GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Şimdi, Sayın Başkanım, imar planıyla bir bölgenin planı yapıldığında buradaki nüfus planlaması, gelecek nüfus simülasyonlarıyla ilgili burada birtakım ihtiyaçlar ortaya çıkacak ve bunlar planın içine dâhil edilecek. Şimdi, diyor ki: "... yol, meydan, ibadet yeri, park ve çocuk bahçeleri hariç..." Şimdi, bunlar tamam, bunlar zorunlu. Yani mesela ibadet yeri bir okuldan çok daha kıymetli çünkü burada eğitim amacına ayrılmış olan bir yer kamulaştırılamazsa... Ya da burada -gündeme aldık- beş yıl içinde 18 uygulaması yapılmak zorunda. Bu işte iktidarınızın eğitim ve sağlığı özelleştirmesinin temel yaklaşımı yani imar planıyla siz buraya eğitim alanı koyuyorsunuz, kültür tesisi alanı koyuyorsunuz, sağlık tesisi alanı koyuyorsunuz, kamulaştırma yapılamazsa vatandaş gelsin buraya, ilgili kurum... Kim ilgili kurum? Sağlık Bakanlığı. Kim ilgili kurum? Millî Eğitim Bakanlığı. Bakın, hâlâ burada belediyenin adı geçmiyor. Orayı yönetecek olan belediyenin, planı yapan belediyenin adı geçmiyor. Kamulaştırma yapılamadı, 18 uygulaması yapılıncaya kadar gitti bakanlıktan eğitim tesisi alanı... Kamu ayrılmış. İlköğretim tesisi alanı, ortaöğretim tesisi alanı; gelecek oraya özel okul yapacak. İşte şu anda tam da İstanbul'daki genişleme sahasında... Bir okulda 60-70 öğrencinin olduğu yerde kamu eliyle okul yapılması yerine özel eğitim kurumlarının yaygınlaştırılmasına yol açacak bir düzenleme. Bu madde burada olmaması gereken bir madde. Yani Türkiye Büyük Millet Meclisi kimin adına yasa yapıyor arkadaşlar? Kamu adına yaparız, büyük çoğunluk adına yaparız. Bir imar planında şehirciliğin temel ilkeleri var, diyor ki: "Şu kadar nüfus varsa ilköğretim okulu yapacaksınız." Yani ilköğretim okulu yapmak yerine, kamu eliyle okul yapmak yerine, hastane hizmetlerini yapmak yerine dönüyoruz bunun özel sağlık hizmetleri ya da özel eğitim kurumlarına verilmesini... Bu madde bu biçimiyle uygulandığı zaman ben size söyleyeyim: Şu anda 18 uygulaması yapılmadığı için vatandaşın mülkiyetinde gözüken yerlere binalar yapılacak bunlar, sağlık tesisi alanı, eğitim tesisi alanı planda kalacaklar. Ben şeye de katılmıyorum, sonrasında 18 uygulamasında açılacak olan bir davayla da bu mahkeme bunları iptal edecektir, bu 18 uygulamasını iptal edecektir çünkü bu kadar büyük tesisin olduğu yerin düzenleme ortaklık payıyla kamulaştırılmasına izin vermeyecektir ve biz başa döneceğiz yani devletin yapması gereken kamu hizmetinden uzaklaşması anlamına gelir. Bunun kesinlikle bu biçimiyle metinden çıkarılması gerekir. Yani buraya da girmişse şüpheyle karşılamamız gerekir. Kim sizi bu maddeyi buraya koymaya ikna etti? Yani nasıl buraya girebilir ki bu? Daha bugüne kadar hiç böyle bir şey görmedik arkadaşlar. Ya ben yaşamım boyunca, otuz yıllık, otuz beş yıllık mimarım. Planla ayrılmış olan eğitim tesisi, sağlık tesisi alanlarının kamulaştırılması yapılmadan şahısları tarafından yapılmasıyla ilgili bir teklif yani gerçekten anlaşılabilir gibi değil. Bunu savunmak bile mümkün değildir yani. Ya, paralı eğitime doğru götürür bu, özel hastaneler, özel okullar... Paralı eğitime götürür yani.

BAŞKAN - Gökan Bey, 80 kişilik sınıflar, elli yıllık hastaneler... Yani burada bir mantık farkına işaret ettiniz ama 80 kişilik sınıflarda eğitim görülen dönemleri biliyorsunuz. Elli yıl önce yapılmış hastaneler, bölge hastane istiyor.

GÖKAN ZEYBEK (İstanbul) - Bölge hastanelerle ilgili fikrimizi Başkanım, söyleriz. Bölge hastaneleri Türkiye'nin kanayan bir yarası olmaya namzet hastanelerdir.