RIDVAN TURAN (Mersin) - Ben de Sayın Hocam'a teşekkür ediyorum.

İki şeyin üzerinde duracağım.

Şimdi, slaytın başında, bazı dertlere deva olan tıbbi ve aromatik bitkilere ilişkin bir değerlendirme vardı, işte MS'ten oligoamniosa kadar bunlar yazılmıştı. Şimdi, bizim komisyon olarak şöyle bir problemimiz var, daha doğrusu ilk toplantıda konuştuğumuz bir durum var Hocam. Bizim memlekette insanlar hangi otun neye -tırnak içinde söylüyorum- deva olacağı düşüncesiyle kimi zaman olmayacak işler yapıyorlar, ben hekimlik hayatımda buna benzer çok hadiseyle karşılaştım. Mesela Nerium Oleander toksikasyonu aklımızda, çok sayıda insan zakkum kansere devadır diye bundan zehirlendi, bizzat gördüğüm hastalar da oldu. Şimdi, o nedenle bu konuda hassas olmak gerekir. O sebeple sizden ben bu MS'ten tutun işte fungal enfeksiyonlara kadar -çok zihinde tutamadım ama- bunların bilimsel referansları ne ise onları rica edeceğim yani komisyonumuzun ihtiyacı olduğunu düşünüyorum, hangi tıbbi ve aromatik bitkinin neye deva olduğuna ilişkin; mümkün olduğunca uluslararası kabul gören ve literatüre girmiş yayınlar olursa bu bizim önümüzü açar, onu sizden bekleyeceğim, bu bir.

İkincisi de bu herbisitlere ilişkin vurguya katılıyorum fakat şöyle bir dert var yani ben iki gün önce bu konuda bir soru önergesi yazdım Tarım Bakanlığına: Monsanto'nun glifosatı biliniyor, ciddi düzeyde kanserojen özelliği var. Amerika'da mahkemeler iki defa yüz milyonlarca dolar bu sebeple, glifosat kullanımı sebebiyle kanser olmuş çiftçilere firmanın tazminat ödemesine hükmettiler ve bizde peynir ekmek gibi ziraatta kullanılan bir herbisit bu. Yani herhâlde Tarım Bakanlığından yetkililer de burada ki ben kişisel olarak da bunun takipçisi olmaya niyetliyim. Yani bu tür herbisitleri tamamen tedavülden kaldırmak gerekir. Tohumu üreten, ilacı üreten, farmakolojik ilacı üreten, insanlar için ilacı üreten aynı firma, Bayer Monsanto. Şimdi, burada buna biz emperyalizm diyoruz kısaca. Bu ülkenin kaynaklarını fi tarihinden beri sömüren ve şimdi bize bunları ciddi paralara satan aynı güç odağı. Fakat tabii, bir de sattıran var yani bu ülkede yıllardan beri bu zihniyetle ülkeyi yöneten var, yönetenler var. Bence komisyonumuzun çalışmaları içerisinde şöyle bir genel yaklaşım oluşturulabilir, siz oraya yazmışsınız, bir slaytta gördüm: Bu herbisitlerin kullanımının kesinlikle engellenmesine dair ki bunların nasıl kullanılacağına ilişkin, gidin, herhangi bir ilaç satan yerden bunları rahatlıkla alabilirsiniz, bir reçeteleme ne yazık ki pek fazla uygulanmıyor. Bunların kullanımının ortadan kaldırılmasına ilişkin Meclisimizin bir şey söylemesi lazım, ya bu çok temelli bir mesele. Bu iki konunun altını çizmek istedim.

Teşekkürler.

O literatürü bize ulaştırırsanız çok sevineceğim.