| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/1579 |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 19 .02.2019 |
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Öncelikle, çiftçi birliklerinden burada temsilciler var mı? Keşke burada bir çiftçi olsa da dinleseydik, her şey güllük gülistanlık...
BEKİR KUVVET ERİM (Aydın) - Ben çiftçiyim, ben varım.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Siz ekiyor musunuz şu an tarlanızı?
CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Tarım Kredi Kooperatifleri var, 800 bin çiftçiyi temsil ediyorlar, bundan büyük temsilci olur mu ya?
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tarlanızı ekiyor musunuz?
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Normal çiftçi lazım, efendi lazım.
BEKİR KUVVET ERİM (Aydın) - Çiftçiyim.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, siz tarlanızı ekiyor musunuz şu anda.
NİLGÜN ÖK (Denizli) - Ben de çiftçiyim.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ayrı bir şey, siz temsilcisiniz tabii ki ama sonuç olarak bir çiftçi olsa keşke tarlasını eken.
UGUR AYDEMİR (Manisa) - Sayın Paylan, ben çiftçiyim.
BAŞKAN - Arkadaşlar, Sayın Paylan, Komisyon üyelerinden bahsetmiyor.
Buyurun Sayın Paylan.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Burada çiftçiler olsa da konuşsa.
Arkadaşlar, bakın, her borç alan...
UGUR AYDEMİR (Manisa) - Emir de alır.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Borç alan emir de alır, gerçekten öyledir hem de borç alan, darda olan şöyle bakar: "Önce hangi borcumu ödemeliyim?" diye bakar. Yani ödemezse daha çok sıkıntı yaşayacağı konular vardır ki az önce Sayın Başkan söyledi "Ben çiftçiye gübre veriyorum, ilaç veriyorum, mazot veriyorum." dedi. Size borcunu ödemezse bir dahaki dönem gübre, ilaç, mazot alamaz. O yüzden sizin tahsilat oranlarınız yüzde 97 ama siz söylediniz ki: Size olan borcu 9 milyar TL. Ama çiftçimizin borcu 100 milyar TL'nin üzerinde. Bunun tamamı da Ziraat Bankası değil.
CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Onlar kendi ortaklarından bahsediyorlar, çiftçi birlikleri bir tane değil ki.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, hayır şunu söylüyorum, mesele şu...
CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Şu anda konuştuğumuz Tarım Kredi Kooperatifleri.
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Ziraat Bankası da var Beyefendi.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Olabilir, bizim çiftçinin genel sorununu konuşmamız lazım. Bu Tarım Kredi Kooperatifleri bir bölümüdür, Ziraat Bankası bir bölümüdür, Denizbanka da borçludur, x bankaya da borçludur, tefeciye de borçludur çiftçi değil mi? Çiftçi şu an tefecinin elinde.
CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Çiftçiyi genelliyorsunuz.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Hayır, tefecinin elinde çiftçi.
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Alıcıdan aldığı kredileri düşünmüyorsunuz, alıcıdan.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Mesele şu: Tarım Kredi Kooperatiflerinin tahsilat oranın yüksek olmasının sebebi çünkü oradan avantajlı kredi alabiliyor veya kredi almazsa da gidip en azından tarlasını ekecek tohumunu alabiliyor, gübresini alabiliyor. O anlamda tahsilat oranları yüksek ama gelin bakalım, çiftçiler şu an tefecinin elinde, diğer bankalarla ciddi sorunlar yaşıyorlar. Ziraat Bankası kredilerindeki yüksek tahsilat oranlarının sebebi oradan da yine sübvansiyonlu kredi aldığı için ama bunlar yetmiyor çiftçimize; yetmediği için gidiyor özel bankalardan kredi alıyor. Kredi kartı borçlusu, haciz altında, tefecinin elinde çiftçimiz. Bunlara bakalım, onların tahsilat oranlarına bakalım. Kaç çiftçimize haciz gelmiş, kaç çiftçimiz tefeciye mahkûm olmuş, hadi bakalım, buyurun, kuralım bir komisyon, Meclis olarak bakalım.
CEMAL ÖZTÜRK (Giresun) - Sözünüzü kesmek istemiyorum ama bakın, şu anda konuştuğumuz maddede konuştuğumuz Tarım Kredi Kooperatifleri birlikleri...
BAŞKAN - Sayın Öztürk...
Sayın Paylan da genel durumu değerlendiriyor. Konuşma süresi içerisinde dinleyeceğiz.
Buyurun Sayın Paylan.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tarım Kredi Kooperatifleri Başkanımız dedi ki: "850 bin üyem var." 850 bin üyem var diyorsunuz değil mi Sayın Başkan? 850 bin üyenizin yaş ortalamasını söyler misiniz? Benim bildiğim kadarıyla 54-55.
Bakın, Türkiye Cumhuriyeti'nin 2,5 milyon çiftçisi var, bunların da yaş ortalaması 55 arkadaşlar. Hadi, gelin, ağlayalım hâlimize. Yaş ortalaması 55. Arkadaşlar, üreten hangi sektörde yaş ortalaması 55? Bunların çoğu da emekçi insanlar yani tarlasını icara veren de var tabii ki ama çoğu da üretim yapıyor. Yaş ortalaması 55, on yıl sonra çiftçimiz yok arkadaşlar, on yıl sonra çiftçimiz yok. Hadi, buyurun bakalım. Ne yiyeceğiz on yıl sonra? Siz marketlerde ne satacaksınız? "Domates, biber, patlıcan" diyeceksiniz, kimden bulacaksınız domates, biber, patlıcanı? Ya domates, biber, patlıcanın 10 lira olmasının, 15 lira olmasının sebebi; üretim yok arkadaşlar, üretim yok. Çiftçi bu girdi maliyetlerinin altında eziliyor, borcun altında eziliyor, plansız üretimin altında eziliyor ve yeni kuşaklar çiftçileri, bir kuşak kopardık yani bir kuşak hâlâ üretmeye çalışıyor ama siz bir alt kuşağı rantla şehirlere doğru çektiniz, "Gel arkadaş, köyünü, tarlanı bırak, gel şehre bir arsa kapat, oradan 100 liralık arsaya imar çıkarırız, bin lira olur." dediniz, ranta teslim ettiniz üreten kesimleri, çiftçileri ve şu anda üretim yapılmıyor. Ya, gidin, Manisa'da biçilmeyen zeytin ağaçlarının hâline ağlayın siz, lütfen.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Yapma ya, bana pas atıyorsunuz.
BAŞKAN - Evet, bu iyi bir pastı.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Böyle pas atarsanız golü yersin benden.
BAŞKAN - İyi bir pastı bu.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Değerli arkadaşlar, bakın, şu anda çiftçilerin yaş ortalaması 55 ise yapısal bir tedbire ihtiyacımız var.
KAMİL OKYAY SINDIR (İzmir) - Gol değil, taca gider.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Gol yersin.
BAŞKAN - Sayın Aydemir, söz vereceğim.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Yapısal bir tedbire ihtiyacımız var, bu nettir. Bir kuşak kopmuş, üretim yapmıyor, tarlasını ekmiyor, şehre göç etmiş. Üretimi bilmeyen yeni kuşakla nasıl üretim yapacaksınız? Kuşaklar arası bağ koparsa nasıl bu üretim devam edecek? Bunun sürdürülebilirliğine bakalım.
Diğer bir mesele, bunu yapılandırmayalım demiyoruz. Biz ne diyoruz, biliyor musunuz? Silelim diyoruz borçlarını çünkü çiftçi alacaklı. Çünkü gayrisafi yurt içi hasılanın yüzde 1'ini Tarım Yasası'na göre çiftçiye destek vermek zorundayız. Bu yüzde 1, 40 katrilyon lira yapar yani 40 milyar TL. Bizim verdiğimiz destek 20 milyar TL'yi geçmiyor. 20 milyar TL çiftçi bizden alacaklı arkadaş, Allah Allah. Niye bunu silmiyoruz biz? Biz silelim diyoruz.
BEKİR KUVVET ERİM (Aydın) - Kiminin 5 liralık borcu, kiminin 10 liralık.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Silelim diyoruz arkadaşlar, silelim, borçlarını silelim çiftçinin ve buna da bir üst limit getirelim diyoruz. Yani elbette kötüye kullananları... Diyelim ki 100 bin liralık bir üst limit getirelim ve bu anlamda biz çiftçinin borçlarını silelim diyoruz. Bakın çünkü şu var arkadaşlar: Şimdi, Sayın Genel Müdür dedi ki: "20,75'ten Ziraat Bankasından para alıyoruz." Tamam mı? Bu 5,75 kimden gidiyor? Çiftçiden gidiyor. Ya, kooperatiften dolaylı olarak çiftçiden gidiyor, 850 bin üyesinden gidiyor. Neyi kandırıyoruz arkadaşlar?
BEKİR KUVVET ERİM (Aydın) - Sandıktan.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya sandık kimin? Sandık kimin? Çiftçinin.
BEKİR KUVVET ERİM (Aydın) - Tamam.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ee, o da çiftçiden gidiyor, o da çiftçiden gidiyor arkadaşlar. 5 puan hazineden gidiyor, 15,75 çiftçiden gidiyor. Hadi, buyurun, hesabı yapın bir daha. 15,75 çiftçiden gidiyor, 5 puan da hazineden gidiyor. O da garibanın sırtından gidiyor zenginler vergi vermediği için.
Değerli arkadaşlar, lütfen, burada herkesi ciddiyete davet ediyorum. 15,75 çiftçi ödüyor burada, bu kredide ve Ziraat Bankası, bugün baktım mevduata, yüzde 22 faiz veriyor. Hadi, buyurun, nasıl 20,75'ten kredi veriyor? Orada da bir görev zararı var; hazineden de bunun parasını alıyor zaten. O da bizden gidiyor.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - Bir yerden gidecek yani. Amerika mı ödeyecek paramızı?
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya arkadaşlar, mesele şu, bakın: Elbette bakın, kamu bu anda sorumluluk almalı yani yapısal, böyle oyunlarla değil.
UĞUR AYDEMİR (Manisa) - "Kimden gidiyor? Oradan gidiyor." Kimden gidecek?
BAŞKAN - Sayın Aydemir, söz vereceğim size.
Sayın Paylan, süreniz bitmek üzere, lütfen...
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ama çok sataşma var Sayın Başkan.
BAŞKAN - Sataşmayı ben engelliyorum, siz buyurun.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Tamam, sağ olun.
Altı, yedi yapılandırmayla değil, gelin, yapısal bir tedbir düşünelim. Çiftçiyi gerçekten yapılandırma bağımlısı yaptınız, yapılandırma bağımlısı yaptınız. "Nasıl olsa bir daha yapılandırma çıkar." diye pek çok insan "Nasıl olsa altı ayda bir çıkıyor, bir yılda bir çıkıyor." diye bekliyor. Tarım Kredi Kooperatifleri için söylemiyor, ödemezse oradan ilaç alamaz, gübre alamaz; onu mecbur ödüyor ama diğer tarafa ödemiyor, mesela Ziraat Bankasında sorunlar var, diğer bankalara ödemelerinde sıkıntılar var, tefecilerin ellerine düşmüş çiftçimiz. Gelin, bunları konuşalım. Niye 2,5 milyon çiftçiye düştük? Niye çiftçilerin yaş ortalaması 55? Gelin, bunları konuşalım.
YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Sanayi toplumuna geçiyoruz.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ya yapmayın, sanayi toplumu... İşte, ondan sonra domates, biber, patlıcan satıyorsun Ümraniye pazarında, hadi, buyur, bakalım ya!
BAŞKAN - Arkadaşlar, lütfen... Söz istiyorsanız ben vereceğim.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - "Sanayi toplumuna geçiyoruz." diyorsunuz, ne yiyecek?
BAŞKAN - Sayın Paylan, süreniz bitmek üzere, lütfen.
GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Vatandaş beton mu yiyecek arkadaşlar "Sanayi toplumuna geçiyoruz." Her toplum önce gıda güvenliğini sağlamak zorunda. 82 milyon vatandaşımızın gıda güvenliğini sağlamak zorundayız, bunu sağlamadığımız sürece inanın, bağımsızlığımızı kaybederiz. Bir toplumun gıda güvenliği yoksa bağımsızlığı da yoktur arkadaşlar, bu kadar basit. O yüzden tarımı stratejik anlamda değerlendirmeliyiz. Bununla ilgili yapısal tedbirleri almalıyız. Yoksa palyatif tedbirlerle yapılandırdık, altı ay sonra bir daha yapılandırma gelir. Bunların hiçbiri çözüm değildir.