VURAL KAVUNCU (Kütahya) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Aslında, zannediyorum, iletişim dilimizde bir sorun var. Daha doğrusu, aynı şeyleri savunuyoruz galiba ama farklı ortam, farklı yerlerle ilişkili bilgiler verdiğimiz için...

BİNNAZ TOPRAK (İstanbul) - "Namus" kelimesi problemli.

VURAL KAVUNCU (Kütahya) - Evet yani bununla ilişkili herkes o kelimesinin savunmasını yaparak bunun arkasını, içini doldurmaya çalışıyor çok. Bunun üstünde durulması gerektiği kanısında değilim çünkü tarafların hiçbiri mahallenin bıçkın delikanlılarına bu işi emanet etme taraftarı yönünde bir konuşma yapmış da değil. Ama çok bilinen bir gerçek var yani biz Anadolu'da yaşıyoruz. Yani bir sıkıntı veya sorun olduğunda önce aile büyükleri gelir, etraftan insanlar gelir, birtakım iletişim kurmaya çalışırlar. Büyük şehirlerde bu belki erozyona uğramış olabilir, sadece bu anlamda değil, kadın, erkek, aile ilişkisi konusunda değil, yani bugün çoğu aile karşı kapı komşusunu tanımaz durumdayken hani belki daha hayatında selam vermemişken diğer bir konunun çözümüne nasıl müdahil olabilir? Ama bunu bir geliştirme ihtiyacı olduğu da muhakkak. Her türlü enstrümandan yararlanıyoruz. Önemli olan, bu enstrümanı yani elimizdeki bu değerleri, bu imkânları nasıl kullanabileceğimizi bir sistematize edelim, yani mevzuata nasıl dercedilebilir, bunlarla ilgili tartışmayı birlikte yapalım. Bunlara sakıncalı ve sıkıntılı olabilecek olan yollarda nasıl önlemler alınır, bunları konuşalım; boksa yani bugün medyanın da belki magazinleştirdiği haber üzerine o noktada çıkan bir anlam burada asla hiç kimse tarafından ifade edilmiyor. Ben bunu bir kez daha zikretmek istedim.

Bir de Sayın Hâkime Hanım'a çok teşekkür ediyorum. Ben bir kısmında diğer komisyon görevim olduğu için bulunamadım ama bu yasada, bu diğer komşulara verilen yetki ve hak artı olarak neyi kapsıyor? Yani böyle bir anlaşmazlığın, sıkıntının veya kadına şiddetin giderilmesinde bir komşu nasıl artı haklara sahip olduğu, nedir yetki alanı, bunu sormak istiyorum.

Teşekkür ediyorum.