KOMİSYON KONUŞMASI

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım, değerli bürokratlar, değerli basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bir toplantıdan geldiğim için geciktim, kusura bakmayın.

Sayın Başkan, buradaki yasama usulüyle ilgili olarak sıkıntılarımı daha önce belirtmiştim, "Konuyla ilgili olarak benim yapabileceğim bir şey yok, Meclis Başkanlığına yazın." demiştiniz, ben de Cumhuriyet Halk Partisi Sözcüsü olarak Meclis Başkanlığına yazdım; bir buçuk ay oldu, cevap gelmedi. Böyle bir yasama usulü olmaz. Bakın, burada, deminden beri herkes bize gülüyor. Dünyada hiçbir mecliste böyle bir yasama usulü yok, gayriciddi bir yasama usulü yok, utanıyorum gerçekten. Gerçekten utanıyorum.

Değerli arkadaşlarım, bizim kanuni olarak bir görevimiz var; Türkiye Varlık Fonu'nun denetimi ve Merkez Bankasının bize her yıl brifing vermesi. Bunlar yapılmadı. Kanuna göre bunlar yapılması gerekirken yapılmıyor, ben bunu Komisyon Başkanımıza yazıyorum, "Bunların, bu toplantıların yapılması gerekir." diye ve iki de TÜİK ve Sayıştay var, bunları da gönüllü olarak yapacaktık. "Bunlarla ilgili vaktimiz yok." diye kendisi beni aradı, "Nisan ayı içerisinde yapacağız bu toplantıları." dedi -sağ olsun- ama bu torba kanun teklifi geldi şimdi. Kanuna göre yapmamız gereken, gönüllü olarak yapmamız gereken, görev edindiğimiz konularla ilgili toplanmıyoruz, yapmamız gereken işleri, vazifelerimizi yapmıyoruz ama geliyoruz bu toplantıyı yapıyoruz seçim öncesi. Kaç puan getirecek buradaki kanun teklifi, seçimde kaç puan almayı hedefliyorsunuz Sayın Başkan? Ayıp değil midir? Bunun bu şekilde gelmesi, Türkiye Büyük Millet Meclisinin, bu milletin şahsıyla dalga geçmek değil midir seçim öncesi? Çok üzülüyorum.

BAŞKAN - Efendim, Komisyon üyesi olarak mı soruyorsunuz, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı olarak mı?

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Ben Komisyon üyesiyim Sayın Başkan, biliyorsunuz yani?

BAŞKAN - Ben de Komisyon üyesiyim, bu sorunun cevabı bende yok ki ama yani.

Seçimden ne kadar oy kazanmak, devşirmek...

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Peki, o zaman size soruyorum...

BAŞKAN - Tamam, ben ilk sorularınızı cevaplayacağım zaten.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - ...neden Varlık Fonu'nun denetimini yapmadık, yıl içerisinde yapmamız gereken Varlık Fonu'nun denetimini yapmadık, neden Merkez Bankası brifingi yapılmıyor? Altı ayda bir yapılması gerekiyor, neden yapılmıyor? Neden TÜİK ve Sayıştay brifinglerini, toplantılarını yapmadık da bu arada bunu yapmaya çalışıyoruz ve yaptığımız usule bakın; yine Anayasa'ya aykırı, yine meslek odalarının, kamu kuruluşlarının görüşleri yok, yine etki analizi yok, diğer komisyonların görüşleri yine alınmamış vaziyette ve verilen başka kanun teklifleri var muhalefet milletvekilleri tarafından onlarla birleştirilmeleri gerekiyor, bunlar yok. Yani niye böyle bu kadar gayriciddi bir usulle bu işi yapıyoruz? Burada gayriciddi insanlar yok ki, düzgün insanlar var; bu işleri bilen, bu mesele nedeniyle rahatsız olan; siz başta olmak üzere, Sayın Başkan, hepimiz bu usulden rahatsızız, bunu aşmamız lazım. Gerçekten utanıyorum, gerçekten rahatsızız, hepimiz rahatsızız. Bunun altından kalkamayız ki, bu şekilde devam edemeyiz. Kim yaptırıyor bunu? Kim, bize, bu şekilde, bu usulle yasa yaptırmaya kalkıyor? Kim bizi zorluyor bu şekilde yasa yapmaya? Gerçekten utanıyoruz.

Biraz önce ben OSTİM'deydim, orada iş adamlarıyla, iş dünyasıyla toplantı yapıyoruz, bizden beklentileri var, Meclisten, siyasilerden beklentileri var, sıkıntıları var, bunların bir an önce çözülmesini istiyorlar, memleketin doğru dürüst emniyetli limanlara doğru gitmesini istiyorlar. Herkes, bu niyeti iyi niyetle, iyi cümlelerle ifade ediyor ama biz geliyoruz burada nelerle uğraşıyoruz. Reva mıdır bu?

Türkiye Varlık Fonu'nun geçen yıl yapılmayan denetimi ve Merkez Bankasının verilmeyen brifingiyle ilgili cevaplarınızı merakla bekliyorum, TÜİK ve Sayıştay konusunda da, tabii, onlar zorunlu değildi ama.

Teşekkür ederim Sayın Başkan.