısa zamanda nihayete erecek. Bu konuda bir FATİH Projemiz vardı. Okullarda görüyoruz, FATİH Projesi'nin dokunduğu okullar hakikaten kapasite olarak, akıllı tahtalarıyla öğretmenlerimiz memnun, idarecilerimiz memnun. Fakat daha henüz dokunamadığı okullarımız var. Bunların da ciddi beklentileri var. Öğrencilere tablet verme yerine -bunun faydalı olmadığı dönüşünü alıyoruz- sınıfların modernizasyonu. Bu dijital altyapıya hazırlanması noktasında ciddi talep var. İlkokullarımızda bu eksiklikler var. Bunu size iletmek istiyorum.

Öğretmen yetiştirmeye verdiğiniz önem takdire şayan. Bu konuyu daha önceki bakanlarımıza da iletmiştik. Size de bu fırsattan... Öğretmen yetiştirmede anladığım kadarıyla eğitim fakültelerinde bir model uygulamaya başlayacaksınız ama ben daha önce öğretmenlik yapmış, öğretmen liselerinde de kalmış, belletmenlik yapmış bir kardeşinizim. Bu manada, öğretmen liselerinin en son hâliyle değerli olduğunu düşünüyorum, ondan önce de öğretmen okullarının. Bunlardan yetişen öğretmenlerimizin, mesleki formasyon açısından, yeterlilik açısından, öğretmen duruşu açısından hâlâ okullarımızda rol model öğretmenler olarak görüldüğünü, yaşları ilerlemesine rağmen bir öğretmen formatında, örnek öğretmen formatında ideal taşıyan öğretmenler olduklarını görüyoruz. Bu manada lise düzeyine öğretmen yetiştirmenin gerekli olduğunu şahsen düşünüyorum, bu okullar tekrar hayata geçirilebilir, bu konuda fikrinizi merak ediyorum.

İnşallah, öğretmenlik meslek kanunu bir an önce çıkacak, muhalefet de iktidar da her birimiz zaten bu konuda çaba sarf ediyoruz.

Bir de fiziksel anlamda okulların farklılıklarında ciddi iyileştirmeler var, bu konuda da yatırımlar ciddi oranda artıyor, artarak devam edeceğini ümit ediyoruz. Bu konuda Vizyon Belgesi'ni açıklarken de önemli müjdeler verdiniz, çabalarınız için teşekkür ediyorum.

Bir konuya da değinmeden edemeyeceğim çünkü talep olarak bize geldi, odalarımızı ziyaret ettiler özel okullar birlikleri. Neticede, ülkede ciddi manada bir potansiyel olarak şu anda faaliyetteler. Daha önce, bizim özel okullaşma oranında da belirli bir rakamda destek mahiyetinde sözlerimiz var. Bu noktada, hem özel okullaşmayı teşvik anlamında devlet teşviki hem okullaşma, okul yapma, inşaatında, her şeyinde teşvik verdik; insanlar okullar açtılar. Özellikle FETÖ belasının ortadan kalkmasıyla birlikte, bu konuda eğitimci camiada ciddi teşebbüsler yapıldı. Şu an ciddi bir okullaşma başladı. Şimdi bunlar, bu son açıklamalardan sonra tedirgin olmuşlar Sayın Bakanım, geldiler, bize açık yüreklilikle "Biz size güvendik, bu teşvikleri aldık, okullarımızı kurduk..." dediler. Şimdi, özellikle özel okullar da anladığım kadarıyla iki kategoride; bir, çok yüksek seviyede ücretlerle eğitim hayatını sürdürenler var. Bunlar belirli bir yüksek gelir düzeyi kesimlerinin çocuklarını yüksek fiyatlarla alıyorlar, devletin teşvikini zaten kullanmıyorlar. Bir de Anadolu'da illerde kurulmuş orta ölçekli eğitimci müteşebbislerin yaptığı, açtığı okullar var. Özellikle veliler bu devlet teşvikiyle buralara girmişler ve bu manada kendi sürdürülebilirliğini de bununla götürebilen okullar. Burada ciddi bir sayıya da ulaşmış öğretmen istihdamı, 300 binlere yaklaştığı söyleniyor. Yani böyle bir açıklama onları rahatsız etmiş. Neticede bir kurum bunlar artık, bu okulların devamı noktasında bunların da sesini size iletmiş olalım, böyle bir beklenti var, bu teşvikin devamı noktasında.

Teşekkür ediyorum.

SERKAN TOPAL (Hatay) - Biz de destekliyoruz. Ücretli öğretmenler, sözleşmeli öğretmenler ziyaret etmedi mi sizi?

MEHMET AKİF YILMAZ (Kocaeli) - Ücretli öğretmenleri biz bizzat Cumhurbaşkanımıza da söyledik, o noktada müsterih olun. Ben daha önce de bu kanaatimi söylemiştim. Ücretli öğretmenliğin bir defa tamamen kaldırılması hedefini Bakanımız defaatle zaten açıkladı. Bu, öğretmen meslek kanununda da muhtemelen yer alacak bir mevzu, ona kimse razı değil bir öğretmen olarak. Biz daha da ileri boyuta gittik, geçiş sürecinde bu ücretli öğretmenlerin kadroya alınması meselesini tartıştık daha önce, hatta şahsen doğru bulmadığımı da söylemiştim. Neden? 5 binini alıp 55 binini açığa bırakmak. Bu noktada uzun bir mesai harcamış öğretmenlere böyle bir iyileştirme yapıldı ama bunun yerine beklenti şu anda, geçiş sürecinde... Daha önce de ifade ettiğimiz için tekrar ifade edeyim, daha önce vekil öğretmenlik müessesesi vardı, en azından şartları itibarıyla normal öğretmenin üçte 2 maaşını alabiliyorlardı, sigortaları tam yatıyordu, sömestr tatilde kesintisiz maaşlarını alabiliyorlardı. Bu geçiş sürecinde bu formül de kullanılabilir, bunu biz daha önce iletmiştik Bakanlığımıza, o yüzden tekrar etmeyi uygun görmedim.

Teşekkür ediyorum Bakanım.