KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET YAVUZ DEMİR (Muğla) - Saygılarımı sunuyorum.

Ben tabii, bir iki tespit üzerinde değerlendirme yapmak istiyorum, Sayın Sancar'ın konuşmalarına yönelik: Eğer bir hakkaniyet aramak gerekirse bunun sonu yok yani sonsuza kadar gidebilirsiniz. Ben de mesela konuya şuradan girebilirim: Bizim çocuklarımızdan on sekiz ay askerlik yapanlar oldu, on iki ay yapanlar oldu, en son, altı ay yapanlar oldu ve bu çocuklarımız askerlik yaparken de işlerinden ayrılmak zorunda kaldılar, görevde olanlar maaş alamaz oldular, bu gibi mahrumiyete düştüler. Şimdi, bunun karşılığı da bana göre ne 15 bin liradır ne 30 bin liradır, çok daha fazla da olabilir. Öyle değil mi? Yani olaya bu cepheden de bakabiliriz. Birinci olarak, bu tespitimi ve bu çelişkiyi ifade etmek istiyorum.

Şimdi, Sayın Sancar dedi ki: "600 bin civarında bakaya var. Bunun 145 bini alınacak." Bu nasıl olacak? Ve akabinde de şunu söyleyerek bence bir çelişkiye düştü, "Bir sefere mahsus şu şekilde çözebiliriz. "dedi. Eğer o "bir sefere mahsus" diyorsanız şayet, o zaman bu yenileşme hareketi de bir sefere mahsus bu kadar geçmişe dönük düşünülmemesi gerekir diye değerlendiriyorum, ben de böyle değerlendiriyorum konuyu.

TOKİ konusuna gelince... Arkadaşlar, ben mi yanlış anladım, sanıyorum TOKİ ev bağışlamıyor. Öyle bir şey var mı?

HAŞİM TEOMAN SANCAR (Denizli) - Bir öncelik...

MEHMET YAVUZ DEMİR (Muğla) - Yani TOKİ sadece bir öncelik tanıyor ama parasını vererek sahip olabiliyorsunuz, değil mi? Burada bir yanlış anlaşılma varsa onun da düzeltilmesi gerekir diyorum. Akabinde, gündüzki seansta da bunu ifade ettim: "Erden general olacak." diye yani bu şekilde yansıtılmasını da ben yanlış buluyorum. "Erden general olacak." denilmiyor herhâlde komutanlarım, değil mi? Böyle bir şey yok ama öğlenki sözlerimde ifade ettiğim gibi, öyle çocuklarımız var ki yoksul ailelerden yetişmiş ve hayallerinde hep asker olmak, subay olmak olan. Bu çocuklarımız eğer bu kadar yolu katedebiliyorlarsa bırakın da general olsunlar yani. Olabilen varsa ona helal hoş olsun demekten öte bir laf var mı? Bu ülkede ve bu dünyada 25 yaşında profesör olan çocuklar var, gençler var. Yani bunun da bir ölçüsü yok diye düşünüyorum.

En son olarak, askerlik babında bir ileri adım atmak adına, geçmişe çok dönük, hakkaniyet çerçevesinde değerlendirmenin ben çok doğru olabileceğini düşünmüyorum.

Teşekkür ediyorum.