| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 24 |
| Yasama Yılı | : | 5 |
| Tarih | : | 15 .01.2015 |
MEHMET ALİ SUSAM (İzmir) - Şimdi, verdiğimiz önerge az önce de Sayın Alim Işık'ın önergesine benzer bir önerge ama asıl temel mantığı olarak şunu söylemek istiyorum: Bu kanun özellikle hazırlanırken madencilik sektörünün geliştirilmesi, ülkemizdeki maden kaynaklarının daha da ileri noktaya taşınması, sektöre giren insan sayısının arttırılarak madencilik sektöründe katma değeri yüksek ürünler üretilmesi konusunda teşvik edici bir madde koymak yerine, daha çok sektörü disipline edici, sektörü denetim altına alıcı, giderek sektörde siyasi iradenin denetimini egemen kılan bir kanun mantığı içerisinde hazırlanmış ve az önce Osman Aydın'ın da söylediği gibi madenciden ne kadar daha çok kaynak aktarabilirim mantığı bu yasanın içerisinde birçok maddede görülmüştür. Hem cezada hem ruhsatlarda hem ruhsatlara verilecek izinde hepsinde temel mantık budur. Aslında Türkiye madencilik sektöründe daha farklı şeyleri konuşmalı. Az önce konuşan arkadaşlarımızın da dediği gibi işçi sağlığını konuşmalı, devletin bu konudaki denetim yetkisinin artırılmasını konuşmalı, sektörün sorunlarını çözme konusunda sektörün taleplerini dinlemeli. Bunları dinlemeden biz burada geliyoruz her türlü yetkinin devrine dahi, ticaretlerine dahi bakanın onayını getiren bir noktaya geliyoruz. Böyle bir nokta doğru bir nokta değildir. Bizim burada yapmamız gereken iş sektörün önünü açacak faaliyetlere müsaade edebilecek düzenlemeler koymaktır. Bizim değişiklik önergelerindeki temel mantığımız budur. Sektöre müdahale etmeyin, önünü açın, sektörün bu noktada gelişmesini yapın, size devlet olarak sektörü denetleme yetkisini her türlü şekilde verebilecek desteği ve yasal düzenlemede katkıyı koyalım ama sektör bir noktaya gelmiştir artık. Bu sektörün ileri gitmesi konusunda bu müdahaleler siyasi müdahaleler noktasındadır. Bunlara müsaade edilmemelidir. Bu anlamıyla bugün burada bu 3'üncü maddede ruhsatların devri ve buluculuk hakkının devri konusunda bakanlık yetkisi verdiğinizde girişimcinin önünü kesersiniz. Belirli kimselerin de kendilerinin önünün açıldığını, siyasi iktidara yakınlığıyla veya siyasi iktidarla ilişkilerle bu işi götürebileceği noktasında bir anlayışı, özgürce madencilik sektöründe ticaret yapılmasını değil bir kısım insanın bu sektörde kendisini daha avantajlı konuma gelebileceğinin anlayışını koyarsınız. Bunun için ısrarla bu maddede konuşuyoruz, bu madde önemli bir bakış açısıdır. Bu konuda Sayın Alim Işık'ın dediği gibi sokmayın bakanı bu işin içine, girmesin. Bugün Tayyar Bey var, yarın başkası gelecek, Özgür'ün dediği gibi inşallah 2015 Haziranından sonra yeni bir hükûmet, yeni bir iktidar, yeni bir bakan olacak. Bu konuda bizim bakanlarla, hükûmetlerle ilgili değil sektörün gelişmesi açısından ticari temayüller ve Madencilik Yasası'nın gelişmesine katkı koyacak bir genel çerçeve çizme ihtiyacında olmalıyız. Bu noktada ben bizim verdiğimiz önergenin sektörün de katıldığı... Bakın hem madencilerin hem maden mühendislerinin hem jeoloji mühendislerinin katıldığı, sektörün tüm bileşenleri... Bakın bu insanların çoğunlukla çıkarları ortak noktada değildir kişisel baktığınızda, ama genel baktığınızda sektör gelişiyorsa jeoloji mühendisinin de işine gelir, maden mühendisinin de işine gelir, sektörde çalışan maden girişimcisinin, arayıcısının, projesi üzerinde çalışanın da işine gelir. Bu anlamıyla bu sektörü geliştirecek ortak önerge budur. Bu önergenin bileşenleri bunu istiyorsa biz niye siyasiler olarak "Hayır kardeşim, sizin dedikleriniz olmayacak da bizim dediğimiz olacak, burada bakan karar verecek." Diyoruz? Biz bunu yapmak durumunda değiliz. Sektörün istediği bu noktada kesinlikle bizim önergemiz doğrultusundadır. Bu önerge doğrultusunda arkadaşlarımızın destek vermesini istiyoruz.
Teşekkür ediyorum.