| Komisyon Adı | : | İÇİŞLERİ KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 15 .01.2015 |
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Bakan, çok önemli bir bölüme gelmiş bulunmaktayız. Şimdiye kadar görüştüğümüz hususlar, temel hak ve özgürlüklerle ilgili hususlardı, ilave olarak da emniyet teşkilatıyla ilgili hususları görüştük. Şimdi de jandarma teşkilatıyla ilgili, Jandarma Genel Komutanlığının teşkilat yapısıyla ilgili, personeliyle ilgili hususları görüşeceğiz. Bu çok önemli bir bölüm. Diğer bölümlerde de olduğu gibi.
Şimdi, jandarma, zannediyorum, hem yaptığı görev itibarıyla hem bağlılıkları itibarıyla diğer kurumlardan farklı bir kurum. Değerlendirirken de öyle değerlendirmemiz lazım. Jandarma, bir yandan Genelkurmay Başkanlığıyla irtibatlı, bir yandan adli görevleri var, bir de mülki görevleri var. Şimdi, tabii İçişleri Bakanlığının görev sahasına giren mülki görevlerle ilgili olan kısım olmak gerekir ve burada düzenlenmesi gereken husus da bu olmalı idi ancak önümüze gelen tasarıda jandarmayla ilgili hususlar sadece jandarmanın mülki görevlerini ilgilendirmemekte, aynı zamanda hem askerî görevlerine hem de adli görevlerine etki yapacak düzenlemeler içermektedir. Bu düzenlemeler yapılırken jandarmanın bu özelliği maalesef göz önünde tutulmamıştır. Tasarının tümü üzerindeki görüşlerimizi ifade ederken de biz bunu dile getirdik. Bu tasarı hazırlanırken biz tasarının hazırlandığını, İçişleri Bakanlığında güvenlik birimleriyle ilgili bir tasarı hazırlandığını duyuyor idik. Hatta bu tasarının neler içereceği hususunda bilgi sahibi olmak da istedik ama devlet sırrı gibi bu bizden saklandı. Ne zaman öğrendik? İçişleri Bakanlığının hazırladığı tasarı Başbakan imzasıyla Türkiye Büyük Millet Meclisine geldikten sonra biz tasarının neler içerdiğini öğrendik ve tartışma fırsatını da o zaman bulabildik ama Sayın Cuma İçten'in söyledikleri herhâlde doğrudur. Sayın Cuma İçten'in söylediğine göre, bu tasarı, AKP Grubunda çokça tartışılmış, herkes görüşünü orada ifade etmiş... Öyle değil mi, öyle demişsiniz, ben gerçi o toplantıda yoktum.
CUMA İÇTEN (Diyarbakır) - Sataşmadan söz alabilir miyim Sayın Başkan?
BAŞKAN - Sataşmadan söz vermeyeceğim, hiç boşuna zorlamayın.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Efendim, çok tartışılmış...
CELAL DİNÇER (İstanbul) - Tabii, tabii. "Biz bu yasaları görüşüyoruz." dedi.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - ...ve bu şekliyle tartışıldıktan sonra buraya gelmiş ama her nasılsa bu tasarının hazırlık çalışmaları kamuoyundan gizlendi, kamuoyunun bilgisine sunulmadı, İçişleri Bakanlığının kapalı bir odasında veya Başbakanlığın kapalı bir odasında, işte tasarıyla ilgili hazırlık çalışmaları yapıldı. Şimdi, bu tasarı pek çok kurumu ilgilendiriyor ama biz o kurumun görüşlerini bilebilme şansına sahip değiliz. Bilmiyorum burada Genelkurmay temsilcisi var mı? Yok, Genelkurmay temsilcisi yok. Bildiğim kadarıyla arkadaşlarımız Jandarma Genel Komutanlığından.
MİLLÎ SAVUNMA BAKANLIĞI TEMSİLCİSİ - Millî Savunma Bakanlığı.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Millî Savunma Bakanlığı değil, Jandarmanın irtibatı Genelkurmay Başkanlığıyladır. Millî Savunma Bakanlığıyla hiçbir alakası yoktur. Burada bir temsilci bulunacak idiyse, askerî yönü itibarıyla bir temsilci bulunacak idiyse bunun Genelkurmay Başkanlığından gelmesi gerekirdi çünkü Jandarmanın Millî Savunma Bakanlığıyla hiçbir alakası yoktur. Hiçbir alakası yoktur.
CELAL DİNÇER (İstanbul) - Başkana soralım. Bir yazı yazıldı mı, davet edildi mi acaba?
BAŞKAN - Davet edildi efendim. Millî Savunma Bakanlığı tarafından temsil edilmesi uygun görülmüş.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Dedi.
BAŞKAN - Hayır.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Yazıyı görelim. Genelkurmay Başkanlığından öyle bir yazı gelmişse...
BAŞKAN - Öyle yazı gelmedi. Onu söylemiyorum. Biz hem Genelkurmay Başkanlığını hem Jandarma Genel Komutanlığını hem Millî Savunma Bakanlığını ayrı ayrı davet ettik, Millî Savunma Bakanlığı temsilci gönderdi, Jandarma Genel Komutanlığı temsilci göndermedi.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Jandarma Genel Komutanlığı temsilcisi var da Genelkurmay Başkanlığı göndermemiş.
BAŞKAN- Genelkurmay göndermedi.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Siz Genelkurmay Başkanlığına yazdınız mı yazı?
BAŞKAN - Yazdık diyoruz ağabey.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Bir bakabilir miyiz? Yoksa sadece Millî Savunma Bakanlığına mı?
BAŞKAN - Dağıtım listesi yeterli mi, yazıyı mı istiyorsunuz?
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Dağıtım listesi yeterli canım.
BAŞKAN - Rica ederiz Ali Ağabey, dükkân senin yani.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Ama burada göremiyorum ben.
KOMİSYON UZMANI - Lojistikten aşağısına bakın efendim.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Evet, bana göre Genelkurmay Başkanlığının burada temsilcisinin olması gerekirdi. Millî Savunma Bakanlığının değil, Genelkurmay Başkanlığının temsilcisi.
İkincisi, jandarmanın adli görevleri de var. Burada Adalet Bakanlığı temsilcisi var mı bilmiyorum. ona da yazdınız mı?
KOMİSYON UZMANI - Var efendim.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Ona da yazıldı ama Adalet Bakanlığı temsilcisi de yok burada.
BAŞKAN - Var.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Kim var?
Siz Adalet Bakanlığından mı?
ADALET BAKANLIĞI TEMSİLCİSİ - Evet efendim.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Peki, şimdi, ben Adalet Bakanlığı temsilcisinden rica ediyorum. Şimdi soracağım sorular var çünkü. Jandarmanın hem askerî görevleri var hem adli görevleri var. İleriki maddelerde, yani atamadan sonraki maddelerde önümüze çıkacak. Diyor ki: "Askerî görevleri dışındaki bir nedenle...." Yani cümle öyle başlıyor. Peki, adli görevleriyle ilgili işlemleri buna göre İçişleri Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığının bağlı birimleri yapacağı anlamına gelir. Adalet Bakanlığının ben o konudaki görüşünü çok merak ediyorum, öğrenmek istiyorum. Şimdi, atamadan sonraki bilhassa açığa alma, görevden uzaklaştırmayla ilgili hususlarda orada işte cümle başlarken askerî görevleri dışında diyor ama adli görevlerle ilgili bir şey yok. Demek ki bundan şu anlam çıkıyor: Adli görevi ifa ederken de İçişleri Bakanı veya vali ya da kaymakam görevden uzaklaştırabilecek o jandarma personelini veya hakkında cezai takibat yapabilecek. Acaba Adalet Bakanlığı bu konuda ne düşünür? Aslında bu tasarı hazırlanırken tabii Mevzuat Hazırlama Yönetmeliği'ne göre mutlaka Adalet Bakanlığının ve Genelkurmay Başkanlığının görüşü istenmiştir. Aslında tasarının ekinde bu iki kurumun da görüşlerini bilmemizde fayda vardı çünkü değerli arkadaşlarım, biz burada çok ciddi bir iş yapıyoruz. Biz burada kendi şahsi ihtiraslarımızı tatmin etme yoluna gitmiyoruz. Biz gerçekten ülkemizin ihtiyacı ne ise ona göre bir düzenleme yapılmasını istiyoruz ve o kurumların muhataplarının o düzenleme hakkında ne düşündüğünü de bilmek istiyoruz, aksi hâlde olmaz. Biz ikide bir yönetişimden bahsediyoruz. İyi yönetişimden bahsediyoruz. Yönetişim, iyi yönetişim olabilmesi için o işleme muhatap olanların ister kurum olsun ister kişi olsun o düzenlemeyle ilgili görüşlerini mutlaka açıklamaları lazım, bizim de onları bilmemiz lazım.
Şimdi, biz ancak duyumlarla hareket ediyoruz. Efendim, acaba Genelkurmay Başkanlığı askerî hususlarla ilgili neler söyledi, Adalet Bakanlığı adli hususlarla ilgili neler söyledi? Birincisi bu.
İkincisi, Jandarma Genel Komutanlığıyla ilgili bir düzenleme. Bu tasarı muhtemelen İçişleri Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığında hazırlanıyor. Jandarma Genel Komutanlığının herhâlde görüşü sorulmuştur, onu da bilmemiz lazım. Emniyet Genel Müdürlüğünün görüşü sorulmuştur, onu da bilmemiz lazım ki biz de ona göre değerlendirmelerimizi yapalım.
Şimdi, bunların hiçbiri, değerli arkadaşlarım, elimizde yok. Biz ancak olması gerekeni düşünerek değerlendirmelerimizi yapacağız. Bu çok yanlış bir uygulamadır. Bunun mutlaka bundan sonra yapılmaması lazım.
Şimdi, 15'inci madde neyi öngörüyor? Aslında diğer maddelerle ilgili görüşlerimi saklı tutuyorum, gene bu hususlara ayrıca değineceğim. 15'inci madde jandarma ve polisin görev alanlarıyla ilgili bir düzenleme getiriyor. Zaten benim bildiğim kadarıyla bununla ilgili mevzuatımızda yeteri kadar hüküm var. Niye böyle bir gerekliliğe ihtiyaç duyuldu, onu bilmiyorum. Sayın Hükûmet Temsilcisinden de özellikle rica ediyorum.
Şimdi, eskiden şöyleydi: İlde bir komisyon vardı. Onlar polisin ve jandarmanın sorumluluk alanlarını belirliyorlardı. Hatta Jandarma Genel Komutanlığının şöyle bir şeyi vardı, illa bizim görüşümüzü alın falan diye. Tabii, aslında yasaya göre o gerekmiyordu. Yani öyle bir uygulama vardı. Bu düzenleme varken bu şeye neden gerek görüldü? Bildiğim kadarıyla o uygulamanın devam ediyor olması lazım.
Bu ihtiyaç muhtemelen şeyden kaynaklandı: Bu işte, büyükşehirlerin kurulmasından sonra il sınırıyla belediye hudutları aynılaştırıldı. Tabii, biz o zaman bunu söyledik. Büyükşehir Belediye Kanun Tasarısı görüşülürken bunların gündeme gelebileceğini ifade ettik ama bizi kale almadılar. Gecikmeli olarak böyle bir düzenleme yapmışlar. Biz genel olarak bu düzenlemenin olabileceğini düşünüyoruz yani onda bir sorun yok ama sonraki maddeler daha önemli. O sonraki maddelerle ilgili görüşlerimi daha sonra gene sırası geldikçe açıklayacağım.
Teşekkür ediyorum.