| Komisyon Adı | : | BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM KOMİSYONU |
| Konu | : | Tapu Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/1984) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 27 .06.2019 |
SELAHATTİN MİNSOLMAZ (Kırklareli) - Hasan Baltacı Vekilimizin ve İlyas Bey'in söyledikleriyle ilgili ben genel anlamda görüştükten sonra Sayın Genel Müdürümüzün de bir bilgi notu var. Evet, bu kreş, mahalle konağı, muhtarlık hizmet binaları hassas ama imar planında lejant olan kavramları ayırabiliyoruz yani kreş alanları artık Millî Eğitim Bakanlığınca anaokulu alanı olarak lejantlandırıldı. Mahalle konakları, sizin de buyurduğunuz gibi ya belediye hizmet alanlarından ya da resmî kurum alanlarından. "Muhtarlık hizmet alanı" diye de bir kavram yok şu an imar mevzuatında, biz bunları uygulamada resmî kurum alanlarından sağlıyoruz. Dolayısıyla, bu kullanımlara ilişkin ayrıca hüküm koymasak dahi bunlar düzenleme ortaklık payı alanı içerisinden karşılanabilecek, bu madde hükümleri zaviyesinde.
Burada sayın vekilimin söylediği ifadeye katılıyorum. "Uygulama imar planı onaylandıktan sonra" ibaresi önemli bir ifade. Çünkü, uygulama 1/1.000 ölçekli imar planlarına göre yapılıyor. Tabii, metin içerisinde çok da fazla önerge olduğu için ben yanlış yere koymamak adına da dikkat ediyorum. Erdal Bey, Sayın Vekilimin söylediği "o uygulama imar planı yapıldıktan sonra parselasyon planı yapılmadan ifraz ve tevhit yapılamaz..." O "uygulama imar planı" ifadesi anlamlı.
Kapanan yollar kadastral yolların evet uygulamada -İlyas Bey de belirtti, meslektaşımız da belirtti- gerçekten belediyelerin 18'inci madde uygulaması yapmasında hem plancı bedellerini hem harita mühendisi bedellerini hem kurum ve kuruluşlar, hem jeolojik etüt raporları yani imar planlarının yapılması hakkındaki yönetmeliğe göre bütün bedel ve yükümlülükleri belediye yükleniyor. "Bu, belediyenin asli görevi." denebilir yani bu şekilde bakan yargı kararları var ki belediye başkanları bunu hangi zorlukta, hem siyasi sonuçları hem teknik zorluğu göz önüne alındığı zaman elde bir kapanan kadastro yollarından elde edilen taşınmazların belediye adına ihdas edilerek tescillik alıyor. Ben de bu konuda düşünülebileceği kanaatindeyim. Kapanan imar yolları değil ama kapanan kadastro yolları.
Yargı bunlara değişik kararlar veriyor, "Sen belediyesin, kamu kullanımında olan bir yolu imar planında yola konu etmediysen burada bir arsa ihdas edemezsin yani sen bu işi arsa kazanmak amacıyla yapamazsın. Kamusal bir görevi icra ederken bu işin sonunda, adına tescilli arsalar yani yoldan, adına tescilli arsalar oluşturamazsın." deniyor ama bence de belediyelerin bu anlamda motive olması, bazı temel konularda en azından elinde bazı arsaların oluşması için kapanan yollar zaten plancılar var olan ve kadimden beri kullanılan yolları yüzde 90 koruyorlar ama imar planı içinde kadastro parselleri arasında korunamayacak nitelikte, eğri büğrü ve fiilî olarak da eğimi itibarıyla, mühendislik esasları itibarıyla yol olamayacak alanlar var. jeolojik açıdan da dere yataklarında bunlar bir şekilde imar planında yeşil alana kalıyor, konut alanında kalıyor, sanayide kalıyor. Biz bunları eskiden ihdas edip belediye adına tescil ediyorduk, belediye de en azından bu bahsettiğimiz masraflar için bir kaynak oluşturuyordu. O, Komisyonun takdirinde bir şey Sayın Başkanım yani çok şey değil.
Mezarlıklar konusu... Bugüne kadar mezarlıklarda hep sıkıntı yaşadık yani yeni imar alanlarında. Eski imar alanları bir nebze, zaten kadimden beri gelen mezarlık alanları ve daha sonra mezarlıkların imar planlarında değiştirilmeyeceği hükmü getirildi, malumunuz. Ama belediyeler de eski mezarlık alanları yanında yetmediği için yeni mezarlık alanlarını imar planlarından 18'inci maddeyle bedelsiz elde etmekten başka çareleri olmadığı için buna doğru meylettiler. Bu da özellikle mevcut imar planlarından ziyade yeni imar planlarında yeni mezarlık alanlarını oluşturmak için önemli. Yine de o, Komisyonun takdirinde yani düzenleme ortaklık payından bedelsiz elde edilebilecekler sınıfında sayılması bence önemli. Evet, bazı belediyelerin bunu -sayın vekilimin ifade ettiği gibi- sattığı veya bir hizmet bedeli aldığı gerçeği var ama bunun tamamında, Türkiye'de şamil bir yasa, hiçbir belediyenin bunu düzenleme ortaklık payından alamayacağı noktasına getirirsek o zaman tamamı bunu bir şekilde istimlak yoluyla elde edilmek zorunda kalınacak. Ona da dikkat çekmek istedim.
Bilemiyorum, benim atladığım bir husus varsa, herhâlde siz de bir şey söyleyeceksiniz.