RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - Çok Değerli Başkanım, kıymetli arkadaşlar; ben de toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Öncelikle, Komisyonumuzun hem Kocaeli'de hem de Türkiye'de görüştüğüm kişiler, temasta bulunduğum kişiler tarafından çok heyecan uyandırdığını, bu anlamda çok olumlu bir hava oluşturduğunu sizlerle paylaşmak istiyorum. Aileler gerçekten böyle bir komisyonu bekler durumdaymışlar. Benim hafta sonu birkaç temasta bulunma imkânım oldu benim kendi şehrimde. İki derneğimizin mevcudiyetini fark ettik. Birisi Gölcük'te down sendromlular, diğeri de İzmit'te KOÇDER dediğimiz, çok eski, köklü, güzel çalışmalar yapan derneklerimizle ve ailelerimizle bir araya geldik.

Başkanım, oradaki hususların başlıkları öne çıktı ki ben vekilime katılıyorum, sivil toplum örgütlerinin sayısı çok fazla olacak ve genelde de aynı başlıkları bizimle paylaşacaklar. Bence bu anlamda STK'lerle görüşme kısmını bizim bir planlamamız gerekiyor zaman yönetimi anlamında. Orada çıkan başlıklar ve Kocaeli'ye ve Meclise gelen STK'leri dinlediğimizde, raporla ilgili yaşanan sıkıntıların öne çıktığını görüyoruz. İçinde alt başlıkları var, onları konuşacağız inşallah. Eğitim hem doğumuyla birlikte ailenin ve sonrasındaki çocuğun eğitimiyle ilgili kısımda yaşanan sıkıntıların olduğunu görüyoruz. Aynı zamana, bu çocukların sosyalleşmesi için hem spor yapmaları hem diğer çocuklarla, ailelerle birlikte olabilmesi için bazı sıkıntılar yaşandığını görüyoruz. Fizik tedaviyle ilgili Sağlık Bakanlığının içindeki farklı doktorların farklı görüşlerinden dolayı tedavi almada sıkıntı yaşadıklarını görüyoruz ve aynı zamanda bunların yanında, STK'lerle, evet, bakanlıktaki bürokratlarla ve en son bakanlarımıza çıktılarımızı sunacağımız şekilde, bakanlık düzeyindeki, bakan düzeyindeki görüşmelerimizin ardından iyi örnekleri de yerinde tespit etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bu anlamda, biraz yine araştırma yaptım. Gaziantep'te güzel bir uygulamanın olduğunu gördüm. Birkaç araştırmam daha devam ediyor, o bilgiler de geldikçe zaman içinde sizlerle de paylaşacağım inşallah.

İki gün çalışma noktasında ben de olumlu bakıyorum. Yetiştirme sıkıntımız olabilir. Rapor yazma kısmı en çok herhâlde bizim vaktimizi alacak; oraya dercetmek, bilgileri aktarmak, onları da bir çıktıya dönüştürebilmek, işte, kanun düzenleme, mevzuat düzenlemesi vesaireyle ilgili kısımda da çok iyi çalışmamız gerekecek bence. Bu anlamda, çalışmamızı fazlalaştırabiliriz. Seçim bölgemizde de işlerimizi biraz daha bu anlamda, buna göre planlarız diye düşünüyorum. Önceki araştırma komisyonları uzmanımız da bilir, sabah ve öğlen olmak üzere gün içinde de çalışmışlar. Bu yöntemi de kullanabiliriz diye düşünüyorum.

Benim de önereceğim birkaç isim var. Öncelikle, önceki dönemlerden -üç dönemdi yanlış hatırlamıyorsam- milletvekili arkadaşımız var Necdet Ünüvar. Kendisi Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığı yapmış, torunu da aynı zamanda Down sendromlu ve şu anda Cumhurbaşkanlığı Sağlık Kurulunda da üyelik yapıyor. Tam onun çalışma alanı. Farklı araştırma komisyonlarına da başkanlık yapmış bu tip alanlarda. Onu da dinlememizin faydalı olacağını, bize çok kestirme bir yol haritası hazırlayacağını düşünüyorum. Dernek başkanlarıyla ilgili birkaç ismim var, Başkanlığa da sunarım ama Gül Bilgin, Down Sendromu Dernek Başkanı, kendisi bu anlamda önemli çalışmalara imza atmış. Hülya Ekmen yine Down sendromlu. Yine Down sendromlularla ilgili Muhammed Abdullah Tuncay var. Bunların detaylarını arkadaşlarımızla da, sizlerle de paylaşırız.

Şimdilik bu kapsamda söyleyelim ama bizim, hepimizin aynı görüşle, aynı samimiyetle siyaset üstü bu konuyu ele alışımız toplumda çok büyük bir sinerji oluşturdu, çok pozitif bir hava oluşturdu. İnşallah bu sonuçlara da bu samimiyetimiz çok iyi şekilde yansıyacak, bu ailelerin dertlerine de derman olacağız, yaralarına da merhem olacağımızı da düşünüyorum.

Çok teşekkür ederim. Şimdiden hayırlı uğurlu olsun.