İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Sayın Başkan, galiba biz usulde bir yanlışlık yapıyoruz. Böyle giderse biz gene on bir on bir buçuklara kadar bu teklifi çıkaramayız.

TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Tahammül edin canım, uzlaşarak gelseydiniz!

İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Yani 6'ncı maddeyi daha çok, yoğunlukla konuştuk. 6'ncı maddenin sakıncalarını maddeye gelince mi konuşsak diye düşünüyorum. 3'üncü madde üzerinde daha çok yoğunlaşmak daha doğru olur diye düşünüyorum.

Şimdi, tekrar olacak ama ben de her bölgeye 1 temsilcinin atanmış olması gerektiğini çok daha zorunlu görüyorum. Yani düşünün ki -benim memleketim Ahlat- Ahlat'ta turizmin gelişmesi için güneydoğudaki bir vatandaşın Ahlat'la ilgilenmesi ne kadar doğru olur doğrusu? Yani en azından kendi bölgesinden birinin olmasını sağlamak lazım. Ahlat'taki o tarihî yapıyı, Türklerin Anadolu'ya ilk ayak basışının o mimari eserlerini, Orhun Abidelerini andıran o eserleri, tabii, turizme kazandırmak gerekiyor. Ama bunun adına temsilcilerin olmayacak, orada Bakanlık adına birileri olacak.

BAŞKAN - Hocam, şöyle: Bu, temsilciler bölgesel ilgiden ziyade genel olarak Türk turizminin tanıtımı... Yani orada temsille ilgili bir düzenleme. Ziya Bey zaten bu eleştirilere yanıt verecektir mutlaka. Yani bunlar bölge temsilcisi değil aslında. Bunlar -kanundan benim anladığım- Türk turizminin tanıtımı konusunda müşterek çalışma yapacak kişiler, sektörden insanlar. Bakan Bey de sektörden biri zaten. Sektörden insanların çoğunlukta olacağı bir yapı oluşturulmaya çalışılıyor.

İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Şimdi -affedersiniz- bu, sayısal kaygıdan oluşan bir problem anladığım kadarıyla. Bu sayısal kaygıyı, bu şeyleri aşarak, yine tekleştirmek suretiyle konu daha açıklığa kavuşur kanaatindeyim. Ben de Cumhuriyet Halk Partisinin görüşüne çok elzem olacak şekilde katılıyorum. Belediyeler Birliğinden 1 üyenin de mutlaka, olmazsa olmaz, zorunlu olduğuna kanaat getiriyorum.

Teşekkür ederim.