Şimdi, tabii, çok çalışma var. Zaten bu ilk çağırdığımız kişiler de genelde bakanlıklardan çağırdığımız kişiler. Bu envanterler falan... Şimdi deniliyor ki: "İşte 12 binin üzerinde bitki çeşitliliği var." Kimisi "11 bin küsur" diye söylüyor, işte endemik tür olarak işte 4.600 diyen var, 3.600 diyen var. Bunların hepsini, gelen bu kurumlardan net bilgi alacağız yani Türkiye'de bir envanter çalışması var ve nerede ne yapılıyorla ilgili de bu gelen kurumlar anlatacaklar bize; ona göre çalışacağız. Zaten elimizde bir çalışma var yani ve hep dediğimiz konu ne? 100 milyar dolar üzerinde, 110 milyar dünyada da bir ekonomisi var bunun ve en büyük de Çin'den bahsedildi yani Çin yapıyor bu işi. Hatta ben bir Çin seyahatimizde Xiamen diye bir mermer fuarına gitmiştik. Arkadaşın birinin ayağında topuk dikeni çıkmıştı, "Ben bir ilaç alayım." dedi. Gitti eczaneye, belli bir süre sonra bir torba otla, bitkiyle geldi. "Hayırdır, sen aktara mı gittin?" dedim, "Ya eczane yazıyordu, bana bunları verdi." dedi. Sentetik ilaç değil, onu verdiler. Çinliler bu işi çok iyi yapıyorlar. Yani haziran ayında da gelecekler. Tabii, Çinlilerin de derdi şu: Bizden hammadde olarak, işlenmiş olarak değil de hammadde olarak alalım diyorlar. Ben dün Veysel Eroğlu Bakanımla bunun sohbetini yaptım, o ilgilendiği için, "Bu piyasada en iyi Çinliler var, Çinlilerin de düşündükleri bu." Hatta haziran ayında geleceklerini söyledi. Biz onları da nerede olacaklarsa, İstanbul'da mı veyahut da nerede görüşeceklerse Komisyonumuza davet ederiz -Ankara'ya gelirlerse- onlarla da bilgi alışverişinde bulunacağız mutlaka. Yani bu çalışmaların çoğu var yani.