BAŞKAN - Tabii, bu işlerde hep diyoruz ya malına değil, pazarına güven. Onunla ilgili de işte Çin'den bir heyet geliyor ayın 18'inde. Onlarla bir görüşülecek. Ankara Ticaret Odası da, onlar da şey yapmış. Onlarla görüşeceğiz. Yani mal alım garantisi olduktan sonra, biraz önce dediğiniz gibi havza bazında da çalışma yaparsın, il bazında da yaparsın. Tabii ki yaparken de bunu mesela defnenin nerede yayılışı varsa orada yapacaksın. Gidip de başka yerde, Afyon'da yapacak şeyimiz yok. Onun için önce bir pazar işini çözmek lazım. pazar önemli. Yoksa bu ülkede yıllar önce kekikle de ilgili çalışmalar yapıldı, üretildi. Bazı şeyler de dünyada bazı zincirlerin elinde. Oraya girebilmek de önemli. Oraya girdin, tamam malını pazarlıyorsun. Bakıyorsun, o sene defne iyi para ediyor, işte filanca firma alıyor. Mesela İzmir'de bir firma alıyor. Herkes oraya hazırlık yapıyor ve o da alıyor ama ikinci, üçüncü yıl ben Türkiye'den değil de başka bir ülkeden bunu temin edeceğim dediği zaman bizimkilerin hepsi elinde kalıyor.

ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Ama ciddi bir organizasyon olursa onlar işte avans falan da veriyorlar değil mi?

BAŞKAN - Burada nerede darboğazları var, onu bulup onu aşmamız gerekiyor. Bu Komisyonun bir görevi de o yani. Şimdi nereden kaynaklanıyor bu iş, ona göre o noktayı bulup onu çözmemiz lazım.