KOMİSYON KONUŞMASI

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, 26 Şubat 2003'te yürürlüğe giren bu İşbirliği Anlaşması'ndan altı yıl sonra, otuz altı yıllık Kıbrıs Türk Havayolları iflas etmişti. Böylece Kuzey Kıbrıs hava ulaşım pazarı tamamen Türkiye sermayesinin tekeline girmiş oldu. Dönemin Ulaştırma Bakanı Sayın Binali Yıldırım Kıbrıs Türk Hava Yollarının iflasıyla ilgili olarak şöyle demişti: "Ortada peşkeş çekilecek, kıyak yapılacak bir şey yok, 130 milyon lira borç var. Bir yanda da işletmeciliğini yapmakta zorlanan bir şirket var." Ancak bunun diğer önemli boyutu olan Kıbrıs Türk Hava Yollarındaki 700'den fazla emekçinin işinden olmasıyla ilgili olarak hâlen mağduriyetler sürüyor, giderilmiş değil daha doğrusu ve iflasın sebeplerine dair araştırmalar bir şekilde sonuçsuz bırakılmış. Bu hava yolunu iflasa sürükleyen hiçbir yönetici ve bunun Türkiye ayağındaki yetkilileri ise herhangi bir işlemden, sorgulamadan geçmemiştir. Yüzde 50 Türk Hava Yolları iştiraki olan, marka değeri olarak Kuzey Kıbrıs'ın yerli kurumu niteliğindeki KTHY'nin tekrar işler hâle gelmesi yerine, KTHY uçuşlarının Türkiye Cumhuriyeti Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından askıya alınması ve ardından, şirketin tamamen kapatılması Kıbrıs halkı açısından hâlen bir travmadır. Yani bu, Kıbrıs'a verilen bir desteği göstermiyor; tam tersine, hava yolları şirketi olmayan bir ülke olan KKTC'yle sivil havacılık iş birliği anlaşması yürütmek ekonomik açıdan Kıbrıs Türk halkı aleyhine sonuçlar doğuracak bir durumdur. Bu sebeple, tadil edilen bu anlaşmanın yerine, Kıbrıs Türk halkının ekonomik bağımsızlığını garanti altına alacak yeni bir politika ihtiyacı gerekçesiyle bu kanun teklifine şerh koymak istiyoruz. Bu, KKTC halkının kendi ayakları üzerinde durmasıyla çelişen bir durumdur.

Teşekkür ederim.