| Komisyon Adı | : | BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM KOMİSYONU |
| Konu | : | Turizmi Teşvik Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi (2/1907) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 17 .05.2019 |
ATAY USLU (Antalya) - Evet, bir yanlış anlaşılma var da onu düzelteyim ben, onun için diyorum.
Evet, Sayın Başkanım, milletvekili arkadaşlarımız ifade ettiler: Biz bu kanunda yeni bir tahsis sistemi veya süreci ortaya koymuyoruz. Zaten 1984'ten beri olan, neticede Turizmi Teşvik Kanunu'yla düzenlenmiş bir sistem var. Ha, bakanlıklar arasında koordinasyon sorunu olabiliyor veya buradaki düzenlememizin esas amacı şu: Konaklama amacıyla turistik tesis yapılacak yerlerin tahsisinde başka bakanlıklar değil, Kültür ve Turizm Bakanlığı ana bakanlık olsun istiyoruz. Çünkü turizm planlama gerektiriyor. Nereye hangi tesisin yapılması gerektiği konusunda Turizm Bakanlığının elinde envanterler var. Bu yetkiyi biz diğer bakanlıklardan tamamen alıyoruz, Turizm Bakanlığına veriyoruz. Ancak, böyleyken de diğer bakanlıkları "off" hâline getirmiyoruz. "Onların da uygun görüşünün alınması gerekiyor." diyoruz. Eğer diğer bakanlık, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı uygun görüş vermezse zaten tahsis olmayacak. Süre koyuyoruz, "İki ay içerisinde uygun görüş vermezse zaten tahsis olmayacak." diyoruz. Bunu daha önce Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yapıyordu, Orman Bakanlığı yapıyordu.
BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Sayın Vekilim, sizce iki ayda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı görüş verebilir mi?
ATAY USLU (Antalya) - Verebilir.
BAKİ ŞİMŞEK (Mersin) - Ben harita mühendisiyim.
ATAY USLU (Antalya) - Ben kamu yöneticisiyim, verebilir.
Arkadaşlar, şu anda, bakın, Millî Emlakın elinde Türkiye'de hangi arazinin hangi vasıflara sahip olduğu, onun içinde niza var mı, yok mu olduğuna dair bir belge var, bir bilgi var; o bilgiye istinaden verecek. Ama mevcut durumda şöyle bir sorun ortaya çıkıyor: Farklı noktalara kadar yazılıyor, bu yıllarca uzayabiliyor. Vermediği zaman "Niye vermedi?" diyecek hâlimiz yok. Kaldı ki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da Kültür ve Turizm Bakanlığı da bu devletin iki bakanlığı. Netice itibarıyla bu yetkiyi biz o bakanlıktan bu bakanlığa alırken özel sektöre devretmiyoruz ki iş yürüsün diye başka bir kuruma veriyoruz.
Hasan Bey dedi ki "Kararnameyi hızlı bir şekilde değiştiriyorsunuz." Arkadaşlar, bunları netice itibarıyla biz yapıyoruz. Yarın aksaklık çıktığı zaman otururuz yine değiştiririz, değiştirmemiz gerekiyor. Bu tekliflerin bir çoğu sektörden gelen taleplerdir. Sektörle konuştuk, görüştük, CHP'li milletvekili arkadaşlarımız da var sektörün içinde, onlar da söylediler, tamamen onların talebidir. Bunları geciktirmenin, İstanbul seçimi sonrasına almanın bu ülkeye bir getirisi yoktur. Bu yasayı bugün çıkartırsak yarından itibaren uygulayacağız, süreç hızlanacak, turizme çeşitlilik kazandıracak. İstanbul seçimleriyle bunları yan yana getirmek tamamen yanlıştır.
Hüseyin Bey'in imam-hatiplerle ilgili söylediği şeye cevap vermek istiyorum, bir milletvekili olarak. Bakın, sağlık meslek liselerini ya da turizm meslek liselerini imam-hatiplerin ikamesi olarak görmemek lazım. Vatandaş istiyorsa çocuğunu imam-hatibe de göndersin, vatandan istiyorsa çocuğunu turizm meslek lisesine de göndersin.
HASAN BALTACI (Kastamonu) - Vatandaş istiyor ama gönderemiyor bir türlü, her yer imam-hatip olmuş.
ATAY USLU (Antalya) - Arkadaşlar, burada her iki okulun da kalitesini artıralım, vatandaş nereye istiyorsa oraya gönderelim. Yalnızca, ben ikame gibi kullanılmasına karşıyım.
BAŞKAN - Atay Bey...
ATAY USLU (Antalya) - Bakın, bu dönem Turizm Bakanımız sektörün içinden gelmesinden dolayı ne diyor? "Turizm meslek liselerini Turizm Bakanlığıyla daha işlevsel hâle getireceğiz." diyor. Tabii biz de ona destek vereceğiz inşallah.