| Komisyon Adı | : | (10 / 242, 349, 392, 394, 397, 401) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | YÖK, ÖSYM, Millî Eğitim Bakanlığı, RTÜK ve TRT temsilcilerinin yaptıkları sunumlara ilişkin görüşmeler |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 04 .07.2019 |
NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Ben de teşekkür ediyorum sizlere.
İlk günden beri Komisyon, Down sendromu, otizm, serebral palsi ve diğer gelişim bozuklukları diye tanımlanmıştı. Bugünkü genel sunumlarda işitme, diğer engelliler, görme, hepsiyle ilişkili sunumlar olduğunda aslında Meclisin diğer komisyonları bu konuda çalışıyor ve eminim bu konuda birçok çalışma daha önce de yapılmıştır, bizden önce. Ve özellikle bu konuyla ilgili bir çalışma yürütüyor bu Komisyon. Bu amaçla, birkaç konuya değinmek istiyorum: Bir, farkındalık yaratmak gerekiyor. Hem RTÜK'ün hem TRT'nin, Türkiye'deki önemli bu 2 kurumun bu konuda öncülük yapması lazım. Hem kişiler, çocuklar hem aileler öteki değil. Birçok okulda sınıfa gittiklerinde aileler "Bu kişileri niye benim sınıfıma alıyorsunuz? Başka sınıf mı yok?" gibi problemlerle karşılaşıyor; bunu bizim sizlerin aracılığıyla bir şekilde önlememiz lazım. Bunda da siz kendi başınıza değil; burada, işte, Onur Hocam ve sivil toplum örgütünden yöneticiler var, onlarla iş birliği yapıp paylaşarak çeşitli -kamu spotu mu olur, belgesel mi olur, neyse yani- görsel bir sunumla farkındalık yaratmamız lazım.
Hocam, siz de varsınız. Özellikle Ankara Üniversitesinden psikolog hocamız burada; çok güzel sunum yaptı geçenlerde, oradan da yararlanmak lazım.
Bir diğeri: Gerçekten devlet büyük olanaklar yaratıyor yani her türlü desteği sunuyor. Maddi olanaklar yaratıyoruz, eğitim olanakları yaratıyoruz ama bunlar ulaşabilen kesimlere fayda sağlıyor. Ulaşamayan insanlar ne yapıyor? Ulaşamayan insanlara yönelik de -bu aileler saklıyorlar mı, farkında mı değiller, başka bir problem mi var- tekrar, bir medya aracılığıyla, özellikle RTÜK ve işte, televizyon aracılığıyla diyelim -her evin içinde artık odanın bir köşesinde, tepede duruyor herkesin baktığı bir ekran- bir çalışma yürütülmesi lazım, burada da örnek çalışmaları vermek lazım. Şimdi, birçok kişi -biz ilk günden beri konuşuyoruz- rehabilitasyon merkezlerine gidiyor. Yani, bu nasıl olur? İyi bir devletin... Yani, hep beraber belirlediğimiz bir iki örneğin -burada hocalarımız da var- gösterilmesi lazım dönem dönem. Aileler gittiklerinde, baktıklarında "Biz gittiğimiz yerde gerçekten doğru bir şey alıyor muyuz, almıyor muyuz..." Bu da eğitim ve denetleme açısından yararlı olacaktır. Burada kişiler de çıkabilir, kurumlar da çıkabilir.
Bir diğer konu... Dün bize bir kısım insan sunum yaptı. Bu insanlar istihdama da katılabiliyorlar, çalışabiliyorlar; onların gösterilmesi birçok aileye cesaret verecektir çünkü birçok aile konuşmasa bile içinde şu duyguyu yaşıyor, burada dile getiriyorlar: "Benden sonra ne olacak? Bizden sonra ne olacak?" Bu tür örnekler, aldığı eğitim ve sonrası için de özendirilmiş olacak; bunlara da değinmek lazım.
Baktığımızda, kamu spotları, evet, doğru ama birçok kişiden -bu, birçok kez sizlere de iletilmiştir- daha çok şu gündeme geliyor: "Kamu spotlarının yayınlandığı saatler gerçek hedef kitleye ulaşıyor mu, ulaşmıyor mu?" Yani, bu kamu spotlarında konuşulan öyle bir konu var.
Bir diğeri de, son dönemde tartışılan konulardan birisi: Bu tür özellikli durumlarda kamu spotu yerine dizi filmlerde, çizgi filmlerde, çeşitli etkinliklerde -burada da RTÜK'ün belki de tekrar üniversite ve sivil toplum örgütleriyle bir çalışma yürütmesi lazım- kahraman şeklinde mi, bir aktör şeklinde mi -neyse- olduğu bir ortam yaratılabilir mi?
Tabii, ben Batman Vekili olunca, burada, Türkiye'de farklı diller de konuşulmakta. TRT'deki arkadaşımız TRT Kurdî'den ne güzel örnekler verdi. Acaba hiç Kürtçe veya Arapça kamu spotu var mı? Şimdi, Suriye'den gelenler, Türkiye'de Kürtçe dışında Arapça ve farklı diller kullananlar var. Bu konuda bir çalışma var mı?
Bir diğer şey de: Özellikle bunlara ceza verilirken, cezalarda... Kamu spotu değil de daha özendirici olması lazım. Yani, böyle bir çalışma var mı, yok mu, bunları merak ediyorum.
RTÜK'den de... Sadece TRT olarak değil, birçok televizyonla da buna benzer bir çalışma yürütmek lazım. Şimdi, bir çocuk kanalı var Kürtçe, Zarok TV, mesela onlar -yani, siz çok iyi biliyorsunuz, epey destek de verdi TRT onlara- kamu spotu hazırlayabilir, yayınlayabilir. Böyle bir iş birliği var mı, yok mu?
Teşekkür ediyorum.